Zulmün Kararmış Yüzü ve Gazze’nin Aynasında İnsanlık
Zulmün Kararmış Yüzü ve Gazze’nin Aynasında İnsanlık
Bir zamanlar Avrupa kıtasında dehşetli bir zulüm rüzgârı esti; adı Nazizm idi. İnsanlık, o kasırgada milyonlarca masumun can verişini seyretti. Ve ders alacağını sandı. Fakat bugün görüyoruz ki, aynı zulmetli ruh, farklı bir libasla tekrar sahneye çıkmıştır. O karanlık ruh, bu defa Gazze’nin üzerine çökmüştür.
Zulmün Mahiyeti: Hayvanî ve Karanlık Bir Ruh
Zulmün kaynağı zulmetli ve hayvanî ruhtur. İnsanlık şefkatle yükselirken, o ruh şiddetle alçalır. Gazze’de çocukların aç bırakılması, suyun kesilmesi, kadınların ve masumların hedef alınması; işte bu ruhun tezahürüdür.
Bir Hahamın, “Kadın, çocuk fark etmez, hepsini öldürün” sözü, şeytanî ruhun açık bir tercümesidir. Eğer aynı söz bir imamın ağzından çıksa, dünya ayağa kalkardı. Fakat zalim, kendi zulmüne meşruiyet ararken dünyanın vicdanını susturabiliyor.
Gazze: İnsanlığın Aynası
Gazze bugün yalnız bir şehir değil, insanlığın vicdan aynasıdır. O aynaya bakan ya kendi insanlığını görecek ya da zulmün ortağı olacaktır.
Su tesisleri yıkılmış; çocuklar bir damla suya muhtaç.
Açlıkla terbiye edilmeye çalışılan bir halk, sabırla direniyor.
Evler, hastaneler, okullar yıkılıyor; ama iman ve izzet ayakta kalıyor.
Bu manzara, insanlığın ne tarafa meylettiğini gösteren bir mihenk taşıdır.
İsrail’in Kendi Geleceğine Hazırladığı Zindan
Her zulüm, önce zalimin kalbinde başlar. İsrail, Gazze’de mazlumlara zindan hazırlarken, aslında kendi evlatlarına da karanlık bir dünya bırakıyor. Aç bıraktığı çocukların feryadı, kendi çocuklarının istikbaline kin ve nefret olarak dönecektir. Zulüm, yalnız mazlumu değil, zalimi de helâk eder.
Tarih şahittir: Firavun, denizde; Nemrut, sinek karşısında; Hitler, kendi ülkesinde boğuldu. Zulmün akıbeti budur.
İslam Dünyasına ve İnsanlığa Düşen Vazife
Bugün Gazze’nin çığlığı, yalnızca Filistin’in değil, bütün insanlığın imtihanıdır. Eğer İslam dünyası dağınıklığını terk edip ittihad-ı İslam ile birleşirse, zalimin zincirleri kırılır. Eğer vicdan sahibi insanlar sesini yükseltirse, zulüm uzun yaşayamaz.
Müslüman âlimlerin İstanbul’da toplanıp Netanyahu’ya uyarı yapması, bu imtihanın ilk işaretlerindendir. Ancak söz yetmez, fiil lâzımdır. Çünkü sessizlik, zalimin cesaretini artırır.
Netice: Bir Hakikatin İlanı
Gazze yalnızca bir coğrafya değil, imanın, izzetin ve insanlığın sınav noktasıdır. Bu sınavda kim zalimin yanında, kim mazlumun yanında olduğunu gösterecektir.
Unutmayalım ki;
Zulüm payidar olmaz.
Adalet ve şefkat, eninde sonunda galip gelir.
Mazlumun duası, arş-ı âlâyı titreten bir kuvvettir.
Ve bu hakikat değişmez:
“Zalimler için yaşasın cehennem!”
Hazırlayan: Mehmet Özçelik – www.tesbitler.com