İÇTEN ÇÜRÜYEN ABD VE İSRAİL’İN YIKIMI DA İÇTEN OLACAKTIR
İÇTEN ÇÜRÜYEN ABD VE İSRAİL’İN YIKIMI DA İÇTEN OLACAKTIR
Tarih bize gösteriyor ki, büyük imparatorluklar ve devletler çoğu zaman dış düşmanlar tarafından değil, içten çöküşle yıkılmışlardır. Roma İmparatorluğu, Endülüs, Osmanlı ve Sovyetler Birliği gibi büyük güçler, iç yıpranma, adaletsizlik, toplumsal çatışmalar ve ekonomik krizler nedeniyle zayıflamış ve sonunda tarihten silinmiştir. Bugün ise ABD ve İsrail, aynı çöküşün eşiğinde duruyor. Görünüşte güçlü olsalar da, içten içe çürüyorlar ve bu çürüme, eninde sonunda onların sonunu getirecek.
1. ABD: GÜCÜNÜN ZİRVESİNDEN DÜŞÜŞE
ABD, 20. yüzyılın en büyük ekonomik ve askeri gücü olarak dünya sahnesine çıktı. Ancak bugün bu süper gücün içten içe çöküşe sürüklendiğini gösteren pek çok işaret var.
a) İç Çatışmalar ve Toplumsal Bölünme
ABD toplumu, her geçen gün daha fazla kutuplaşıyor. Irkçılık, gelir eşitsizliği ve siyasi çekişmeler, ülkeyi bir iç savaşa sürükleyebilecek kadar derinleşmiş durumda.
Beyaz-Amerikalılar ile azınlık grupları arasındaki gerilim, polis şiddeti ve protestolarla sık sık patlak veriyor. George Floyd’un öldürülmesi sonrası yaşanan olaylar, bu derin yaraların sadece küçük bir göstergesiydi.
Demokratlar ve Cumhuriyetçiler arasındaki uçurum, ülkede ortak bir değerler sisteminin kalmadığını gösteriyor.
b) Ekonomik Çöküş ve Kapitalizmin Sonu
ABD, 31 trilyon doları aşan devasa bir borç yükü altında. Bu borç, ülkeyi ekonomik bir felakete sürükleyebilir.
Küresel ekonomik krizler ve enflasyon, halkın alım gücünü her geçen gün düşürüyor.
Doların dünya rezerv para birimi olma özelliğini kaybetme riski, ABD’nin küresel hegemonyasının sonunu getirebilir.
c) Küresel Nefret ve Zayıflayan İmaj
ABD’nin sürekli olarak başka ülkeleri işgal etmesi, iç işlerine karışması ve emperyalist politikalar izlemesi, dünya genelinde nefret toplamasına neden oldu.
Afganistan’dan kaotik bir şekilde çekilmesi, ABD’nin artık eskisi gibi güçlü bir askeri süper güç olmadığını gösterdi.
Rusya ve Çin gibi yeni güçler, ABD’nin dünya liderliğini sarsıyor.
ABD, içeriden çökmekte olan bir imparatorluk gibi görünüyor. Tıpkı Roma gibi, ihtişamının zirvesindeyken kendi iç problemleri nedeniyle yıkılabilir.
2. İSRAİL: KENDİ KAZDIĞI KUYUYA DÜŞÜYOR
İsrail, Filistin topraklarını işgal ederek, zorbalıkla ve zulümle ayakta kalmaya çalışan bir devlet. Ancak içten içe çöküş belirtileri gösteriyor.
a) İç Bölünmeler ve Sosyal Çatışmalar
İsrail toplumu, dindarlar ve sekülerler, sağcılar ve solcular, Aşkenazlar ve Sefaradlar gibi birçok gruba bölünmüş durumda. Bu iç gerilimler giderek büyüyor.
Netanyahu hükümeti, yolsuzluk ve otoriterleşme suçlamalarıyla karşı karşıya. Kendi halkı bile ona karşı protestolar düzenliyor.
Ultra-Ortodoks Yahudiler ile laik Yahudiler arasındaki anlaşmazlıklar, toplumsal istikrarsızlığa yol açıyor.
b) Filistin Direnişi ve Artan Güvensizlik
İsrail, Filistin’i tamamen kontrol altına almak için her türlü zulmü denese de, Filistin ve Gazze halkının direnişi hiç bitmiyor.
Gazze’de ve Batı Şeria’da artan saldırılar, İsrail toplumunda korku ve güvensizlik oluşturuyor.
Artık İsrail halkı bile savaşın ve sürekli çatışmanın sürdürülebilir olmadığını anlamaya başladı.
c) Uluslararası Yalnızlaşma
İsrail’e karşı dünya genelinde tepkiler artıyor. Özellikle Batı dünyasında bile İsrail’e yönelik tepkiler çoğalmaya başladı.
Birçok ülke, İsrail’in işgal politikalarını açıkça kınamaya başladı.
Güney Afrika’nın İsrail’i soykırım ile suçlayarak Uluslararası Adalet Divanı’na dava açması, İsrail’in uluslararası arenada ne kadar zor bir duruma düştüğünü gösteriyor.
İsrail, Filistin halkına yaptığı zulümle ayakta kalabileceğini sanıyor. Ancak tarihte zulüm üzerine kurulu hiçbir devlet uzun süre yaşayamaz.
3. TARİHİN TEKRARI: ZALİMLER HER ZAMAN KENDİ İÇLERİNDEN YIKILIRLAR
Tarih boyunca zalimler her zaman yıkılmıştır. Ancak çoğu zaman bu yıkım, dışarıdan bir saldırıyla değil, kendi iç çöküşleriyle olmuştur.
Roma İmparatorluğu, barbar saldırıları yüzünden değil, iç yozlaşma ve ekonomik çöküş nedeniyle çöktü.
Osmanlı İmparatorluğu, savaşlardan çok iç çekişmeler, yıpranma ve ekonomik krizler nedeniyle çöktü.
Sovyetler Birliği, dış güçler tarafından değil, kendi içindeki siyasi ve ekonomik problemleri yüzünden dağıldı.
ABD ve İsrail de aynı kaderi paylaşacak. Çünkü güçlü görünen devletler bile, adaletsiz yönetildiklerinde içeriden çürümeye başlarlar.
4. SONUÇ: ZULÜMLE ABAD OLANIN SONU BERBAD OLUR
ABD ve İsrail, bugün dünyanın en güçlü devletleri gibi görünebilir. Ancak güçlerini zulüm üzerine kurdukları için, sonları kaçınılmazdır.
ABD, iç savaş, ekonomik kriz ve küresel düşüş ile çöküşe sürükleniyor.
İsrail, kendi içindeki bölünmeler, Filistin direnişi ve uluslararası baskılar nedeniyle ayakta kalmakta zorlanıyor.
Tarih boyunca adaletsizlik, zulüm ve emperyalizm üzerine kurulu hiçbir devlet kalıcı olmamıştır. ABD ve İsrail’in kaderi de farklı olmayacaktır. Onlar da, tıpkı diğer zalim güçler gibi kendi içlerinden çökerek tarihin karanlık sayfalarında yerlerini alacaklardır.
Zulüm ile abad olanın sonu, her zaman berbat olmuştur.