KURAN-I KERİM’DE İNSAN VE İNSANIN ÖZELLİĞİNİ ANLATAN AYETLER
KURAN-I KERİM’DE İNSAN VE İNSANIN ÖZELLİĞİNİ ANLATAN AYETLER[1]
Kuran-ı Kerim’de insan ve insanın özelliğini anlatan ayetler.
Kur’an-ı Kerim, insanı ve onun özelliklerini çeşitli açılardan ele alır. İnsanın yaratılış amacı, zaafları, olumlu ve olumsuz yönleri, Allah ile olan ilişkisi gibi birçok konuya vurgu yapılır. Aşağıda, Kur’an’da insanı ve özelliklerini anlatan bazı önemli ayetler sınıflandırılarak sunulmuştur:
1. İnsanın Yaratılışı ve Allah’a Olan Bağlılığı
“Andolsun, biz insanı çamurdan bir özden yarattık.”
(Müminun, 23:12)
İnsan, Allah’ın özel bir yaratığıdır ve varlığı O’nun iradesine bağlıdır. Yaratılışında Allah’ın kudreti ve hikmeti görülür.
“Sonra ona şekil verip ruhumdan üfledim.”
(Hicr, 15:29)
Bu ayet, insanın Allah tarafından hem maddi hem de manevi bir boyutla yaratıldığını gösterir.
“Sizi tek bir nefisten yaratan, ardından ondan eşini var eden Allah’tır.”
(Zümer, 39:6)
İnsan, fıtratına uygun şekilde yaratılmıştır ve sosyal bir varlıktır.
2. İnsanın Zaafları ve Nankörlüğü
“İnsan gerçekten çok zayıf yaratılmıştır.”
(Nisa, 4:28)
İnsan, yaratılışı gereği hata yapmaya ve etkilenmeye açık bir varlıktır. Bu nedenle ilahi rehberliğe ihtiyaç duyar.
“İnsan, Rabbine karşı gerçekten nankördür.”
(Adiyat, 100:6)
İnsan, çoğu zaman nimetleri unutup nankörlük eder.
“Eğer insana nimet versek, sonra onu alsak, mutlaka ümitsiz ve nankör olur.”
(Hud, 11:9)
İnsan, sıkıntıya düştüğünde hemen ümitsizliğe kapılan bir varlıktır.
“Hayır, insan kendini yeterli gördüğü için mutlaka azgınlık eder.”
(Alak, 96:6-7)
İnsan, kendisini güçlü ve bağımsız zannettiğinde sınırları aşma eğilimi gösterebilir.
3. İnsanın Aceleciliği ve Şükürsüzlüğü
“İnsan aceleci yaratılmıştır.”
(Enbiya, 21:37)
İnsan, çoğu zaman sabır gösteremez ve hemen sonuç ister.
“Rabbinizden bağışlanma dileyin; çünkü insan gerçekten pek zalim ve nankördür.”
(İbrahim, 14:34)
İnsan, çoğu zaman şükretmek yerine nimetleri inkâr edebilir.
4. İnsanın Sorumluluğu ve İmtihanı
“Biz emaneti göklere, yere ve dağlara teklif ettik; onlar bunu yüklenmekten çekindiler. Ama insan bunu yüklendi. Doğrusu o çok zalim ve çok cahildir.”
(Ahzab, 33:72)
İnsan, büyük bir sorumluluk altına girmiştir. Bu sorumluluğu yerine getirmek onun görevidir.
“Andolsun, insanı biz yarattık. Nefsinin ona neler fısıldadığını da biz biliriz.”
(Kaf, 50:16)
İnsan, Allah tarafından her yönüyle bilinmektedir ve bu bilgiye göre imtihan edilmektedir.
“İnsan için çalıştığından başkası yoktur.”
(Necm, 53:39)
İnsan, emek verdiği şeylerin sonucunu görecek, dünyadaki davranışlarına göre ahirette karşılık alacaktır.
5. İnsanın İyi Özellikleri
“Biz gerçekten insanı en güzel şekilde yarattık.”
(Tin, 95:4)
İnsanın yaratılışı güzeldir; fiziksel ve ruhsal boyutu mükemmel bir şekilde düzenlenmiştir.
“İnsanlardan öyleleri de vardır ki, Allah’ın rızasını kazanmak için kendisini feda eder.”
(Bakara, 2:207)
İnsan, Allah’a bağlılıkta büyük fedakârlık gösterebilecek bir varlıktır.
“O, sizi yeryüzünün halifeleri kıldı.”
(Fatır, 35:39)
İnsan, Allah’ın yeryüzündeki temsilcisidir. Bu, onun üstün özelliklerini ve sorumluluğunu ifade eder.
6. İnsanın İman ve Salih Amel İle Kurtuluşu
“İman edip salih amel işleyenler müstesna.”
(Asr, 103:3)
İnsan, iman ve güzel davranışlar sergileyerek kayıptan kurtulabilir.
“Kim zerre kadar iyilik yaparsa, onu görür.”
(Zilzal, 99:7)
İnsanın en küçük iyiliği bile Allah katında karşılık bulur.
Genel Değerlendirme
Kur’an, insanın zayıf, nankör, aceleci ve kibirli özelliklerini vurgularken; aynı zamanda onun iman, şükür ve güzel amellerle yükselebileceğini belirtir. İnsanın özü itibarıyla iyi bir fıtrata sahip olduğu, ancak nefsine yenik düştüğünde sorunların başladığı ifade edilir. Allah’a bağlılık ve kulluk bilinci, insanı hem dünyada hem de ahirette kurtuluşa ulaştıracaktır.
*************
Törpülenen şu dünyada bilenmek lazım.
Bir zamanlar, çok güçlü bir oduncu bir kereste tüccarından iş istemiş ve işe alınmış.
İşin hem ödeme hem de çalışma koşulları çok iyiymiş. Bu nedenle, oduncu elinden geleni yapmaya karar vermiş.
Patronu ona bir balta vermiş ve çalışacağı bölgeyi göstermiş.
Oduncu büyük bir gayretle ilk gün tam 18 ağaç keserek getirmiş.
“Tebrikler,” demiş patron, “Çalışmana böyle devam et”
Patronun bu söylediklerinden daha da motive olan oduncu ertesi gün çok daha gayretle çalışmış. Ancak, sadece 15 ağaç kesip getirebilmiş.
Bu durumdan biraz mahcup olmuş.
Üçüncü günü bunu telafi edeyim diye gayret etmiş. Ama sadece 10 ağaç kesip getirebilmiş.
Her geçen gün kesip getirdiği ağaç sayısı giderek daha da azalmaya başlamış.
“Gücümde ve kuvvetimde azalma oluyor”, diye düşünmüş oduncu. Ve patronuna giderek özür dilemiş. Çok çalıştığını ama kestiği ağaç sayısının giderek azaldığını söylemiş. Bunun nedenini de tam olarak çözemediğini ifade etmiş.
Patronu, “En son baltanı ne zaman biledin?” diye sormuş.
“Bilemek mi?” diye cevap vermiş oduncu. “Odun kesmekle o kadar çok meşguldüm ki, baltayı bilemek hiç aklıma gelmedi.”
Hayatta her zaman aynı işi yapmakla meşgul olmak veya sadece çok çalışmak başarı için yeterli değildir.
Bu zaman içinde arada bir durup, kendinizi geliştirmek ve daha verimli olmak için ne yapmanız gerektiğini de öğrenmek gerekir.
Yani arada bir durup, kendi kişisel baltanızı da bilemelisiniz…
Alıntı
[1] https://www.youtube.com/watch?v=urLwyqO1hvE&t=8s