Ateşle Oynayanlar: Zulmün Geri Dönüşü
Ateşle Oynayanlar: Zulmün Geri Dönüşü
Cenâb-ı Hakk’ın değişmeyen bir kanunu vardır: Zulüm ile abad olanın, akıbeti haraptır.
Bugün Filistin topraklarında, Gazze’nin yıkık duvarları arasında, dünyanın en eski zulmü yeniden hortladı. İsrail, mazlumların kanı üzerine kurduğu hâkimiyet sarayını, bir kez daha ateşle beslemekte; lâkin unuttuğu bir hakikat var: “Zulüm devam etmez, mazlumun âhı arşı deler.”
Asırlar önce Firavun’un saraylarında yankılanan çığlıklar, bugün Tel Aviv’in karanlık odalarında yeniden işitilmekte. O zaman Nil kanla dolmuştu; bugün Gazze’nin sokakları kanla sulanıyor. Fakat tarih tekerrür eder, çünkü insanlar ibret almaz.
Firavun’u boğan deniz, Nemrud’u yakan ateş, Karun’u yutan toprak; her biri zulmün intikamını Cenâb-ı Hakk’ın kudret eliyle almıştı. Şimdi ise aynı kudret eli, bu devrin zalimlerinin üzerine inmeye hazırlanıyor.
Gazze: Dünyanın Vicdan Aynası
Gazze, artık yalnız bir şehir değildir; insanlığın aynasıdır.
O aynada kim baksa, kendi suretini görür.
Kiminde merhamet, kiminde ihanet, kiminde ise sessiz bir ortaklık…
Ve o aynada en kirli yüz, İsrail ve destekçilerine aittir: Amerika, Batı ve sözde medeniyetin temsilcileri.
Bugün Gazze’de yakılan her çocuk, dünyanın göğsüne kazınan bir ateştir.
Her bombada parçalanan ev, onların vicdanlarında açılmış bir yaradır.
Ve o yara kabuk bağlamayacak —çünkü her sabah yeni bir zulümle kanıyor.
Onlar, Gazzelilere cehennemi yaşattılar.
Fakat o cehennemin alevi, dönüp kendilerini yakacak.
Vicdanları varsa, o vicdan artık bir yanardağ gibi patlayacak.
Uyuduklarında kabus görecek, uyandıklarında dahi o kabustan kurtulamayacaklar.
Bir ömür boyu ölecekler, her nefeste bir ölüm tadacaklar.
Tarihin Kararı: Lanetle Anılacaklar
Tarih, zalimleri yazarken sadece isimlerini değil, yüzlerini de lekeler.
Bugün Yahudiler ve onların destekçisi Batı, insanlığın vicdanında silinmez bir utanç lekesiyle mühürlendi.
Kendilerini seçilmiş zanneden bu kavim, aslında lanetlenmiş bir kavimdir.
Cenâb-ı Hakk onların kibirlerini, zulümleriyle terbiye edecek.
Çünkü “Allah zalimlere mühlet verir, fakat ihmal etmez.”
Bir gün gelecek, onların kurdukları düzen çökecek, yaptıkları tahribat kendi üzerlerine yıkılacak.
Silahları paslanacak, yalanları çökecek, dünyadan yüz bulamayacaklar.
Her biri kendi iç yangınında kavrulacak, cinnet ve intihar dalgalarıyla mahvolacak.
Onlar için kabir, dünyadan daha serin bir yer olacak.
Fakat o serinlik dahi azaptan kurtuluş olmayacak.
Eser ve İbret
Bu çağ, zalimlerin çağından ziyade, şahitlerin çağıdır.
Gazzelilerin çektiği her acı, dünya Müslümanlarının kalbinde bir mühürdür.
Bu mühür, kıyamete kadar silinmeyecek.
Bu hadiseler, filmlere, belgesellere, kitaplara geçecek.
“Zehra’nın Gözleri” gibi nice eserler ve filimler, insanlığın vicdanına şahitlik edecek.
Mazlumların gözyaşı, zalimlerin kanından daha kalıcı bir iz bırakacaktır.
Unutulmasın ki, her zulüm kendi sonunu hazırlar.
Bugün Gazzelilerin kanı, yarın zalimlerin cezası olacaktır.
Cenâb-ı Hak, mazlumun duasını geciktirse de reddetmez.
Çünkü ilâhî adaletin terazisi, ağır tartar ama şaşmaz.
Son Söz
Ey İsrail ve onun kanlı destekçileri:
Allah’ın, meleklerin, insanların, cinlerin ve bütün mahlûkatın laneti üzerinizedir.
Siz dünyada kazandığınızı zannediyorsunuz,
hâlbuki hem dünyayı hem âhireti kaybettiniz.
Kibriniz sizi yükseltti, ama o yükseklikten düşüşünüz, tarihin en ibretli düşüşü olacak.
Gazze ise, kıyamete kadar “sabır, izzet ve iman”ın adı olarak yaşayacak.
Ve her cuma, her secde, her dua; sizin lanetinizi yeniden hatırlatacak.
Özet:
Bu makale, İsrail’in Gazze’de işlediği zulmün sadece bir savaş değil, insanlığın imtihanı olduğunu vurgular. Tarih boyunca zulmeden kavimlerin akıbeti gibi, bugünkü zalimlerin de aynı ilâhî adaletle cezalandırılacağı belirtilir. Gazzelilerin sabrı ve direnişi, iman tarihine altın harflerle kazınacak; İsrail ve destekçileri ise lanetle anılacaktır.
Hazırlayan: Mehmet Özçelik – www.tesbitler.com
30/10/2025
![]()