HANGİ SOL
HANGİ SOL
Değerlerinden kopuk sol mu?
Renksiz sol mu?
İçi net olarak neyle dolu sol?
Slogan solu mu?
İçi boş tabela solu mu?
Ne idüğü belli mi?
Ney?
Türkiye’de sol nerede duruyor?[1]
Türkiye solu inancını netleştirmeli.
Ve şunu kendilerine sormalı;
Biz bu millete neler yaptık ki bize ilgi duymuyorlar?
Veya yapılması gereken neler yapmadı ki bize alaka duymuyorlar?
1960 ve 70 yıllarının ateist solu mu yoksa şimdiki dağdaki eşkıyayı temsil eden, aslında önemli çapta 60 , 70 yıllarının solunun ve de 68 kuşağının temsilcileri olan yeşil sol ile neyi ifade ettiklerini netleştirmelidirler.
Yoksa solun yanına yeşil koyarak dindar Kürtleri yanlarına çekmek için bir hile ve oyun mu?
Yoksa laikliğin farklı bir versiyonunu temsil eden; ne inançlı ne inançsız mi?
O halde Türk solu nerede?
Batı solu gibi milliyetçi mi yoksa Rus sosyalist ve komünisti gibi ateist mi?
Yoksa iki arada bir derede mi kaldı?
Türk solu kendisini sorgulamalı, yerini belli etmelidir?
Dağdaki eşkıya gibi öldürmeye mi, şehirdeki terörist gibi yakıp yıkmaya mi, devrimcilik adıyla tüm değerleri ve devleti yıkmaya yönelik devrimciliğe mi yoksa hepsini içinde barındıran renksiz, bukalemun ve Agop misal bir yapıya mi sahip ve sahip olacaktır?
Yeşil sol sağa mı yaklaşıyor?
Yoksa Almanya’daki yeşiller partisini bir taklit mi?
Maalesef Türkiye’deki sol hiç batıdaki sol gibi değerlerine sahip olmadı.
Zira bir Müslüman İslam’dan çıksa zehir olur.
“Ve hiç bir Müslüman, hakikî Yahudi veya Mecusi veya Nasrani olmaz. Belki dinsiz olur, seciyeleri bozulur; vatana, millete muzır bir halete girer.”
“Asr-ı Saadet’ten şimdiye kadar hiçbir tarih bize göstermiyor ki; bir Müslümanın muhakeme-i akliye (aklen tartarak) ile ve delil-i yakînî (kesin delil) ile ve İslâmiyete tercih etmekle eski ve yeni ayrı bir dine girdiğini tarih göstermiyor.
Avamın (halktan birinin) delilsiz, taklidî bir surette başka dine girmesinin bu mes’elede ehemmiyeti yok. Dinsiz olmak da başka mes’eledir.
Halbuki, bütün dinlerin etba’ları (mensubları) ise -hattâ en ziyade dinine taassub gösteren İngilizlerin ve eski Rusların- muhakeme-i akliye ile İslâmiyete dâhil olduklarını ve günden güne, bazı zaman takım takım kat’î bürhan (kesin delil) ile İslâmiyete girdiklerini tarihler bize bildiriyorlar
Eğer biz ahlâk-ı İslâmiyenin ve hakaik-i imaniyenin kemalâtını (olgunluklarını) ef’alimizle izhar etsek (yaşayarak göstersek), sair dinlerin tâbileri elbette cemaatlerle İslâmiyete girecekler; belki Küre-i Arz’ın (dünyanın) bazı kıt’aları ve devletleri de İslâmiyet’e dehalet edecekler (katılacaklar).”
En önemli problem biz Müslümanların İslamiyet’i hakkıyla temsil edemeyişimizdendir.
Bediüzzaman tesbitinde;
“Halk Partisi iktidara gelecek olursa, komünist kuvveti aynı partinin altında bu vatana hakim olacaktır. Halbuki, bir Müslüman kat’iyyen komünist olamaz, anarşist olur. Bir Müslüman hiçbir zaman ecnebilerle mukayese edilemez. İşte bunun için, hayat-ı içtimaiye ve vatanımıza dehşetli bir tehlike teşkil eden bu partinin iktidara gelmemesi için, Demokrat Partiyi, Kur’an ve vatan ve İslâmiyet namına muhafazaya çalışıyorum” dedi.
“Bir Müslüman başkasına benzemez. Dini terk edip İslamiyet seciyesinden çıkan bir Müslim dalalet-i mutlakaya düşer, anarşist olur, daha idare edilmez.”
“Hem, bir Müslüman, başka milletler gibi değil. Eğer dinini bıraksa anarşist olur, hiçbir kayıt altında kalamaz; istibdad-ı mutlaktan, rüşvet-i mutlakadan başka hiçbir terbiye ve tedbirle idare edilmez.”
“Küfür ile iman ortası yoktur. Bu memlekette İslâmiyete karşı komünist mücadelesi ortası olamaz. Sağ ve sol, ortası, üç meslek icap ettirir. Eğer İngiliz, Fransız deseler hakları var. “Sağ İslâmiyet, sol komünistlik, ortası da Nasraniyet” diyebilirler. Fakat bu vatanda, küfr-ü mutlaka karşı iman ve İslâmiyetten başka bir din, bir mezhep olamaz. Olsa, dini bırakıp komünistliğe girmektir. Çünkü hakikî bir Müslüman hiçbir zaman Yahudi ve Nasranî olamıyor. Olsa olsa dinsiz olup tam anarşist olur.
İnşaallah, Maarif ve Adliye Vekilleri gibi, sair erkânlar da bu ehemmiyetli hakikati tam anlayacaklar. Sağ-sol tâbiri yerine, hak ve hakikat ve Kur’ân ve iman kuvvetine dayanıp bu vatanı küfr-ü mutlaktan, anarşilikten, zındıkadan ve onların dehşetli tahribatlarından kurtarmaya çalışmalarını rahmet-i İlâhiyeden bütün ruh u canımızla niyaz ve rica ediyoruz.”[2]
MEHMET ÖZÇELİK
15-05-2023
[1] Tesbitler – islam bilgi arşivi » Blog Archive » TEK DÜNYA DEVLETİNE DOĞRU
[2] Bak. https://tesbitler.com/index.php?s=Anar%C5%9Fi
https://tesbitler.com/index.php?s=Sol