BASAR VE BASİRETİ AÇIK İKİ HAKİKAT YOLCUSU: EVLİYA VE ASFİYÂ
BASAR VE BASİRETİ AÇIK İKİ HAKİKAT YOLCUSU: EVLİYA VE ASFİYÂ
Zamanın karanlığında hakikate giden yollar çoğu zaman sisle kaplanır. Göz gözü görmez, kalpler şaşkınlığa düşer, fikirler savrulur. İşte bu karanlık zamanlarda basar (göz) ve basîret (gönül gözü) nuruyla hakikati gören iki fırka parlar: Evliyâ ve Asfiyâ. Biri kalbin kemâliyle, diğeri aklın derinliğiyle Allah’a yönelmiş iki hakikat eridir. Her biri bir kandil gibi, ümmete yol gösteren rahmet nişâneleri olmuşlardır.
Evliya: Kalbin Yolcuları
Evliya, Allah’a dost olan kullardır. Zikirle, takvâ ile, sabırla yoğrulmuş hayatları; seher vakitlerinde gözyaşıyla yıkanmış kalpleri vardır. Onlar için Rabbânî yakınlık, sadece bir bilgi değil, bir hâl meselesidir. Kur’ân şöyle buyurur:
> “İyi bilin ki! Allah’ın velîlerine korku yoktur, onlar mahzun da olmazlar.”
(Sûre: Yûnus, 62)
Evliyaullah, kalbî tefekkürle ve ilhamla Hakk’a yaklaşanlardır. Onlar, maddî gözle görünmeyeni gönül gözüyle hisseder. Nûrânî sezgiye sahip oldukları için fitnenin kokusunu uzaktan alır, ümmetin hastalıklarına şifâ reçeteleri sunarlar. Onların duaları, suskunlukları kadar konuşmaları da hikmettir. Her halleri ibret, her sükûtları derin bir tefekkürdür.
Asfiyâ: Akıl ve Hikmetin Yolcuları
Asfiyâ, aklın ve hikmetin zirvesine ulaşmış ariflerdir. Onlar, Kitap ve Sünnet’in hakikatini, hikmet süzgecinden geçirerek ümmete sunarlar. Peygamber Efendimiz (s.a.v.) buyurur:
> “Âlimler, peygamberlerin vârisleridir.”
(Tirmizî, İlim, 19)
Asfiyâ, ilmin sahibidir; lakin kuru bilgi taşıyıcısı değildir. Kalp ve akıl dengesini kurmuş, hikmetle yoğrulmuş, irfanla parlar hâle gelmişlerdir. Onlar, dinin inceliklerini, ümmetin meselelerini aklî derinlikle değerlendirir. Onların kitapları, asırlara yön vermiş; sözleri, binlerce gönlü hakikate çekmiştir.
Basar ve Basîretle Bütünleşen Yolculuk
Evliyâ, kalp gözünü açık tutar; Asfiyâ, akıl gözüyle hakikati izler. İkisi de aynı kaynaktan beslenir: Kur’ân ve Sünnet. Fakat yolları farklı, hedefleri birdir. Biri gönlü temizler, diğeri aklı arındırır. Biri susarak öğretir, diğeri konuşarak. Lakin ikisi de bâtıldan uzak, hakikate yakın insanlardır.
Basar, görüneni fark ettirir. Basîret ise görünmeyenin arka planını gösterir. Evliyâ’nın sezgileriyle gördüğü bir hakikati, Asfiyâ delillerle temellendirir. Bu iki kudsî grup, ümmetin gözü ve kulağıdır. Onlar sustuğunda ümmet sağırlaşır, onlar çekildiğinde ümmet körleşir.
Ümmetin İhtiyacı: Hem Kalp Hem Akıl Işığı
Bugün ümmetin yaşadığı krizlerin en büyüğü, evliya nefesinden ve asfiyâ hikmetinden uzak düşmesidir. Kalp eğitimi olmadan sadece akıl; yahut sadece vecd ile bilgiye kapalı bir tefekkür, tek kanatla uçmaya benzer. Uçmak için iki kanat gerekir: aşk ve hikmet, ilham ve ilim, evliya ve asfiyâ.
Son Söz: İzleri Takip Et, Yolu Kaybetme
Bu iki yolcunun ardında yürüyenler, izlerini takip edenler, sırat-ı müstakîm üzerinde sabit kalır. Çünkü onlar Kur’ân’la aydınlanan, Sünnetle yoğrulan ve rahmetle hareket eden hakikat erleridir.
İz bıraktıkları her söz, gönüllere şifa, akıllara huzur verir. Onları tanımak, ümmeti tanımaktır. Onlara yaklaşmak, Allah’a yaklaşmaktır. Zira onlar, Hakk’ın gölgesinde yürüyen, halk içinde Hakk’la olanlardır.