Risale-i Nur ve Herkesin Kendisini Bulduğu Hakikatler
Risale-i Nur ve Herkesin Kendisini Bulduğu Hakikatler
Hayat bir muammadır. Her insan, kendine verilmiş olan ömür sermayesiyle bu muammayı çözmeye çalışır. Kimisi arar ama bulamaz; kimisi bulur ama anlayamaz. Ve kimisi vardır ki hem arar, hem bulur, hem de anlar. İşte Risale-i Nur, bu üçünü de mümkün kılan bir hazine, bir ilham menbaı, bir hakikat aynasıdır.
Risale-i Nur Külliyatı, sadece bir bilgi kitabı değil; kalbin, aklın ve ruhun aynasıdır. Her okuyan, orada kendi halini bulur. Kimi gafletten uyanır, kimi imanı derinleştirir, kimi varlık içindeki yokluğu fark ederken, kimi yokluk içindeki sonsuz varlığa ulaşır. Bu eserler öyle bir tarzda yazılmıştır ki, felsefe ile boğulan akla ışık olurken; şüphe ile sarsılan kalbe sükun verir, ümitsizlikle çöken ruha ümit aşılar.
Her Kademeye Hitap Eden Bir Hakikat
Bir çocuk safiyetinde olan, orada sevgiyi bulur. Bir genç istikamet ararken, orada pusulayı görür. Bir alim, tefekkürde derinlik ararken, orada hikmetin en parlak kıvılcımlarını seyreder. Bir hasta teselli ararken, orada şifayı hisseder. Çünkü Risale-i Nur sadece bilgi değil, aynı zamanda bir “hal tercümanı”dır.
Her Kalbe Bir Pencere Açan Kelam
Risale-i Nur, mecazların perdesiyle hakikati gösterir; temsillerin içinden hakikatin çekirdeğini çıkarır. Her bir risale bir pencere açar: Kimine kâinattan, kimine nefisten, kimine Kur’an’dan, kimine tarihten… Ama her pencere sonunda bir kapıya çıkar: Allah’a, iman ve marifetullaha…
Okuyan yalnızca bir metinle değil, kendisiyle karşılaşır. “Ben kimim?”, “Nereden geldim?”, “Nereye gidiyorum?” sorularının yankı bulduğu bir derinliktir bu eser. Ve her insan kendi aynasında bir parıltı görür.
Ruhlara Ruh Olan Bir Rehber
Risale-i Nur’un büyüklüğü, yalnız ilimle değil; ruhla, hal ile ve kalple konuşmasındadır. O yüzden dinleyene de okuyan kadar hitap eder. Sadece zihni değil, hissi, hayali ve gönlü de seferber eder. Hangi ruh ararsa arasın, ona kendi lisanında seslenir. Çünkü bu sözler, Allah adına, Allah için ve Allah yolunda söylenmiş hakikatlerdir.
SONUÇ ve ÖZET:
Risale-i Nur, her insanın ruhuna göre kendini bulabileceği ilahi bir hakikat pınarıdır. Kimi düşüncesine ışık, kimi gönlüne şifa, kimi hayatına yön arar; hepsi bu eserlerde karşılık bulur. Her seviyede, her arayışta, her ihtiyacın cevabı, Risale-i Nur’un satır aralarında değil, doğrudan kalbe inen hakikatlerinde saklıdır. O yüzden denmiştir ki: Risale-i Nur, ruhlara ruh olur.