KAPANAN FİRAVUNLAR DEVRİ
KAPANAN FİRAVUNLAR DEVRİ
Önce nesillerin değişimi ve daha sonra zihinlerdeki değişim küçük büyük firavunların tahtını sallamaya başladı.
Önce Saddam-ı besleyenler sonra onu devirdi.Arkasından Tunus,Mısır, Libya, Yemen,Suriye domino taşları gibi devrilmeye başladı.
48 yıldır olağan üstü hali uygulayan Suriye-deki Beşar Esad,belli ki babası Hafız Esad-dan ve diğerlerinden ders almamış.Türkiye’nin kaç yıldır kendisine olan yaklaşımını kendi şahsı için değerlendirip,kendi halkı ve değişimi için uygulamaya koymadı.
Beşar Esad basiretli değilmiş.Reform yapıp bu karışıklıklara mani olabilirdi. Ancak yarım asırlık zulüm zulümlere de kapı açmış oldu.
Yüzde sekiz olan Baas rejimi yüzde doksan iki üzerinde hakimiyet kurarak,baskı ile halkı yönetti.
Yıllar önce Genelkurmay Başkanı olan Doğan Güreş Paşa bir tv-de yaptığı konuşmada;Nato-da bulunduğunda masa üzerinde bulunan haritada dünyanın altı bölgeye bölünüp,bunlar içerisinde Abd-ye Irak,Suriye ve İran-ın düştüğünü söylemişti.Onlarla Abd ilgilenecekti.
Plan aynen işlemektedir.İran-ın çevresi boşaltılmak üzere etrafındakiler devre dışı bırakılmaya çalışılmaktadır.Ortadoğu birer birer karıştırılmaktadır.
Ancak kendi getirdikleri her ne şekilde giderse gitsin,yeni gelenler ve yeni değişim hiçbir zaman eskisi gibi olmayacaktır.
Tarih tekerrür ediyor.Geçmiş ümmetlerde de aynı durum yaşanmıştı.
“İşte Âd kavmi! Rablerinin âyetlerini inkâr ettiler. O’nun peygamberlerine karşı geldiler ve inatçı her zorbanın emrine uydular!”
“(Azap) emrimiz gelince oranın altını üstüne getirdik. Üzerine de Rabbinin katında işaretlenmiş pişirilmiş balçıktan taşlar yağdırdık. Bunlar zalimlerden uzak değildir.”
Her insan gibi devletlerin de bir tabii ömrü vardır.Miadı dolan gitmektedir.
“Hiçbir toplum ecelini geçemez ve ondan geri de kalamaz.”
Buna sebep akılsız,aklını kullanmayan insanların varlığıdır.
“Şüphesiz, yeryüzünde yürüyen canlıların Allah katında en kötüsü, akıllarını kullanmayan (gerçeği görmeyen) sağırlar, dilsizlerdir.”
“Allah, pis olanı temizden ayırmak, pis olanların hepsini birbiri üstüne koyup yığarak cehenneme koymak için böyle yapar. İşte onlar ziyana uğrayanların ta kendileridir.”
*************************
“Libya lideri Muammer Kaddafi ve Rusya Başbakanı Vladimir Putin’den sonra Fransız İçişleri Bakanı da koalisyon güçlerinin Libya operasyonunu “Haçlı seferi” olarak adlandırdı. Bakan Claude Gueant, Sarkozy’nin doğru bir politika izlediğini savunanarak “Tanrıya şükür ki Cumhurbaşkanımız, Haçlı Seferi’nin önderliğini yapıp önce BM’yi, ardından da Arap Birliği ve Afrika Birliği’ni harekete geçirdi” dedi.”
96 yıl önce Çanakkale-de ikili çete olan İngiltere ve Fransa-nın başlattığı saldırıda iki yüz elli binden fazla leşkerlerini bırakmış,onca maddi gücüne rağmen,iman gücünün karşısında mağlup olmuştur.
İki yüz bin şehidi kıtlık,soğuk ve imkânsızlıklar içerisinde vermiştik.
Bugün üçlü çete;Fransa,İngiltere ve Abd;Libyaya saldırmak için bahanesini buldu;Despot ,halkını öldüren Kaddafi.
Teşbihte hata olmaz; üç domuz bir ayıya karşı.Altta hırpalanan masum,mazlum,Müslüman halk.
Kendilerinin vurdukları çocuk ve sivil halk,Kaddafi-ninkini geçti.Irak-ta olduğu gibi.
Ortadoğu yüz sene önceki gibi şekillendirilmeye çalışılıyor.Libya’da petrol var.Avrupa-nın dördüncü büyük petrolüne sahip bir ülke.
Irak’ta kimyasal silah yalanı ile girildi.Libya-da şimdilik yok denilirken,daha sonra oldurulabilinir.
Yüz yıldır kafalarına göre yerleştirdikleri liderlerin miadının dolması üzerine, yeni yüz yılda kafalarını rahat ettirecek liderler bulma ve yerleştirme peşindeler.
Saddam,Mübarek,Bin Ali ve Kaddafi’lerin yerine,adları değişecek yeni kuklalar aranmaktadır.
Başta Türkiye olmak üzere,İslâm dünyasının bu rollerin taksiminde yer alması,söz sahibi olması gerekmektedir.
Bunun ise en müessir ve köklü çözümü;ittihad-ı İslâmdan geçmektedir.
Belki domino etkisi yapan sarsıntı ve lider memnuniyetsizliği ittihad-ı islâmı mecburi hale getirmektedir.
Bu islâm dünyası için,bir namus ve şahsiyet meselesidir.Bekası buna bağlıdır.
MEHMET ÖZÇELİK
26-03-2011