ZERREDEN KÜREYE

ZERREDEN KÜREYE[1]

Kuran’da “zerre” kelimesi birçok ayette geçmektedir. Bu ayetlerde zerre genellikle çok küçük bir şeyin metaforu olarak kullanılır ve Allah’ın gücü, ilmi ve adaleti gibi kavramları vurgulamak için kullanılır.
Zerre ile ilgili bazı ayetler şunlardır:
* Nisâ Suresi 40: “
Allah zerre kadar bile olsa kimseye zulmetmez. Ama zerre kadar bir iyilik yapılsa, onun sevabını kat kat artırır ve ayrıca kendi yüce katından pek büyük bir mükâfat verir.”
Bu ayette Allah’ın adaleti vurgulanmaktadır. Allah’ın hiçbir kuluna zulmetmeyeceğini ve zerre kadar bile olsa bir iyiliğin karşılığını kat kat vereceğini bildirmektedir.
* Yunus Suresi 61: “
Ne yerde ne gökte zerre miktarı bir şey bile Rabbinden gizli kalabilir. Bundan küçük olsun, büyük olsun ne varsa hepsi istisnâsız apaçık bir kitapta kayıtlıdır.”
Bu ayette Allah’ın ilmi vurgulanmaktadır. Allah’ın gökte ve yerde olan her şeyi bildiğini ve zerre kadar bile olsa bir şeyin O’ndan gizlenemeyeceğini bildirmektedir.
* Sebe Suresi 22: “De ki: “
Allah’ın dışında (ilah diye) öne sürdüklerinizi çağırın. Zerre kadar bir maliklikleri veya gökte ve yerde bir ortaklıkları varsa ortaya koysunlar.”
Bu ayette Allah’ın gücü vurgulanmaktadır. Allah’tan başka ilah olmadığını ve putların hiçbir güce sahip olmadığını bildirmektedir.
* Zilzâl Suresi 7-8: “Kim zerre miktarı hayır yapmışsa onu (karşılığını) görür. Kim de zerre miktarı şer işlemişse onu (karşılığını) görür.”
Bu ayette Allah’ın adaleti vurgulanmaktadır. Allah’ın insanları yaptıkları iyilik ve kötülüklere göre cezalandıracağını bildirmektedir.
Bunların dışında Kuranda zerre ile ilgili daha birçok ayet bulunmaktadır. Bu ayetler, Allah’ın gücü, ilmi ve adaleti gibi kavramları anlamamıza yardımcı olmaktadır.
Ayrıca, bazı tefsirlerde zerre kelimesinin atom altı parçacıklara da işaret ettiği yorumu yapılmaktadır. Bu yorum, Kuranda modern bilimin keşifleri ile örtüşen bilgiler olduğunu göstermektedir.

@@######


Mesnevî-i Nuriye, Bediüzzaman Said Nursî tarafından kaleme alınmış bir eserdir. “Zerre” bölümü, kâinattaki en küçük varlık olan zerrelerin Allah’ın kudretini ve ilmini yansıttığına dikkat çeker. Bu bölümde, zerrelerin birer ayet olduğu ve Allah’ın her şeyi kuşattığı vurgulanır. Zerrelerin içinde gizlenen sırlar, kâinatın büyük bir kitabı gibidir ve insanın Allah’a olan imanını güçlendirir. Mesnevî-i Nuriye’deki bu derin tefekkür, kâinatın yaratılışındaki hikmetleri anlamamıza yardımcı olur⁴.[2]

@@@@@@#@

Risale-i Nur’da Zerre
Risale-i Nur’da “zerre” kelimesi, kainattaki en küçük varlıkları temsil etmek için kullanılır. Yaratılışın inceliğini, Allah’ın kudret ve hikmetini gösteren önemli bir delildir.
Zerrelerin Varlığı ve Özellikleri:
* Zerreler, çıplak gözle görülemeyecek kadar küçüktür.
* Her bir zerre, Allah’ın kusursuz sanat eseridir.
* Zerreler, belirli bir nizam ve düzene göre hareket ederler.
* Her bir zerre, Allah’ın isim ve sıfatlarının birer tecellisidir.
Zerrelerin Allah’ın Varlığını Göstermesi:
* Zerrelerin varlığı ve kusursuz işleyişi, onları yaratan bir Zât’ın varlığını açıkça gösterir.
* Zerreler, kendi başlarına hareket edemezler. Her an Allah’ın kudret ve iradesiyle varlıklarını sürdürürler.
* Zerrelerdeki nizam ve düzen, Allah’ın sonsuz ilmini ve hikmetini gösterir.
Zerrelerle İlgili Risale-i Nur’dan Bazı Alıntılar:
* “Her bir zerre, Vâcibü’l-Vücud’un vücuduna ve vahdetine iki şâhid-i sâdık vardır.” (Sözler, On Üçüncü Söz)
* “Evet, zerre -çünkü âcizdir, yükü nihayetsiz ağırdır ve vazifeleri nihayetsiz çoktur- bir Kadîr-i Mutlak’ın ismiyle, emriyle kàim ve müteharrik olduğunu bildirir.” (Lem’alar, Yirmi Dokuzuncu Lem’a)
* “Cenab-ı Hakk’a nâzır ve ona vâsıl olan yollar, kapılar; âlemin tabakaları, sahifeleri, mürekkebatı nisbetinde bir yekûn teşkil etmektedir. Âdi bir yol kapandığı zaman, bütün yolların kapanmış olduğunu tevehhüm etmek, cehaletin en büyük bir şahididir.” (Mesnevi-i Nuriye, Zerre)[3]

@@@@@###

Risale-i Nur, Bediüzzaman Said Nursî tarafından kaleme alınmış bir eser külliyatıdır. “Zerre” konusu da bu eserlerin içinde yer almaktadır. İşte “zerre” hakkında bazı önemli noktalar:

1. **Zerre Nedir?**
– Zerre, kâinatın maddi planda en küçük yapı taşıdır.
– Baş döndürücü hareketiyle var oluş sırrını mahiyetinde barındırır.
– Üstad Bediüzzaman’a göre zerrelerin hareketleri, Allah’ın kudret kaleminin kâinat kitabına yaratılış âyetlerini yazarken çıkardığı titreşim ve cızırtıdan başka bir şey değildir².

2. **Zerrelerin Anlamı:**
– Zerreler, kâinattaki her varlıkta Allah’ın kudretini ve ilmini yansıtır.
– Her zerre, birer ayettir ve kâinatın büyük bir kitabı gibidir.
– İnsanın Allah’a olan imanını güçlendirir ve derin tefekkür sağlar.

3. **Risale-i Nur’da Zerre:**
– Risale-i Nur eserlerinde zerre konusu, kâinattaki bu en küçük varlıkların derin anlamlarını açıklar.
– Zerrelerin içinde gizlenen sırlar, kâinatın yaratılışındaki hikmetleri anlamamıza yardımcı olur.
– Bu konu, insanın Allah’a olan yakınlığını ve hayatın anlamını düşünmesine vesile olur.

Risale-i Nur’un genel olarak İslami ve imani konularda derinlemesine açıklamalar içerdiğini unutmayın.

@@@@@@@@

Mesnevi-i Nuriye’deki Zerre Bölümü Genel Olarak Nelerden Bahsetmektedir?
Mesnevi-i Nuriye’deki Zerre bölümü, küçük bir zerrenin gözünden evrenin işleyişini ve Allah’ın büyüklüğünü anlatan alegorik bir hikaye şeklindedir. Bu bölümde ele alınan bazı önemli temalar şunlardır:
* Küçük ve Büyük Arasındaki İlişki: Zerre, evrenin en küçük parçacıklarından biri olarak tasvir edilir. Fakat bu küçücük varlık, Allah’ın sonsuz kudretinin ve ilminin bir göstergesidir. Zerre örneği üzerinden, her şeyin Allah’a bağlı olduğu ve O’nun kontrolünde olduğu vurgulanır.
* Tesadüf ve Kader: Zerre, rüzgârın tesadüf eseri bir yere savurduğu bir toz zerresidir. Fakat bu tesadüfün aslında Allah’ın takdirinin bir parçası olduğu vurgulanır. Bu sayede, evrendeki her şeyin bir amaca hizmet ettiği ve Allah’ın planının kusursuz olduğu mesajı verilir.
* Şükür ve Kanaat: Zerre, küçücük bir varlık olmasına rağmen, Allah’ın ona bahşettiği nimetlerin farkındadır ve şükreder. Bu sayede, kanaat ve şükür duygusunun önemi vurgulanır.
* Sabır ve Sebat: Zerre, rüzgârın onu savurduğu zorluklara rağmen sabırla ve sebaten yoluna devam eder. Bu sayede, zorluklara karşı pes etmeden mücadele etmenin önemi vurgulanır.
* Allah’a Teslimiyet: Zerre, her şeyin Allah’ın kontrolünde olduğunun farkındadır ve O’na teslim olmuştur. Bu sayede, tevekkül ve teslimiyetin önemi vurgulanır.
Zerre bölümü, tasavvufi bir bakış açısıyla evrenin gizemlerini ve Allah’ın büyüklüğünü anlatan derin anlamlı bir metindir. Bu bölümde yer alan hikaye ve öğütler, günümüz insanına da birçok ders verebilecek niteliktedir.
Zerre Bölümünden Alınacak Bazı Dersler:
* Her şeyin Allah’a bağlı olduğunu ve O’nun kontrolünde olduğunu unutmamalıyız.
* Küçük ve büyük arasındaki fark gözetmemeli, her şeyin bir değerinin olduğunu bilmeliyiz.
* Evrendeki her şeyin bir amaca hizmet ettiğini ve Allah’ın planının kusursuz olduğunu unutmamalıyız.
* Kanaat ve şükür duygusunu geliştirmeliyiz.
* Zorluklara karşı pes etmeden mücadele etmeliyiz.
* Her şeyin Allah’ın kontrolünde olduğunun farkında olmalı ve O’na teslim olmalıyız.
Mesnevi-i Nuriye’deki Zerre bölümü, tasavvufi edebiyatın en önemli eserlerinden biridir. Bu bölümde yer alan hikâye ve öğütler, günümüz insanına da birçok ders verebilecek niteliktedir.

@@@@@@@@#

 

*Mesnevi. 174. Zerreden

“Âlem-i melekût, âlem-i şehadetten; âlem-i gayb, dünya ve âhiretten daha âli ve daha yüksektir.” Sözler
“İ’lem Eyyühel-Aziz! Şeytanın ilka etmekte olduğu vesveselerden biri:

“Yahu, şu koyun veya inek, eğer Kadîr ve Alîm-i Ezelî’nin nakşı, mülkü olmuş olsa idi; bu kadar miskin bîçare olmazlardı. Eğer bâtınlarında, içlerinde Alîm, Kadîr, Mürîd bir Sâniin kâlemi çalışmış olsaydı, bu kadar cahil, yetim, miskin olmazlardı.” diyen ve cinnî şeytanlara üstad olan ey şeytan-ı insî! Cenab-ı Hak, her şeye lâyıkını veriyor ve maslahata göre veriyor. Eğer atâsı, in’amı bu kaideden hariç olsa idi, senin eşeğinin kulağı senden ve senin üstadlarından daha akıllı, daha âlim olması lâzımdı. Ve senin parmağın içinde senin şuur ve iktidarından daha çok bir şuur, bir iktidar yaratırdı.”

“Demek her şeyin bir haddi var. O şey, o had ile mukayyeddir. Kader, her şeye bir mikdar ve o mikdara göre bir kalıb vermiştir. Feyyaz-ı Mutlak’tan aldığı feyze olan kabiliyeti o kalıba göredir.”

“Malûmdur ki, dâhilden harice süzülen cüz-ü ihtiyarî mizanıyla, ihtiyaç derecesiyle, kabiliyetin müsaadesi ile hâkimiyet-i esmanın nizam ve tekabülüyle feyz alınabilir. Maahaza, şemsin azametini bir kabarcıkta aramak, akıllı olanın işi değildir.”(175. Mesnevî-i Nuriye’de

MEHMET ÖZÇELİK

26-10-2024

[1] https://www.youtube.com/watch?v=hYfBqPUv9_8

[2] Mesnevi. 120
Bir zerre, bak. 174
https://kulliyat.risaleinurenstitusu.org/arama/Zerre
http://www.erisale.com/

[3] https://www.risaleinurenstitusu.org/risale-i-nur-tahavvulat-i-zerrat-serhi-33/
https://www.risaleinur.hizmetvakfi.org/zerre/

Loading

No ResponsesEkim 26th, 2024