Zina Edenlerle Evlenme Hakkında Nur Suresi 3. Ayet

Zina Edenlerle Evlenme Hakkında Nur Suresi 3. Ayet

> “Zina eden erkek, ancak zina eden veya müşrik olan bir kadınla evlenir; zina eden kadınla da ancak zina eden veya müşrik olan bir erkek evlenir. Bu müminlere haram kılınmıştır.”
(Nur Suresi, 24:3)

  1. Tefsirlerdeki Görüşler
  2. Ayetin nüzul sebebi
    Mufessirler, ayetin özellikle Medine döneminde zinanın yaygın olduğu bazı Yahudi ve müşrik ailelerin yaşam tarzına karşı bir uyarı olarak indiğini belirtir. Rivayetlere göre, Müslümanlardan bazıları güzellikleri veya servetleri nedeniyle zina ile meşhur kadınlarla evlenmek istemişti. Bunun üzerine bu ayet nazil oldu ve mü’minlere, böyle bir hayat tarzına bulaşmış kimselerle nikâh kıymanın yasaklandığı bildirildi. (İbn Kesîr, Taberî, Kurtubî)
  3. Mufessirlerin farklı yorumları
  4. Hakiki (suretî) anlamda yasak:
    Bir grup âlim (İbn Abbas’ın bazı rivayetleri, Mücahid, Hasan-ı Basrî) ayetin, zinadan tevbe etmeyen kişilerle evlenmenin haram olduğu anlamına geldiğini söylemiştir.
  5. Mecazî anlamda uyarı:
    Bazı âlimlere göre burada “zina eden” ifadesi, sadece fiilî zina değil, ahlâksızlık ve hayasız yaşam tarzı olan kişileri de kapsar. Yani ayet, mü’minlere “ahlâken kirli olanlarla evlenmeyin” mesajı verir.
  6. Tevbe şartı:
    İmam Şafiî, Ahmed b. Hanbel ve bazı Hanefî fakihler, bu ayetin tevbe etmemiş zinakârlar için geçerli olduğunu, tevbe edip hayatını düzelten kimselerle evlenmenin ise caiz olduğunu söylemişlerdir. Burada delil olarak Nur Suresi 5. Ayet’te geçen “Ancak tevbe edenler müstesna” hükmü gösterilir.
  7. Diğer Ayetlerle Bağlantısı

Bu ayet, Kur’an’ın zinaya dair bütüncül yaklaşımının bir parçasıdır. Bağlantılı ayetlerden bazıları:

İsra Suresi 32:
“Zinaya yaklaşmayın. Çünkü o, son derece çirkin bir hayâsızlık ve çok kötü bir yoldur.”

Nur Suresi 2:
“Zina eden kadın ve zina eden erkekten her birine yüz değnek vurun…”

Nur Suresi 5:
“Ancak tevbe edip durumlarını düzeltenler müstesna…”

Nisa Suresi 3, 25:
Evlilikte iffetli kimselerin tercih edilmesi emredilir.

Bu bütünlükte, Nur Suresi 3. Ayet hem ahlâkî filtre hem de hukuki önlem niteliği taşır: Mü’min toplumun zinaya bulaşmış kişilerle nikâh bağını kurarak o fiili normalleştirmesini engeller.

  1. Hukuki Hüküm

Fıkıh mezheplerine göre:

Hanefîler: Tevbe etmemiş zinakârla evlenmek haramdır. Tevbe edenle evlilik caizdir.

Şafiîler: Zina sabit olmuşsa (şahit veya ikrar ile), o kişi tevbe etmedikçe evlenilmez.

Hanbelîler: Hanefî ve Şafiîlerle benzer; tevbe şartı öne çıkar.

Mâlikîler: Bazı görüşlerinde daha serttir; zinakârların evlenmesine kesin olarak karşı çıkar.

Sonuç:
Fıkhî olarak, tevbe etmeden zinakâr olan bir kişiyle evlenmek haramdır. Tevbe eden, geçmişinden tamamen dönmüş bir kimseyle evlenmek ise caizdir.

  1. Hikmetli, Edebî, Tarihî ve Düşündürücü Yönleri

Toplumsal Hijyen: Bu ayet, toplumun ahlâkî sağlığını korumak için “nikâh” kurumunu bir filtre gibi kullanır. Evlenme, sadece duygusal bir bağ değil, ahlâkî bir ortaklık demektir.

Tevbenin Kapısı: Ayet, zinakârları ebedî olarak dışlamaz. Tevbe edenler bu yasaktan istisnadır. Böylece hem günahkâra dönüş imkânı verir hem de toplumu korur.

Tarihî Etki: İslâm’ın ilk dönemlerinde bu hüküm, zinanın yaygın olduğu Mekke ve Medine çevresinde ahlâkî devrim niteliğindeydi. Zina, putperestlik ve fuhuş sektörünü destekleyen bir alışkanlıktı. Ayet, hem bu kirli ekonomik düzeni hem de ahlâkî yozlaşmayı kırmıştır.

Mantıkî Boyut: Zina eden, iffeti zedelemiş ve güveni sarsmış olur. Mü’min, bu fiile ortak olmamalı; evlilikte güven ve sadakat temel olmalıdır.

İlmi/Bilimsel Yön: Modern psikoloji, evlilikte güvenin ve ahlâkî uyumun mutlak önemini anlatır. Araştırmalar, sadakatsizlik geçmişinin evliliklerde ciddi güven sorunlarına yol açtığını gösterir.

İbret: Ahlâksızlık, bulaşıcıdır. Kötü yaşam tarzı, eşe ve çocuklara sirayet eder. Bu nedenle Kur’an, sadece bireyi değil, gelecek nesli de koruma altına alır.

Özet

Nur 24:3 ayeti, tevbe etmemiş zinakâr ve müşriklerle evlenmenin mü’minlere haram olduğunu bildirir.

Müfessirler, bu yasağın tevbe edenler için kalktığında hemfikirdir.

Ayet, ahlâkî toplum inşasında evliliğin temiz bir temel üzerine kurulmasını amaçlar.

Bu hüküm, zinayı normalleştiren sosyal düzeni reddeder, iffeti ve sadakati korur.

Tevbe, kapıları kapatmaz; geçmişi temizler, geleceğe yeni bir sayfa açar.

Hazırlayan: Mehmet Özçelik – www.tesbitler.com

 

Loading

No ResponsesAğustos 12th, 2025