CEHENNEMDE ALLAH’I GÖRMEKTEN MAHRUM OLMANIN VERDİĞİ AZAB.
CEHENNEMDE ALLAH’I GÖRMEKTEN MAHRUM OLMANIN VERDİĞİ AZAB.
Cehennemde Allah’ı Görmekten Mahrum Olmanın Verdiği Azap
Cehennem, Allah’ın rahmetinden uzak kalanların, O’nun huzuruna dönmekten mahrum bırakılanların ebedi azap yeridir. Orada sadece bedenler değil, ruhlar da derin bir ıstırap çeker. Ancak cehennemdeki azapların en büyüğü, Allah’ın cemalini görmekten mahrum olmaktır. Bu mahrumiyet, insan ruhu için hiçbir maddi azapla kıyaslanamayacak kadar derin ve yıkıcı bir kayıptır. Bu makalede, cehennem ehlinin bu mahrumiyetle yaşadığı azabın hikmetini ve ibret verici yönlerini ele alacağız.
Allah’ı Görme Nimetinden Mahrumiyet
Kur’an-ı Kerim, Allah’ı görmek nimetinin cennet ehline özgü olduğunu açıkça belirtir. O’nun cemalini görmek, cennetteki en büyük ödüllerden biridir:
“O gün birtakım yüzler vardır ki ışıl ışıl parlar. Rablerine bakarlar.” (Kıyamet Suresi, 22-23)
Bu ayet, Allah’ın cemalini görmenin, cennet ehlinin ebedi mutluluğunu tamamlayan bir nimet olduğunu ifade eder. Ancak cehennem ehli, bu büyük nimetten mahrum bırakılır. Kur’an’da şöyle buyrulur:
“Hayır! Onlar o gün Rablerinden perdelenmiş olacaklardır.” (Mutaffifin Suresi, 15)
Allah’ı görmekten mahrum olmak, cehennemdeki azabın en ağır şeklidir. Çünkü bu mahrumiyet, insanın yaratılış gayesinden kopması ve Rabbiyle arasındaki bağın tamamen kesilmesi anlamına gelir.
Allah’ın Rahmetinden Uzak Kalmanın Derin Acısı
Dünya hayatında insan ruhu, bilinçli ya da bilinçsiz bir şekilde Allah’a özlem duyar. Bu özlem, insanın ruhunda doğuştan var olan bir ihtiyaçtır. Ancak bu ihtiyaç, Allah’a iman ve ibadetle karşılanabilir. Cehennem ehli, bu özlemin hiçbir zaman giderilemeyeceğini idrak eder. Onlar, Allah’ın rahmetinden tamamen uzak kalmanın, O’nun affına ve sevgisine asla ulaşamayacak olmanın derin acısını yaşarlar.
Bu durum, insan ruhu için dayanılmaz bir azap kaynağıdır. Allah’tan uzak kalmak, bir kul için en büyük ceza, en derin mahrumiyettir. Bu, cehennemin ateşinden bile daha büyük bir ıstıraptır.
Cehennem Ehlinin Pişmanlığı ve Feryadı
Cehennem ehli, Allah’ı görmekten mahrum bırakıldıkları için büyük bir pişmanlık yaşar. Onlar, dünya hayatında Allah’a yüz çevirdiklerini ve bu yüzden O’nun cemalini göremediklerini anlarlar. Kur’an’da cehennem ehlinin bu pişmanlığı şöyle ifade edilir:
“Keşke kulak verip akletseydik, bu çılgın azapta olmazdık.” (Mülk Suresi, 10)
Ancak bu pişmanlık, artık faydasızdır. Çünkü Allah, onlara kendisini görme nimetini çoktan yasaklamıştır. Cehennem ehli, Allah’ın huzurundan kovulmuş olmanın verdiği azapla sürekli feryat eder.
Mahrumiyetin Sebebi: Dünya Hayatındaki İhmaller
Cehennem ehlinin bu mahrumiyetinin sebebi, dünya hayatındaki ihmalleri ve Allah’a yüz çevirmeleridir. Onlar, Allah’ın varlığını ve rahmetini inkâr etmiş, kendi arzularını O’nun rızasının önüne koymuşlardır. Kur’an’da bu kişiler hakkında şöyle buyrulur:
“Kim benim zikrimden yüz çevirirse, şüphesiz onun için dar bir geçim vardır ve biz onu kıyamet günü kör olarak haşredeceğiz.” (Taha Suresi, 124)
Allah’ın zikrinden yüz çevirmek, O’nun cemalini görmekten mahrum bırakılmanın en büyük sebeplerindendir. Bu, insanın yaratılış gayesini inkâr etmesi ve Allah’ın rahmetinden uzaklaşmasıyla sonuçlanır.
Allah’ı Görme Özlemi ve Ruhun Çaresizliği
Allah’ın cemalini görmek, insan ruhunun en derin özlemlerinden biridir. Cehennem ehli, bu özlemi asla karşılayamayacak olmanın çaresizliğini yaşar. Bu durum, cehennem azabını daha da katlanılmaz hâle getirir. Çünkü onlar, Allah’ın cemalini göremeyeceklerini idrak ettikçe, kendilerini daha büyük bir boşlukta hissederler.
Bu mahrumiyet, insanın sadece Rabbinden değil, aynı zamanda kendisinden de uzaklaşması anlamına gelir. Çünkü insan ruhu, ancak Rabbiyle olan bağını güçlendirdiğinde tam anlamıyla huzur bulabilir.
Cehennemde Allah’ı Görme Mahrumiyetinden İbret Almak
Bu hakikat, bizlere dünya hayatında Allah’a yakın olmanın ve O’nun rızasını kazanmanın önemini hatırlatır. İnsan, dünya hayatında Allah’a yaklaşmak için çaba göstermelidir. Çünkü Allah’a yaklaşmayan bir ruh, ahirette O’ndan uzak kalmaya mahkûm olur.
Dünya hayatında Allah’ı anmak, O’na şükretmek ve O’nun emirlerine uymak, cehennemden ve O’nun cemalini görmekten mahrum kalmaktan kurtulmanın yoludur. Rabbimiz, bu konuda bizleri şöyle uyarır:
“O gün kişi, elleriyle yaptığı her şeyi düşünür. Kâfir ise, ‘Keşke toprak olsaydım!’ der.” (Nebe Suresi, 40)
Bu ayet, dünya hayatında yapılan hataların, ahirette telafisinin olmayacağını açıkça gösterir.
Sonuç
Cehennemde Allah’ı görmekten mahrum kalmak, insan ruhunun yaşayabileceği en büyük azaptır. Bu mahrumiyet, Allah’ın rahmetinden uzak kalmanın ve O’na olan özlemi asla giderememenin derin acısını içerir. Bu hakikatten ibret alarak, dünya hayatında Allah’a yaklaşmak, O’nu anmak ve O’nun rızasını kazanmak için çaba göstermeliyiz.
Rabbimiz bizleri, cemalini görebilen kullarından eylesin ve cehennemdeki bu büyük mahrumiyetten korusun. Unutmayalım ki, Allah’tan uzak bir hayat, aslında en büyük kayıp ve en derin azaptır.