AHİT SANDIĞI VE YERİ

AHİT SANDIĞI VE YERİ

Kur’an’da Ahit Sandığı: Tarihi ve Hikmetleri

İnsanlık tarihi boyunca kutsal emanetler, manevi değerlerin sembolü olmuş ve inanç sahipleri için büyük önem taşımıştır. Ahit Sandığı da bu emanetlerden biridir. Kur’an-ı Kerim, İsrailoğulları’na verilen Ahit Sandığı’ndan bahseder ve onun içerisinde büyük bir bereket bulunduğunu bildirir. Ahit Sandığı’nın mahiyeti, tarihî süreci ve tefsirlerdeki izahları incelendiğinde, insanlığa ibret olacak pek çok ders çıkarılabilir.

1. Ahit Sandığı Kur’an’da Nasıl Geçiyor?

Kur’an-ı Kerim’de Ahit Sandığı’ndan “Tabut” olarak bahsedilmektedir. Bakara Suresi’nde şöyle buyrulur:

> “Peygamberleri onlara dedi ki: ‘Onun hükümdarlığının alameti, içinde Rabbinizden bir sekînet (gönül rahatlığı) ve Mûsâ ile Hârûn’un bıraktıklarından bir kalıntı bulunan sandığın size gelmesidir. Onu melekler taşıyacaktır. Şüphesiz bunda sizin için büyük bir işaret vardır; eğer iman edenlerdenseniz.'” (Bakara, 248)

Bu ayete göre Ahit Sandığı:

Allah tarafından bir alamet olarak gönderilmiştir.

İçinde ilahi bir sekînet (manevi huzur) vardır.

Musa (a.s) ve Harun (a.s)’dan kalan kutsal emanetleri barındırmaktadır.

Melekler tarafından taşınmıştır.

Bu ifadeler, Ahit Sandığı’nın maddi bir kutudan öte, manevi ve ilahi bir güç taşıdığına işaret etmektedir.

2. Ahit Sandığı’nın Tarihi ve İsrailoğulları İçin Önemi

Tarihî kaynaklara ve tefsirlere göre Ahit Sandığı, Hz. Musa (a.s) zamanında, Allah’ın vahyini taşımak ve İsrailoğulları’nın manevi birliği için özel olarak hazırlanmıştır.

Sandık, Hz. Musa’nın Sina Dağı’nda Allah’tan aldığı levhaları ve diğer kutsal emanetleri ihtiva etmekteydi.

İsrailoğulları çölde kırk yıl süren yolculuklarında sandığı yanlarında taşıdılar ve ona büyük hürmet gösterdiler.

Hz. Davud (a.s) döneminde sandık, İsrailoğulları için büyük bir kutsiyet kazandı. Kudüs’ü fethettikten sonra, sandığı yeni kurduğu şehre getirerek halkına manevi bir merkez sundu.

Hz. Süleyman (a.s) zamanında, sandığın Beytülmakdis’te (Kudüs’teki mabette) muhafaza edildiği rivayet edilir.

Ancak daha sonraki dönemlerde sandık, İsrailoğulları’nın günahkârlaşması ve ilahi emirlere sırt çevirmesi nedeniyle ellerinden alındı. Bu da onların manevi çöküşünün ve Allah’ın yardımından mahrum kalmalarının bir işaretiydi.

3. Tefsirlerde Ahit Sandığı’nın Mahiyeti

Tefsir âlimleri, Bakara Suresi 248. ayeti farklı şekillerde yorumlamışlardır:

İbn Kesîr’e göre, Ahit Sandığı, İsrailoğulları’na bir güven ve huzur kaynağıydı. Ne zaman onu kaybetseler, Allah’ın yardımını da kaybederlerdi.

Taberî’ye göre, sandığın içinde Hz. Musa’nın asası, Tevrat’ın bazı bölümleri ve diğer kutsal emanetler bulunmaktaydı.

Fahreddin er-Râzî’ye göre, sandık, sadece fizikî bir eşya değil, İsrailoğulları’nın Allah ile olan ahitlerini hatırlatan bir simgeydi. Sandığı kaybettiklerinde, aslında Allah’ın rahmetini kaybettiklerini anlamaları gerekiyordu.

Bu yorumlar, sandığın sadece maddi bir nesne olmadığını, Allah’ın yardımının ve inayetinin bir göstergesi olduğunu vurgulamaktadır.

4. Ahit Sandığı’nın Akıbeti ve Günümüzdeki Tartışmalar

Ahit Sandığı’nın günümüze kadar gelip gelmediği konusu büyük bir tartışma konusudur. Tarihî kaynaklarda, Babil Kralı II. Nebukadnezar’ın Kudüs’ü işgal edip Beytülmakdis’i yıkması sırasında sandığın kaybolduğu rivayet edilir.

Günümüzde bazı araştırmacılar, sandığın hâlâ var olabileceğini ve Etiyopya’daki bazı manastırlarda saklandığını iddia etmektedir. Ancak bu konuda kesin bir delil bulunmamaktadır.

5. Ahit Sandığı’ndan Alınması Gereken Dersler

Kur’an’da Ahit Sandığı’na işaret edilmesi, sadece tarihî bir bilgi vermek için değildir. Bu kıssa, insanlara önemli mesajlar sunmaktadır:

a) İlahi Yardımın Şartı: Sadakat

Ahit Sandığı, İsrailoğulları’na Allah’ın yardımının ve rahmetinin bir sembolü olarak verilmişti. Ancak onlar Allah’ın emirlerinden uzaklaştıkça, bu nimetten mahrum kaldılar. Bu, bizlere Allah’ın yardımına mazhar olmanın ancak sadakat ve samimi imanla mümkün olduğunu gösterir.

b) Manevi Değerler Olmadan Maddi Güç Faydasızdır

İsrailoğulları, Ahit Sandığı’na sahipken Allah’ın yardımıyla nice zaferler kazandı. Fakat onu kaybettiklerinde, maddi güçleri olsa bile başarısız oldular. Günümüzde de manevi değerlerden uzaklaşan toplumların zamanla çöktüğünü görmekteyiz.

c) Kutsal Emanetlere Saygı ve Sorumluluk

Ahit Sandığı, İsrailoğulları’na verilmiş bir emanetti. Onlar bu emanete sahip çıkmadıkları için ilahi rahmetten mahrum kaldılar. Müslümanlar olarak, Kur’an-ı Kerim, Peygamber Efendimiz’in sünneti ve İslam’ın değerleri gibi kutsal emanetlere sahip çıkmalıyız.

Sonuç: Ahit Sandığı Günümüz İçin Bir Uyarıdır

Kur’an, Ahit Sandığı kıssasını anlatarak bizlere ibret dolu bir mesaj vermektedir: Allah’ın yardımı, ancak O’na bağlı kalanlarla beraberdir. Sandığı kaybedenler gibi, eğer bizler de imanımızı ve değerlerimizi ihmal edersek, manevi çöküşe sürüklenebiliriz.

Bu yüzden tarihten ders almalı, manevi mirasımıza sahip çıkmalı ve Allah’ın rahmetini kazanmak için samimi bir imanla hareket etmeliyiz. Çünkü Allah’ın yardımı, kalbinde “ahit sandığını” taşıyanlarla beraberdir.

@@@@@@@@@

https://m.haber7.com/teknoloji/haber/3517472-kuranda-da-geciyor-ciain-gizli-dosyalari-paylasildi-ahit-sandigi-bulunmus-olabilir

 

 

Loading

No ResponsesMart 28th, 2025