YILBAŞINDA İNDİRİM, RAMAZANDA BİNDİRİM. TOPLUMSAL SİNDİRİM.

YILBAŞINDA İNDİRİM, RAMAZANDA BİNDİRİM. TOPLUMSAL SİNDİRİM. ENFLASYONU YÜKSELTEN BÜNYEDEKİ GİZLİ VİRÜS. ACABA BUNU YAPAN VE TETİKLEYEN TUSIAD ÜYELERİNİN SAHIP OLDUĞU İŞLETMELER Mİ?


**Enflasyonun Gizli Tetikçileri: TÜSİAD Üyelerinin İki Yüzlü Rolü**
*(İbret ve Düşünceler Üzerine Bir Analiz)*

### **Giriş: “Yılbaşında İndirim, Ramazanda Bindirim”**
Türkiye’de enflasyon, yalnızca para politikaları veya küresel şoklarla açıklanamayacak kadar karmaşık bir durum. Toplumun “sindirilmesi” olarak nitelenen bu süreçte, fiyat artışlarının perde arkasında kimler var? TÜSİAD gibi büyük iş dünyası temsilcileri, enflasyonla mücadele çağrıları yaparken, acaba kendi üye işletmeleriyle bu virüsü besliyor olabilir mi?

### **1. TÜSİAD’ın Enflasyon Eleştirileri ve İronik Çelişkiler**
TÜSİAD, 2025 yılı için enflasyon tahminini %32 olarak açıklarken, bu yüksek oranın dar gelirlileri vurduğunu vurguluyor . Ancak, aynı raporlarda “enflasyonla mücadelenin maliyetinin emekçilere yüklendiği” belirtiliyor . Peki, TÜSİAD üyesi şirketlerin fiyatlama politikaları bu tabloda ne kadar masum?
– **Fiyat Belirleme Gücü:** Büyük ölçekli şirketler, piyasa hakimiyetleriyle fiyatları yukarı çekme potansiyeline sahip. Örneğin, temel gıda ve enerji sektörlerindeki tekelleşme, “Ramazan bindirimlerini” kaçınılmaz kılıyor.
– **Vergi ve Kayıt Dışılık:** TÜSİAD, kayıt dışı ekonomiyle mücadeleyi savunurken , üyelerinin vergi optimizasyon uygulamaları sorgulanıyor. Gelir dağılımındaki eşitsizliğin temel nedeni olarak gösterilen yüksek enflasyon, aslında “özel sektör kaynaklı bir vergi” gibi işliyor .

### **2. Rekabet mi, Tekel mi?**
TÜSİAD, rekabetçi piyasa ekonomisini savunduğunu söylüyor , ancak üye şirketlerin sektörlerdeki dominant pozisyonları, rekabeti baltalayarak fiyat istikrarsızlığını körüklüyor. Örneğin:
– **İhale ve Kredi Politikaları:** “İhalelerde eşitlik ilkesi” çağrısı yapan TÜSİAD’ın üyeleri, kamu ihalelerinde avantajlı konumda. Bu durum, küçük işletmelerin ezilmesine ve piyasa dinamiklerinin bozulmasına yol açıyor.
– **Teknoloji ve Verimlilik Açmazı:** TÜSİAD, yüksek teknolojili üretimin %3 gibi düşük bir seviyede olduğunu itiraf ediyor . Ancak, üyelerin düşük verimlilikle çalışması, maliyet artışlarını tüketiciye yansıtmalarına bahane oluyor.

### **3. “Hukuk Devleti” Söylemi ve Gerçekler**
TÜSİAD, hukukun üstünlüğünü savunurken , üye şirketlerin yargıyla ilişkileri sorgulanıyor. Örneğin, TMSF’nin şirketlere kayyum atama yetkisi , bazı TÜSİAD üyelerinin siyasi yakınlıkları nedeniyle “hedef gösterilme” endişesi oluşturuyor. Bu durum, hukuk devleti söylentisiyle pratik arasındaki uçurumu ortaya koyuyor.

### **4. Kamuoyu Manipülasyonu ve “Fedakarlık” Retoriği**
TÜSİAD, enflasyonla mücadelenin “fedakarlık gerektirdiğini” söylüyor , ancak bu fedakarlığın yükünü hep dar gelirliler çekiyor. Örneğin:
– **Asgari Ücret ve Verimlilik:** Asgari ücret artışlarının “verimlilik eksikliği” nedeniyle tıkanması , şirketlerin üretim maliyetlerini düşürmek yerine fiyatları artırmasıyla sonuçlanıyor.
– **Kamu Tasarrufu Eleştirisi:** TÜSİAD, kamuda tasarruf talep ederken , üye şirketlerin KÖİ projelerinden elde ettiği kârlar ve devlet garantileri, bütçe açıklarını derinleştiriyor .

### **5. Çözüm Önerileri mi, İkircikli Söylemler mi?**
TÜSİAD’ın “yapısal reform” önerileri (eğitim, teknoloji, hukuk) , teoride doğru olsa da pratikte samimiyetsiz kalıyor. Örneğin:
– **Eğitim Bütçesi:** TÜSİAD, eğitime ayrılan kaynakların artırılmasını isterken , üyelerinin vergi kaçırma yöntemleri kamu kaynaklarını eritiyor.
– **Yeşil Dönüşüm:** “Yeşil ekonomi” vurgusu yapılırken , ağır sanayiye dayalı üretim modeli değişmiyor.

### **Sonuç: Enflasyon Bir “Toplumsal Sözleşme” mi?**
Enflasyon, yalnızca ekonomik değil, ahlaki bir kriz. TÜSİAD’ın “hızlanmamız gerekiyor” çağrıları , üyelerinin piyasadaki dominant rollerini sorgulamadan anlamını yitiriyor. “Yılbaşında indirim, Ramazanda bindirim” zincirini kırmak için, hem kamu politikalarında şeffaflık hem de özel sektörde ahlaki dönüşüm şart. Unutmayalım: Enflasyon, bir tercihtir. Ve bu tercihte herkesin payı var.

*(Bu makale, TÜSİAD’ın resmi açıklamaları ve ekonomik analizler ışığında hazırlanmıştır. İronik sorgulamalar, gerçek verilerle harmanlanarak sunulmuştur.)*

 

 

Loading

No ResponsesŞubat 20th, 2025