ŞEYTANIN İKİ YOLU VE TUZAĞI
ŞEYTANIN İKİ YOLU VE TUZAĞI[1]
Şeytan, Hz. Adem’e secde etmeyi reddettiği için kibirle Allah’a karşı gelmiş ve kıyamete kadar insanları saptırmak için izin istemiştir; bu süreçte fuhuş ve sefahat yoluyla insanları yoldan çıkarmaya çalışmıştır. İnsanoğlu tarih boyunca bu tuzaklara düşmüş, kavga ve cinayetler bu sebeplerle artmıştır. Tesettür düşmanlığı ve ahlaksızlık da bu şeytani planın bir parçası olarak görülmektedir.
*Şeytanın yaratılışı ve kibri, Şeytanın yaratılışı ve mücadelesi, Şeytanın kibri ve emre itaatsizliği, Şeytanın kıyamete kadar müsaade istemesi, Muhlas yani ihlaslı kılınan kullar hariç herkesi saptıracağını söylemesiyle beraber; İnkârı uluhiyeti besleyen fuhşun yolunu açar.
İnsanların avret yerlerinin açılması ve şeytanın tuzakları böylece işlemeye başlar.
Yahudiler ve özellikle İsrail Mossad ajanları ve başta Epstain Devlet yöneticilerine gizli kasetlerle şantaj yaparak tehdit ettikleri ve manipüle etmeye çalıştıkları önemli kesimler dizginlediği bir gerçektir.
-Kevser Suresi’nde bahsedilen neslin çoğalma ve ümmetin çoğalması arasındaki bağlantı ile şeytan fuhuş yolunu açarak neslin azaltılmasına çalışır.
Bediüzzaman eserlerinde iki şeyle mücadelesini sürdürür;
İnkârı uluhiyete karşı mücadele ve fuhuş ve sefahatle mücadele.[2]
Üstad kendine yapılanları bile affetmiş, bazı önemli istisnalar ki sarığına ilişen Ankara valisi Tandoğan’a, yaptığı beddualar hariç, pek beddua etmemiş ancak kızları yoldan çıkaranlara beddua etmiştir.
Hadiste;“Kim bana, iki çene ve apış arası mevzuunda söz verir kefil olursa, ben de ona cennet için kefil olurum.”[3]
-Âdem ve Havva’nın avret yerlerinin açılıp cennetten çıkarılışı yasak ağaca şeytanın telkini sonucu yaklaşmalarıyla olmuştur.
“Nihayet ondan yediler. Bunun üzerine kendilerine ayıp yerleri göründü. Üstlerini cennet yaprağı ile örtmeye çalıştılar. (Bu suretle) Âdem Rabbine âsi olup yolunu şaşırdı.”[4]) Âdem Rabbine âsi olup yolunu şaşırdı.
-Muhtemelen insanların helaki Sefahat ağırlıklı, sefahatin beslediği inançsızlık sebep olacaktır.
“Ey Âdem oğulları! Şeytan nasıl anne-babanızın üzerinden elbiselerini soyup edep yerlerini birbirlerine göstermiş ve onları cennetten çıkarmışsa, sakın aynı şekilde sizi de dünyada tâbi tutulduğunuz imtihanlarda kaybetmenize sebep olarak benzer bir belânın içine atmasın! Çünkü şeytan ve soyu, sizin onları göremeyeceğiniz yerden sizi görürler. Şüphesiz biz, şeytanları iman etmeyenlere dost ve onların işbirlikçileri yaptık.”[5]
-Şeytan tüm hayatı boyunca iki yol takip etmiştir.
1.Allaha karşı inkâr.
2.İnsanlara karşı fuhuş, avret yerlerini açma.
Hayatın çıkış noktasını kapatma, çıkış yerinden vurma.
Hayatı kaynağında kurutmaya çalışıyor.
Fıtratı değiştirip, fıtrata müdahale ediyor.
Kesreti neslin önünü tıkıyor.
Doğumu azaltmak.
Bunun yolu da açık saçıklıktan geçer.
Tüm tesettür düşmanlığının kaynağında budur.[6]
“Eskiden büyük şehirlerde açık saçık, çıplaklık derecesinde, hususan yarım çıplak Hıristiyan kızları, şeytan kumandasında ahlâk-ı İslâmiyeye zarar veriyorlar.”[7]
“Adapazarı zelzelesinin aynı gününde, zelzeleden birkaç saat evvel, umumî ve herkese göstermek için, bir büyük tiyatro teşekkülüyle ve oyuncu kızlardan dört güzelini çırıl çıplak olarak âlâyişle çarşı ve pazarda gezdirerek, o câzibedarlara kapılan tiyatro binasında toplanan bin kişiden fazla seyirciler, oyun başlarken, birdenbire arz, kemal-i hiddet ve gayz ile onların hayasız yüzlerini dehşetli tokatladı, mahvedip zîr ü zeber etti. Ve o binayı hâk ile yeksan eyledi.”[8]
– “Kabristanda ve mütemâdiyen oraya girenler için kapıları açılıp kapanan o âlem-i berzahta, ehl-i keşfe’l-kuburun müşâhedâtıyla ve bütün ehl-i hakikatin tasdikiyle ve şehâdetiyle, ekser azablar gençlik sû-i istimâlâtının neticesi olduğunu bileceksiniz.”[9]
-Gençlerin akıldan ziyade His duyguları tahrik ediliyor.
– “Kızlarınızı sağ bırakıp yeni doğan erkek çocuklarınızı kesiyorlardı.”[10]
Kadın ve kızları hayat-ı beşeriye-i sefîhânede oynadıkları rolü ifade eder.
“Bir zaman, Eskişehir Hapishanesinin penceresinde, bir Cumhuriyet Bayramı’nda oturmuştum. Karşısındaki lise mektebinin büyük kızları, onun avlusunda gülerek raksediyorlardı. Birden, mânevî bir sinema ile elli sene sonraki vaziyetleri bana göründü. Ve gördüm ki, o elli altmış kızlardan ve talebelerden kırk ellisi, kabirde toprak oluyorlar, azap çekiyorlar. Ve on tanesi, yetmiş seksen yaşında çirkinleşmiş, gençliğinde iffetini muhafaza etmediğinden sevmek beklediği nazarlardan nefret görüyorlar kat’î müşahede ettim. Onların o acınacak hallerine ağladım.”[11]
MEHMET ÖZÇELİK
02-06-2024
[1] https://www.youtube.com/watch?v=fZYld_lEmN4&t=2s
[2] http://kulliyat.risaleinurenstitusu.org/kastamonu-lahikasi/tahlil/203
https://kulliyat.risaleinurenstitusu.org/sozler/ikinci-makam/135
https://kulliyat.risaleinurenstitusu.org/sozler/yirmi-besinci-soz/366
https://kulliyat.risaleinurenstitusu.org/asa-yi-musa/ucuncu-mesele/17
https://kulliyat.risaleinurenstitusu.org/arama/Yoldan
https://www.risaleinur.hizmetvakfi.org/etiket/24-lema/
[3] Buhârî, Rikak 23.
[4] Ta-ha.121.
[5] Araf.27.
[6] Bak. Tesettür risalesi. 24. Lema.
[7] Emirdağ Lahikası. 411.
[8] https://sorularlarisale.com/risale-i-nur-kulliyati/kastamonu-lahikasi/167/167
[9] https://kulliyat.risaleinurenstitusu.org/sozler/ikinci-makam/135
[10] Bakara Sûresi: 49.
[11] http://www.erisale.com/index.jsp?locale=tr&bookId=7&pageNo=28#content.tr.7.28