PEYGAMBERİMİZ RABBİMİZİ NASIL TANITIYOR
PEYGAMBERİMİZ RABBİMİZİ NASIL TANITIYOR
BAK: https://www.youtube.com/watch?v=iphW8h34CN8
Peygamber Efendimiz Rabbimizi nasıl bildirmekte ve anlatmaktadır?
– Maide.116. Allah, kıyamet günü şöyle diyecek: “Ey Meryem oğlu İsa! Sen mi insanlara, Allah’ı bırakarak beni ve anamı iki ilâh edinin, dedin?” İsa da şöyle diyecek: “Seni bütün eksikliklerden uzak tutarım. Hakkım olmayan bir şeyi söylemem, benim için söz konusu olamaz. Eğer ben onu söylemiş olsaydım, elbette sen bunu bilirdin. Sen benim içimde olanı bilirsin, ama ben sende olanı bilemem. Şüphesiz ki yalnızca sen gaybları hakkıyla bilensin.”
-Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed (sallallahu aleyhi ve sellem), Allah’ı (Celle Celaluhu) tanıtma ve anlatma konusunda en güzel örnek ve rehberdir. Onun Allah’ı anlatışı hem Kur’an-ı Kerim’e dayanmakta hem de kendi sünnetinde görülen derin hikmet ve samimiyetle şekillenmiştir. Peygamber Efendimiz, Allah’ın zatını, sıfatlarını ve insanlarla olan ilişkisini çeşitli şekillerde öğretmiştir. İşte bu konudaki bazı temel başlıklar:
1. Allah’ı Kur’an Ayetleriyle Tanıtması
Peygamber Efendimiz, Allah’ı anlatırken Kur’an-ı Kerim’i rehber edinmiş ve Allah’ın kendi zatını nasıl tanıttığını tebliğ etmiştir. Özellikle Allah’ın birliğini ve eşsizliğini şu ayetlerle öğretmiştir:
Allah’ın birliği:
“De ki: O Allah birdir. Allah Samed’dir (her şey O’na muhtaçtır, O hiçbir şeye muhtaç değildir).” (İhlas, 112:1-2)
Allah’ın benzersizliği:
“O’nun benzeri hiçbir şey yoktur. O, işitendir, görendir.” (Şura, 42:11)
Peygamberimiz, bu ayetleri açıklayarak Allah’ın yalnızca tapılmaya layık bir Rab olduğunu, hiçbir ortağı bulunmadığını ve O’nun her şeyi kuşatan bir ilme sahip olduğunu insanlara anlatmıştır.
2. Allah’ın Güzel İsimlerini (Esmaü’l-Hüsna) Öğretmesi
Peygamber Efendimiz, Allah’ın Esmaü’l-Hüsna’sını insanlara tanıtmış ve bu isimlerin O’nun sıfatlarını ve özelliklerini ifade ettiğini vurgulamıştır. Hadislerinde şöyle buyurmuştur:
“Allah’ın 99 ismi vardır. Kim onları ezberler, anlar ve yaşarsa cennete girer.” (Buhari, Tevhid 12)
Bu isimler arasında Rahman, Rahim, Alim, Hâkim gibi isimler Allah’ın rahmetini, adaletini ve hikmetini anlamayı kolaylaştırmıştır. Peygamberimiz, Allah’ın isimleri üzerinde tefekkür etmeyi ve bu isimlerin anlamını idrak etmeyi tavsiye etmiştir.
3. Allah’ın Rahmet ve Merhametini Vurgulaması
Peygamber Efendimiz, Allah’ın rahmetinin ve merhametinin sınırsız olduğunu özellikle vurgulamıştır. İnsanları Allah’ın affediciliğine, bağışlayıcılığına ve şefkatine yönlendirmiştir:
“Allah, kullarına karşı annelerinden daha merhametlidir.” (Buhari, Edeb 18)
“Allah, rahmetini yüz parçaya ayırdı. Bunlardan birini dünya için indirdi. Bu bir parça ile insanlar, cinler, hayvanlar birbirine şefkat gösterir. Geri kalan 99’u ise ahiret için sakladı.” (Müslim, Tevbe 21)
4. Allah ile Kulluğun İlişkisini Anlatması
Peygamber Efendimiz, insanın Allah ile olan ilişkisinin sevgi, saygı ve kulluk üzerine kurulu olması gerektiğini öğretmiştir. Bu bağlamda:
Allah’a dua ve ibadetin önemi:
“Dua ibadetin özüdür.” (Tirmizi, Deavat 1)
Peygamberimiz, Allah’a yönelmenin ve O’ndan istemenin insanın kulluk görevi olduğunu öğretmiştir.
Allah’a teslimiyetin gerekliliği:
Peygamber Efendimiz, Allah’ın her şeyin sahibi ve yöneticisi olduğunu, bu nedenle O’na teslim olmanın huzura ve kurtuluşa vesile olduğunu öğretmiştir.
5. Allah’ın Adaletini ve Kudretini Vurgulaması
Peygamberimiz, Allah’ın mutlak adalet sahibi olduğunu ve her şeyin O’nun ilmi ve takdiri altında gerçekleştiğini ifade etmiştir:
“Allah zulmetmez, kullarına da zulmetmeyi yasaklamıştır.” (Müslim, Birr 55)
“Göklerde ve yerde olan her şey Allah’ındır. O, her şeye gücü yetendir.” (Hadid, 57:2)
Allah’ın her şeyi gören, bilen ve hükmeden bir Rab olduğunu sık sık dile getirerek, insanların adaletli olmaya ve sorumluluklarının farkında olmaya yönelmesini istemiştir.
6. Allah ile İnsanın Yakınlığına Dikkat Çekmesi
Peygamber Efendimiz, Allah’ın insanlara çok yakın olduğunu ve kullarının ihtiyaçlarını, dualarını işittiğini öğretmiştir:
“Allah, bir kulunun kendisine bir karış yaklaştığını görürse ona bir arşın yaklaşır. Kul ona bir arşın yaklaşırsa Allah ona daha fazla yaklaşır.” (Buhari, Tevhid 15)
“Allah size şah damarınızdan daha yakındır.” (Kaf, 50:16)
Bu ifadelerle Allah’ın uzak bir varlık olmadığını, kullarına her an yakın olduğunu ve dualarını kabul ettiğini vurgulamıştır.
7. Tefekkür ve Allah’ın Ayetleriyle Anlatması
Peygamberimiz, Allah’ın varlığını ve büyüklüğünü anlamak için insanları kainat üzerinde düşünmeye davet etmiştir.
“Göklerin ve yerin yaratılışında, gece ile gündüzün birbiri ardınca gelişinde, akıl sahipleri için deliller vardır.” (Ali İmran, 3:190)
Peygamberimiz bu ayeti sık sık okuyarak insanları Allah’ın yarattığı mucizeler üzerinde tefekkür etmeye çağırmıştır.
8. Allah Korkusu ve Ümit Dengesi
Peygamber Efendimiz, Allah’a karşı sevgi, korku ve ümit arasında bir denge kurmayı öğütlemiştir. İnsanları hem Allah’tan korkmaya hem de O’nun rahmetinden ümit kesmemeye yönlendirmiştir:
“Akıllı kişi, nefsini kontrol altına alan ve ölümden sonrası için çalışan kişidir.” (Tirmizi, Kıyamet 25)
“Allah, kulunun tövbesine, çorak bir çölde kaybettiği devesini bulan birinden daha çok sevinir.” (Buhari, Tevbe 1)
9. Allah’ın Affediciliğini ve Tövbe Kapısını Hatırlatması
Peygamber Efendimiz, Allah’ın sonsuz bağışlayıcılığını sürekli vurgulamış ve insanları tövbe etmeye teşvik etmiştir:
“Kul günah işlediği zaman, Rabbine dönüp tövbe ederse Allah, o günahı hiç işlememiş gibi affeder.” (Müslim, Tevbe 29)
Sonuç
Peygamber Efendimiz, Allah’ı hem Kur’an ayetleriyle hem de kendi söz ve davranışlarıyla insanlara tanıtmış ve öğretmiştir. Allah’ın birliği, kudreti, rahmeti, adaleti ve kullarıyla olan yakınlığını vurgulamış; insanları hem sevgiyle O’na yönelmeye hem de saygıyla kulluk etmeye davet etmiştir. Peygamberimizin Allah’ı anlatışı, insanları O’na yakınlaştırmayı ve O’nun huzurunda bilinçli bir kul olmayı hedeflemiştir.