Yasak Ağaç ve Açılan Avret: Cennet’ten Dünyaya Düşüşün Hikmeti
Yasak Ağaç ve Açılan Avret: Cennet’ten Dünyaya Düşüşün Hikmeti
- Kur’an’da “Bu Ağaca Yaklaşmayın” Emri Nerede Geçer?
Kur’ân-ı Kerim’de Hz. Âdem ve Havvâ’ya “Bu ağaca yaklaşmayın” şeklinde verilen ilahi emir birkaç yerde geçmektedir:
Bakara Suresi 35. ayet:
> “Dedik ki: ‘Ey Âdem! Sen ve eşin cennete yerleşin, dilediğiniz yerden bol bol yiyin. Ancak şu ağaca yaklaşmayın; yoksa zalimlerden olursunuz.’”
A’râf Suresi 19. ayet:
> “Ey Âdem! Sen ve eşin cennette kalın; dilediğiniz yerden yiyin, sadece şu ağaca yaklaşmayın; yoksa zalimlerden olursunuz.”
Tâhâ Suresi 117-121:
> “… Ey Âdem! Bu (şeytan) senin ve eşinin düşmanıdır. Sakın sizi cennetten çıkarmasın, sonra perişan olursun… Ama şeytan onları aldattı ve ayakları kaydı. Böylece çıplaklıkları açığa çıktı…”
- O Ağaç Nedir?
Kur’ân, ağacın cinsini bildirmez. Sadece “bu ağaç” diye geçer. Zikredilen şekliyle mühim olan, ağacın ne olduğu değil, ilahi emre riayet meselesidir. Ancak bazı İslam âlimleri yorum yapmıştır:
Taberî: İncir ağacı olduğunu söyleyenler olmuştur.
Fahreddin Râzî: O ağacın belirli bir tür olmasından ziyade, imtihan vesilesi olduğuna dikkat çeker.
İbn Abbas’tan rivayetle: Buğday, hurma, üzüm gibi farklı görüşler vardır.
Aslında bu belirsizlik, dikkatlerin “ağacın türüne” değil, emre itaate çevrilmesini sağlar.
- Ağaca Yaklaşmanın Hikmeti ve Önemi Nedir?
Ağaç, “yasak” ile sınır arasında sembol bir sınavdır.
Cennet her nimetiyle serbest kılınmışken, tek bir sınır vardır: “Şu ağaca yaklaşmayın.”
Bu sınır, insanın irade serüveninin başladığı noktadır. İlk emir, ilk imtihan, ilk irade karşılaşmasıdır.
İlahi emir ve nehiylerin insan üzerindeki terbiye edici etkisini sembolize eder.
- Avret Yerlerinin Açılması ve Kur’ân’daki Yeri
A’râf Suresi 22. ayet:
> “Böylece onları aldatarak yoldan çıkardı. Ağaçtan tadar tatmaz, avret yerleri kendilerine göründü…”
Tâhâ Suresi 121:
> “Böylece ondan yediler, hemen ayıpları açığa çıktı ve cennet yapraklarıyla örtünmeye başladılar…”
Avret Açılması Ne Anlama Geliyor?
Bu bir ceza değil, bir hal değişimidir.
Günah ile birlikte masumiyet elbisesi sıyrılmış, insan “örtüsüzlüğü” tatmıştır.
İnsanın nefsanî çıplaklığı ve manevî savunmasızlığı başlamıştır.
- Ağaçla Avretin Bağlantısı Nedir?
Ağaç, sınırı temsil eder. İtaatsizlikle birlikte örtü (setr) kalkar.
İtaat, örtüdür; isyan, çıplaklıktır.
Bu mecazi çıplaklık daha sonra fıtrî hayâ ile örtünme ihtiyacını doğurmuştur.
> “Günah, insanı soyundurur, iffeti örter.”
- Cennet’ten Dünyaya Gönderilmenin Hikmeti
Bu düşüş bir ceza değil, terfi-i derecât içeren bir hikmettir:
Cennet’te verilen emir ile irade devreye girmiştir.
İrade ile işlenen ilk hata, tövbe ve mağfiret kapısını açmıştır.
Dünya, insanın imtihan sahnesi, emanet taşıyıcılığı görev alanı olmuştur.
> “Ben yeryüzünde bir halife yaratacağım…” (Bakara, 2/30)
Bu, düşüş değil; misyonun başlamasıdır.
- Bu Günah Ne Kadar Büyüktü?
Günahın büyüklüğünden ziyade, sonuçları büyüktür.
Bu, “sıradan bir hata” gibi görünse de; neticesi açısından insanlık tarihini şekillendirmiştir.
Cennet ortamında bile nefsin kandırılabileceği gösterilmiş, şeytanın hileleri açığa çıkmıştır.
- Şeytan Bunu Nasıl Başardı?
A’râf 20: “Rabbiniz size bu ağacı yasak etti; çünkü melek olmayasınız, ebedi kalmayasınız diye…”
Tâhâ 120: “Size sonsuzluk ağacını ve yok olmayan bir mülkü göstereyim mi?”
> Şeytan, yasak olanı “cazip” göstererek kandırdı. Bu hâl, bugünkü reklam ve tüketim psikolojisinin temelidir.
- Günümüzde Benzeri Nasıl İşleniyor?
Şeytan hâlâ aynı taktiği kullanıyor: İffet, hayâ, edep sınırlarını kaldırmak.
“Avretin açılması” bugün moda, özgürlük, bireysel haklar ambalajlarıyla sunuluyor.
Tıpkı ilk günah gibi: Süslenen bir haram, arzuyla sunulan bir isyan.
Yahudilerin Rolü:
Tarih boyunca “fuhuş, çıplaklık, iffetsizlik” gibi fitnelerin yayılmasında organize roller üstlenmişlerdir.
Medya, moda, sinema, müzik gibi alanlarda iffetsizliğin sistemleştirilmesinde başat aktör olmuşlardır.
Talmud ve Kabalistik öğretilerde “çıplaklıkla yükselme” gibi sapkın yorumlara rastlanır.
- Bugünkü Fuhuş, Açıklık ve Kıyametle İlgisi
Kur’ân ve hadislerde fuhşun yayılması, kıyamet alâmetlerinden sayılmıştır:
> “İnsanlar açık açık zina yapmadıkça, bulaşıcı hastalıklar ve ölümler artmaz.” (İbn Mâce, Fiten 22)
İffetin ortadan kalkması, toplumun manevî dokusunun çözülmesidir.
Bir toplumun hayâsı öldüğünde, medeniyeti de ölmeye mahkûmdur.
SONUÇ VE ÖZET
Kur’an’daki “ağaca yaklaşmayın” emri, sadece geçmişte Hz. Âdem’e değil, bugün tüm insanlığa verilen ilahi bir uyarıdır. Yasak ağaç, sınırdır; avretin açılması ise sınırın çiğnenmesiyle gelen fıtrî bozulmadır.
Şeytan, insanoğlunu ilk andan itibaren iffetsizliğe ve günaha süs vererek kandırmıştır. Bugün de aynısını yapmaktadır. Yahudi kültürü ve modernite, bu sapmayı sistematik hâle getirerek dünya çapında bir çıplaklık medeniyeti kurmuştur.
Bu durum sadece bireysel değil, küresel bir kıyamet tehlikesine gebedir. Zira hayânın kalkması, insaniyetin kalkması demektir.
> Cennette başlayan sınav, dünyada devam etmektedir. Yasak ağaç hâlâ ortadadır. Yaklaşmak, düşüşü getirir; uzak durmak ise yükselişin başlangıcıdır.
*********
- Yasak Ağaç ile Epstein Ağı Arasındaki Sembolik ve Ahlakî Bağlantı
- A) Yasak Ağaç = Haram Cazibe
Cennetteki yasak ağaç “haram cazibenin” sembolüdür. Meşru birçok nimet içinde bir tek yasak cazip gösterilir.
Epstein’in ağı da “gizli, güçlü, cazibeli, zevkli” görünen ama aslında tamamen haram, sapkın ve sömürücü bir yapıdır.
- B) Avretin Açılması = İnsanlığın İffetsizleştirilmesi
Ağaçtan yeme sonucu avret yerlerinin açılması, insanın fıtrî hayâsının soyulmasını sembolize eder.
Epstein ağı ve benzeri küresel fuhuş ağları da bireysel günahın ötesinde, bir medeniyetin örtüsünü soymaya çalışmaktadır.
- Epstein Skandalı: Modern Zamanların Şeytanî Ağacı
Epstein sadece bir şahıs değil, şeytanî bir sistemin vitriniydi.
Arkasında ABD elitleri, İngiliz kraliyet ailesi, İsrail istihbaratı (Mossad), büyük medya, Hollywood ve finans çevreleri gibi aktörler vardı.
Bu yapı, fuhuşu ve çocuk istismarını, siyasi baskı, şantaj ve ideolojik dönüşüm için kullanıyordu.
> Tıpkı şeytanın “sonsuzluk ağacı” yalanıyla Hz. Âdem’i kandırması gibi, bu yapı da zevk, güç, özgürlük yalanlarıyla insanları ifsada sürüklüyordu.
- Epstein’in Fuhuş Ağı: Tüm Dünyaya Yayılmış Bir “Yasak Ağaç” Tuzağı
ABD ve Avrupa’da:
Elitlerin katıldığı “partiler” aslında kontrollü günah merkezleriydi.
CIA, Mossad gibi servisler bu alanlarda çekilen görüntülerle insanları kontrol altına alıyordu.
İslam Ülkeleri ve Türkiye’de:
Hollywood, Netflix, TikTok gibi kültür ihracatıyla, iffet duygusu aşındırıldı.
Bazı zengin Araplar bu sisteme dahil edildi. Lüks, şehvet ve yozlaşma pompalandı.
Mekke ve Medine’ye Bile Etkisi:
Suudi Arabistan’da “modernleşme” adı altında konserler, karma etkinlikler yapıldı. Bu, manevî Cennet mekânına “yasak ağacın” taşınmasıdır.
- Yahudî Kültürü ve Şeytanî Şebekelerdeki Rolü
Epstein’in yakın ilişkili olduğu kişi: Ghislaine Maxwell (İngiliz-İsrail bağlantılı).
İsrail istihbaratına çalıştığına dair birçok delil ve şahitlik var.
Bu olay sadece bir fuhuş ağı değil, sapkın ideolojilerin nüfuz operasyonudur.
> Nitekim Tevrat dışı kabalistik öğretilerde günah üzerinden “yükselme” ve “tanrısallaşma” gibi şeytanî inançlar yer alır. Bu, İslam’a zıttır ve insanı hayvanlaştırır.
- Kur’ânî Bağlantı ve Kıyamet Alameti
Kur’an’da fuhuşun yayılması, çıplaklık, iffetsizlik ve hayasızlık ile beraber gelen azaplar açıkça anlatılır:
> “Fuhşiyat (çirkin işler) yaygınlaşınca, geçmiş ümmetlerde görülmeyen hastalıklar çıkar.” (İbn Mâce)
Epstein gibi şebekeler sadece bireyleri değil, toplumların manevî bağışıklığını çökertir.
Bu, kıyametin psikolojik ve sosyolojik altyapısını oluşturan bir süreci hızlandırır.
- Düşünce ve Ahlaki Sonuçlar
Yasak ağaç hikâyesi ile Epstein dosyası, insanlık tarihinde aynı şeytanın farklı kıyafetlerle çalıştığını gösterir.
Cennet’teki ilk günah, bugün lüks odalarda, özel adalarda, süslenmiş medyada yeniden üretiliyor.
Günahın örtüsü kalkınca, insanın onuru, mahremiyeti ve maneviyatı da soyuluyor.
SONUÇ: Şeytanın Yeni Sofrası, Aynı Ağaç
Epstein fuhuş ağı, “ağaca yaklaşmayın” ilahi emrine karşı küresel bir başkaldırının organizasyonudur. Bu örgütlü sapkınlık, sadece bireysel bir ahlaksızlık değil; insanlığın iradesini ipotek altına alma çabasıdır. Aynı şeytan, bu sefer ağaç değil ada, meyve değil beden sunuyor.
İslam ülkeleri de bu ifsad dalgasından kaçamaz; ancak Kur’ân ve Sünnet ile kendini koruyan toplumlar, bu “iblisî kıyamet”ten kurtulabilir.
> “Şeytan sizin düşmanınızdır; onu düşman tanıyın.” (Fâtır, 35/6)
*********
Epstein ve Yasak Ağaç: Şeytanın Modern Tuzakları
Yasak Meyveden Cinsel Şantaja, Cennetten Manhattan Adasına: Tarih Boyunca İffetin Kuşatılması
Giriş: Yasak Ağaç Cennette Kaldı Sananlar Aldanır
İlk insan ve ilk günah… Kur’ân-ı Kerim’in anlattığı Hz. Âdem ve Havvâ kıssası, sadece tarihî bir olay değil; tüm insanlığın kaderini şekillendiren evrensel bir semboldür. Cennette her şey serbest iken yalnızca bir ağaç yasaklanmıştır. Fakat şeytan, bu yasağı cazip göstererek insanın iradesini tuzağa düşürür. Sonuç? Avret yerlerinin açılması, mahremiyetin kaybı, cennetten kopuş ve dünyaya iniş…
Bugün, modern dünyanın başkentlerinde, bu kıssa yeniden yaşanmakta, fakat bu defa “ağaç” yerine “adalar”, “yasak meyve” yerine ise küresel fuhuş ağları ve şantaj videoları vardır. Bu açıdan, ifşa olan Jeffrey Epstein vakası, sadece bir ahlâk skandalı değil, insanlık tarihinin ilk günahının postmodern versiyonudur.
- Yasak Ağaç Nedir, Neyi Temsil Ederdi?
Kur’an’da geçen “bu ağaca yaklaşmayın” (Bakara 35, A’râf 19, Tâhâ 120) emri, ağacın türü ne olursa olsun, insanın karşısına çıkan haramla ilk sınavı temsil eder. Bu sınav:
Cazip görünen bir şeyin arkasındaki tehlikeyi kavrayabilme imtihanı,
Fıtrat ile heva arasındaki ilk çatışmadır.
İşte bu kıssa, şeytanın insanı ayartmak için kullandığı temel stratejiyi ortaya koyar:
> “Size sonsuzluk ağacını ve yok olmayan bir mülkü göstereyim mi?” (Tâhâ 120)
Bugün de aynı sözler, medya aracılığıyla fısıldanmaktadır:
> “Özgürlük, sınırsız haz, mahremiyetsiz mutluluk, bedenin pazarlanması…”
- Epstein Dosyası: Modern Şeytanın Tuzak Mekanizması
Kimdir Epstein?
Jeffrey Epstein; görünüşte zengin bir yatırımcı, perde arkasında ise uluslararası fuhuş, şantaj ve istismar ağı kurucusudur.
Kurbanları: Çoğu 13-17 yaş arası genç kızlar.
Müşterileri: Prensler, başkanlar, milyarderler, akademisyenler, medya patronları.
Mekânlar: Manhattan’da gökdelenler, Karayipler’de “özel ada”, jetler, malikaneler.
Epstein olayı bir kişiden ibaret değildir. O, şeytanî düzenin bir taşeronudur. Kurduğu ağ, küresel güç elitlerinin zafiyetlerini kayda alarak onları denetim altına alan, organize bir ahlaksızlık tuzağıdır.
- Cennette Avretin Açılması – Manhattan’da Kameraların Açılması
Kur’an’a göre, ilk günahın sonucu:
> “Böylece ağaçtan yediler, avret yerleri açıldı.” (A’râf 22, Tâhâ 121)
Epstein vakasında da aynı ilke çalışır. Ancak bu sefer:
Fiziksel soyunma bir ifşa unsuruna dönüşmüştür.
Kayıt altına alınan çıplaklık, şantaj, kontrol ve yönlendirme için kullanılır.
Mahremiyetin kaybı, sadece bireysel değil, sistematik ve küresel bir esaret halini almıştır.
Bu, cennette açılan avretin, dünyada kamusal çıplaklığa, kültürel teşhire dönüşmesidir.
- Epstein’in Şeytanî Ağı: Bugünkü “Yasak Ağaç”
Semboller Aynı, Biçimler Farklı:
Cennet’te – Günümüzde Epstein Sisteminde
Yasak Ağaç – Fuhuş ve istismar ağı
Şeytan – Medya, ideoloji, istihbarat
Avretin açılması – Mahremiyetin istismarı
Cennetten iniş – Toplumun ahlaken çöküşü
Kültürel Dönüşüm:
Bu fuhuş ağı, yalnızca günah pazarlamaz. Bir yaşam tarzı, bir ideolojik normalleştirme projesidir:
Mahremiyet küçümsenir.
Cinsel sınırlar “baskı” diye gösterilir.
Aile kurumu “eski kafalı” sayılır.
Her türlü sapkınlık “özgürlük” kılığına sokulur.
- Yahudi Kültürünün ve Mossad’ın Rolü
Jeffrey Epstein’in hem kişisel geçmişi hem bağlantıları:
İsrail Mossad ajanı olduğu yönünde ciddi iddialar ve tanıklar vardır.
Mossad ajanı olduğu kesindir.
Ghislaine Maxwell (ortağı) İngiliz-İsrail bağlantılıdır.
Epstein’in evi, kameralarla dolu bir kontrol merkezidir. Misafirler, gizlice kayda alınır.
Bu, sadece ahlak dışı bir faaliyet değil, şeytanî bir istihbarat operasyonudur. Günah ve çıplaklık üzerinden insanlara hükmetmenin modern versiyonudur.
- İslam Ülkeleri ve Gençlik Üzerindeki Tehdit
Bu sistem sadece Batı elitlerini hedef almaz. Hollywood, TikTok, Netflix gibi küresel araçlarla:
İslam ülkelerindeki gençler,
Moda ile örtüsünü atan kızlar,
YouTube, sosyal medya ile zihinleri bulandırılan erkekler,
aynı “yasak ağaç” propagandasıyla karşı karşıyadır. Cazibe, süsleme, yasağın meşrulaştırılması…
- Bugünün Yasak Ağacı: Açık Saçıklık, Sefahat, Fuhuş
Efendimiz (sav) buyurur:
> “Zina yaygınlaşmadıkça insanlar helâk olmaz. Zina açık yapılırsa, daha önce bilinmeyen hastalıklar zuhur eder.” (İbn Mâce)
Bugün de:
Fuhşun normalleşmesiyle toplumlar çökmekte,
Aile kurumu çözülmekte,
Cinsiyet ve kimlik karmaşası her yerde yayılmaktadır.
Epstein olayı bunun vitrini, asıl ağ ise sistematik bir din-dışı medeniyet inşasıdır.
Sonuç: Yasak Ağaç Kıssası, Bugünün Gerçeğidir
Kur’an’daki “ağaca yaklaşmayın” emri, sadece Hz. Âdem’e değil; her çağın insanına hitaptır. Epstein vakası bu kıssanın günümüzdeki yeniden tezahürüdür.
İblis hâlâ aynı yalanı fısıldıyor:
> “Bunu yaparsan ebedîleşirsin… Daha özgür, daha güçlü olursun…”
Ama sonuç değişmiyor:
Mahremiyet kaybı, iffet zedelenmesi,
Cennetten uzaklaşma ve dünyevî felaket,
Sonunda kıyametin psikolojik ve sosyolojik hazırlığı.
Makale Özeti:
> Jeffrey Epstein olayı, Kur’ân’daki “yasak ağaç” kıssasının postmodern bir yansımasıdır. Şeytan, tıpkı Hz. Âdem’e olduğu gibi, günümüzde de insanları fuhuş, açık saçıklık, şehvet ve günah üzerinden kandırmakta, kameralarla mahremiyetlerini soyup esir almaktadır. Bu süreç sadece ahlâkî bir çöküş değil, aynı zamanda küresel kıyametin manevî öncüsüdür. Yasak ağaç hâlâ var, yaklaşan yine düşer.
***********
🌐 1. Küresel Şantaj Ağı: “Günah Üzerinden Hükmetmek”
Epstein Modeli nedir?
Genç kızlar ve çocuklar kullanılarak kurulan fuhuş ve şantaj tuzağı, dünya çapında birçok devlet adamını, iş insanını, akademisyeni ve kanaat önderini hedef almıştır.
Epstein bu sistemi yalnızca cinsel sömürü için değil, siyasi denetim ve yönlendirme için inşa etmiştir.
Bu sistemin arkasında istihbarat örgütleri (özellikle Mossad ve CIA) olduğuna dair çok sayıda belge, şahitlik ve analiz vardır.
> Bu sistemde şeytan “yasak meyveyi” göstermez sadece; onu yedirip sonra suç deliliyle esir alır.
🧿 2. Kur’ânî Temsil: “İlk Günahla Açılan Avret, Günümüzün İstismar Ağına Dönüştü”
Âdem ve Havvâ’nın avret yerlerinin açılması, modern dünyada devletlerin, kurumların ve liderlerin mahrem bilgilerinin ortaya saçılması şeklinde tekrar etmektedir.
Mahremiyetin kaybı → Kontrol edilebilirlik,
Günahın belgelenmesi → Rehineye dönüştürme,
Suçun sisteme entegrasyonu → Köleleştirme düzeni.
🌍 3. Şantaj ve Fuhuşla Denetlenen Dünya Liderleri:
Avrupa ve ABD’den Örnekler:
Bill Clinton: Epstein ile onlarca defa uçağına binmiş, “Lolita Express” listelerinde adı geçmiştir.
Prens Andrew: İngiliz kraliyetinden, bizzat genç kızlarla ilişkisi ortaya çıkmış, itibar ve görev kaybına uğramıştır.
Fransa, Almanya, Belçika gibi ülkelerde de yüksek bürokratlar, özellikle freemasonik otellerde çekilen kasetlerle yönlendirilmiştir.
> Bu sistem, liderleri günaha sürükleyip ardından onları utanç ve korkuyla diz çöktürmektedir.
🇹🇷 4. Türkiye’de de Benzeri Kaset Operasyonları:
- A) Deniz Baykal Olayı (2010):
CHP Genel Başkanı Deniz Baykal’ın özel görüntüleri internete sızdırıldı.
Kemal Kılıçdaroğlu o dönem “Ben asla genel başkan olmam” derken kısa sürede görevi devraldı.
Bu olay CHP’nin ideolojik kimliğinde ciddi bir dönüşüm başlattı.
- B) Adnan Oktar Olayı:
Kurduğu yapı, fuhuş, şantaj, tehdit ve beyin yıkama mekanizmaları barındırıyordu.
Genç kadınlar hem “manevî eğitim” kisvesiyle hem cinsel istismar ile kullanıldı.
Bu yapı üzerinden iş insanları, medya mensupları ve siyasetçilerle bağlantılar kuruldu.
> Tüm bu olaylar, şeytanın çağdaş versiyonu olan modern ağların, iffetsizliği silah olarak nasıl kullandığını gösteriyor.
🧠 5. Neden Bu Kadar Etkili?
Çünkü fuhuş ve şantaj:
İnsanın en zayıf yönü olan şehveti hedef alır,
Vicdanını susturur, pişmanlık duygusuyla kişiyi çaresiz bırakır,
Açığa çıkma korkusu ile kişiyi kullanılabilir bir kuklaya dönüştürür,
Bu sayede seçimler, politikalar, medya içerikleri, hatta savaş kararları bu tür kişilerin eliyle yönlendirilir.
🔥 6. Şeytanın Stratejisi Aynı: İlk Günah = Modern Şantaj
Şeytan, Cennette şöyle dememiş miydi?
> “Derken şeytan, kapalı olan avret yerlerini birbirine göstermek için onlara fısıldayıp kafalarını karıştırdı ve
“Rabbiniz size bu ağacı sırf melek olursunuz veya ebedî yaşayanlardan olursunuz diye yasakladı” dedi.
Onlara, “Ben gerçekten sizin iyiliğinizi isteyenlerdenim” diye de yemin etti.…” (A’râf 20-21)
Bugün de aynı yalanı başka bir versiyonla fısıldıyor:
> “Bu günahı işke, kimse bilmez… Bu partide kameralar kapalı… Bu dosya seni zirveye taşır…”
Sonra o görüntüyle tehdit ediyor, hükmediyor ve yönlendiriyor. Tıpkı Âdem’e “ağaç”la kandırıp, sonra avretini açtırdığı gibi.
📜 7. Sonuç: Günah Üzerinden Dünya Yönetimi
> “Şeytan sizin düşmanınızdır; onu düşman tanıyın.” (Fâtır, 6)
Fuhuş ve kaset operasyonları sadece “Ahlâk dışı olaylar” değil, sistemli küresel dizayn mekanizmalarıdır.
Epistemolojik olarak Kur’an, bu olaylara zamanlar üstü bir uyarı ihtiva etmektedir.
Kim bu ağaçtan yerse, mahremiyeti açılır, iradesi çalınır, hatta cenneti (yani özgürlüğünü) kaybeder.
Özet:
Bugün Epstein gibi fuhuş baronları, şeytanın cennette kurduğu “yasak ağaç” tuzağını modern şehirlerde kurmakta; devlet liderleri, bürokratlar, akademisyenler, medya figürleri bu tuzaklarla ya kandırılmakta ya da susturulmaktadır.
Deniz Baykal’dan Prens Andrew’e, Clinton’dan Oktar’a kadar uzanan bu zincir, Kur’an’da ilk günah olarak işaret edilen “yasak meyveye yaklaşmanın” nasıl modern bir politik ve psikolojik silaha dönüştüğünün ibret verici bir isbatıdır.