Armagedon Gölgesinde Gazze: Evanjelist-Siyonist İttifakının Kanlı Hesabı

Armagedon Gölgesinde Gazze: Evanjelist-Siyonist İttifakının Kanlı Hesabı

Ortadoğu’nun kanayan yarası Filistin, sadece bölgesel bir mesele değil; küresel güçlerin inanç ve siyaset merkezli hesaplarının çatışma alanı. İsrail’in Gazze’de yürüttüğü katliamın arkasında yalnızca askerî strateji değil, kökleri derin teolojik saplantılara dayanan bir zihniyet var.

“Tanrıyı Kıyamete Zorlama” İnancı

İsrail’in yayılmacı politikaları, sıradan bir güvenlik refleksiyle açıklanamaz. Yahudi mistisizmiyle harmanlanmış “Armegedon” inancı, Tanrı’nın kıyameti getirmesi için tarihî süreci hızlandırmayı hedefliyor. Bu noktada İsrail yalnız değil. ABD’de yaklaşık 20 milyon Evanjelist Hristiyan, “Mesih’in dönüşü” için İsrail’le kader birliği yapmış durumda.
Bu çevreler, Kudüs’ün tamamen İsrail kontrolüne geçmesini, Mescid-i Aksa’nın yıkılıp yerine “Süleyman Mabedi”nin inşa edilmesini, ardından büyük bir dünya savaşının çıkmasını adeta dini bir zorunluluk olarak görüyor.

Evanjelist-Siyonist Ortaklığı

Bugün ABD’deki siyasal kararların önemli kısmı bu Evanjelist lobinin baskısı altında şekilleniyor. Cumhuriyetçi kanadın büyük bölümü, İsrail’e sınırsız destek verilmesini bu inançla savunuyor. Silah sevkiyatları, BM’deki veto kararları, “Gazze’de ateşkesi engelleme” politikaları, bu teolojik-siyasi ittifakın güncel sonuçlarıdır.
Bir yandan “insan hakları” sözleriyle dünyaya ahlak dersi veren Batı, diğer yandan Filistinli çocukların üzerine yağan bombalara sessiz kalıyor. Çünkü mesele, yalnızca jeopolitik değil, Armagedon inancının gölgesinde şekillenen bir ideolojik tercihtir.

Dünyayı Ateşe Atacak Tehlike

Asıl tehlike, bu saplantının sadece Filistin’i değil, tüm dünyayı bir kıyamet senaryosuna sürükleyebilecek olmasıdır. Zira Evanjelist-Siyonist ittifakı, nükleer güçleri ve devasa finans kaynaklarıyla, yalnızca bölgesel bir değil, küresel bir yangının fitilini ateşlemektedir.
Bugün Gazze’de denenmiş olan “sessiz soykırım” politikası, yarın başka coğrafyalarda da tekrarlanabilir. Sessiz kalan uluslararası toplum, aslında kendi geleceğini de ipotek altına sokmaktadır.

Sonuç

Gazze’de akan kan, sadece İsrail’in değil; ABD’deki Evanjelist-Siyonist ittifakının ve onlara göz yuman Batı’nın sorumluluğudur. Bu inanç temelli siyaset, dünyayı kıyamet senaryosuna doğru sürüklüyor.
Sorulması gereken soru şudur: İnsanlık, bir grubun “Tanrıyı kıyamete zorlama” inancı uğruna ateşe mi atılacak, yoksa geç olmadan aklın ve vicdanın yoluna mı dönülecek?
Bak:
https://tesbitler.com/index.php?s=Armegedon+

Hazırlayan: Mehmet Özçelik – www.tesbitler.com

Loading

No ResponsesEylül 24th, 2025