KURAN-I KERİM’DE ŞÜKREDEN VE NANKÖRLÜKTE BULUNANLAR

KURAN-I KERİM’DE ŞÜKREDEN VE NANKÖRLÜKTE BULUNANLAR[1]

 

Kuranı Kerimde şükreden ve nankörlükte bulunanlar.


Kur’an-ı Kerim’de şükretmek ve nankörlük önemli kavramlar olarak karşımıza çıkar. Şükretmek, Allah’ın verdiği nimetlerin değerini bilmek, O’na minnettarlık duymak ve bu nimetleri doğru bir şekilde kullanmak anlamına gelir. Nankörlük ise, Allah’ın verdiği nimetlerin kıymetini bilmemek, nimetleri yanlış yolda kullanmak ve O’na isyan etmektir. Kur’an’da sıkça geçen bu iki tutum, insanların Allah’a olan bağlılıklarının ve imanın göstergesi olarak ele alınır.

Şükredenler

Kur’an’da şükreden insanlar Allah tarafından övülür ve ödüllendirilir. Şükretmek, Allah’ın rızasını kazanmak için önemli bir erdemdir ve Allah, kullarının kendisine şükretmesini ister. Bazı ayetlerde şükretmek, Allah’a yakınlaşmanın ve imanı güçlendirmenin bir yolu olarak anlatılır:

1. Allah’ın Nimetlerine Karşı Teşekkür Etmek: Allah’ın verdiği nimetlere karşılık, şükretmek bir müminin görevidir. “Öyleyse siz beni anın, ben de sizi anayım; bana şükredin, sakın nankörlük etmeyin.” (Bakara, 2/152). Bu ayet, Allah’ın şükreden kullarını unutmayacağını ve onlara değer verdiğini ifade eder.

2. Şükredenlerin Ödüllendirilmesi: Şükreden kulların dünyada ve ahirette karşılığını alacağı müjdelenir. “Şükrederseniz elbette nimetimi artırırım…” (İbrahim, 14/7). Bu ayet, şükrün, Allah’ın nimetlerini artıran bir davranış olduğunu vurgular. Şükür, Allah’ın verdiği nimetlerin devamını ve bereketini sağlar.

3. Peygamberlerin Şükretmesi: Kur’an’da peygamberlerin, Allah’a olan şükürleri de örnek gösterilir. Örneğin, Hz. Süleyman’ın şükrü anlatılır: “Bu, Rabbimin lütfundandır; beni denemek için (verdiği bir nimettir); bakalım şükür mü edeceğim yoksa nankörlük mü yapacağım?” (Neml, 27/40). Peygamberler, sahip oldukları her şeyin Allah’tan geldiğini bilir ve şükürle Allah’a yönelirler.

Nankörlükte Bulunanlar

Nankörlük, Allah’ın nimetlerine karşı ilgisiz, kayıtsız veya isyan eden bir tutumdur. Kur’an’da nankörlük, insanın Allah’a sırt çevirmesi ve verilen nimetleri kötüye kullanması olarak anlatılır. Allah, nankörlük edenleri kınar ve bu kişilerin azaba uğrayacaklarını bildirir:

1. Nankörlük Etmenin Sonuçları: Nankörlük edenlerin ahirette kötü bir sonla karşılaşacakları ifade edilir. “Allah inkâr edenleri rahmetinden uzaklaştırmıştır; onlara devamlı bir azap vardır.” (Nisa, 4/37). Bu ayet, nankörlüğün, Allah’ın rahmetinden uzak kalmanın bir sebebi olduğunu gösterir.

2. İnsanın Fıtratındaki Nankörlük Eğilimi: Kur’an, insanın fıtratında nankörlüğe eğilim olduğundan bahseder ve insanları bu eğilime karşı uyarır. “Gerçekten insan, Rabbine karşı çok nankördür.” (Adiyat, 100/6). Bu, insanın dünya nimetlerine olan aşırı düşkünlüğünün ve şükretmek yerine nankörlük yapma eğiliminin bir sonucudur.

3. Şeytanın Nankörlük Telkini: Şeytan, insanları nankörlüğe sürükleyerek Allah’tan uzaklaştırmak ister. Şeytanın insana vesvese vererek Allah’ın emirlerinden uzaklaştırmaya çalıştığı ve nankörlüğe teşvik ettiği ifade edilir. “Sonra muhakkak önlerinden, arkalarından, sağlarından ve sollarından onlara sokulacağım; sen de onların çoğunu şükredenlerden bulmayacaksın.” (A’raf, 7/17). Şeytanın bu sözü, insanın nankörlüğe düşmeye meyilli olduğunu ve buna karşı dikkatli olması gerektiğini gösterir.

Kur’an’da şükredenlerin ödüllendirileceği ve nankörlük edenlerin cezalandırılacağı sıkça vurgulanır. Şükretmek, Allah’a yakınlaşmanın ve nimetlerin devamını sağlamanın bir yolu olarak; nankörlük ise uzaklaşmanın ve nimetlerden mahrum kalmanın bir nedeni olarak anlatılır.

@@@@@@@

Kur’an-ı Kerim’de Şükreden ve Nankörlükte Bulunanlar
Kur’an-ı Kerim, insanın Allah’a karşı olan tavrını, yani şükür ve nankörlük kavramlarını sık sık ele alır. Bu iki zıt davranışın sonuçları ve önemi, ayetlerde çeşitli örneklerle ve ifadelerle anlatılır.
Şükredenler
Kur’an’a göre, Allah’ın nimetlerine şükredenler, O’nun sevgisini kazanır ve daha fazla nimetlerle mükafatlandırılırlar. Şükür, sadece dil ile yapılan bir ibadet değil, aynı zamanda kalben Allah’a karşı minnet duymak ve O’nun emirlerine uymaktır. Şükredenlerin özellikleri arasında şunlar sayılabilir:
* İmanlı olmaları: İman, şükrün temelini oluşturur. İman eden bir kişi, Allah’ın varlığına, birliğine ve her şeye gücünün yettiğine inanır ve O’na şükreder.
* Sabırlı olmaları: Şükredenler, hayatın iniş çıkışlarında sabırlı davranır ve her durumda Allah’a tevekkül ederler.
* Mütevazı olmaları: Allah’ın nimetlerini kendilerine atfetmezler, aksine bu nimetlerin Allah’tan geldiğinin farkındadırlar.
* İyilik yapmaları: Şükür, sadece Allah’a karşı değil, aynı zamanda insanlara karşı da iyi davranmayı gerektirir.
Nankörlükte Bulunanlar
Nankörlük ise, Allah’ın nimetlerine karşı kayıtsız kalmak, onları küçümsemek veya bunları başkalarına atfetmektir. Nankörlük, insanı Allah’tan uzaklaştırır ve büyük günahlardan sayılır. Nankörlerin özellikleri arasında şunlar sayılabilir:
* Kibirli olmaları: Nankörler, kendilerini Allah’tan üstün görürler ve O’nun emirlerine uymaktan kaçınırlar.
* Şımarık olmaları: Allah’ın nimetlerini kendilerine hak görürler ve daha fazlasını isterler.
* Unutkan olmaları: Allah’ın kendilerine verdiği nimetleri unuturlar ve sadece sıkıntıya düştüklerinde O’nu anarlar.
Şükür ve Nankörlüğün Sonuçları
Kur’an, şükreden ve nankörlükte bulunanların farklı sonuçlarla karşılaşacaklarını belirtir. Şükredenler, dünya ve ahirette mutlu olacak, nimetleri artacaktır. Nankörler ise, Allah’ın azabına uğrayacak ve dünya hayatında da mutsuzluk yaşayacaklardır.

Sonuç olarak, şükür, insanın en güzel sıfatlarından biridir ve Allah’a yakınlaşmanın en önemli yollarından biridir. Nankörlük ise, insanı Allah’tan uzaklaştıran ve büyük günahlardan sayılan bir davranıştır. Bu nedenle, her Müslüman’ın hayatında şükürün önemli bir yer tutması gerekmektedir.

[1] https://www.youtube.com/watch?v=NMFW3eF48tY

Loading

No ResponsesOcak 28th, 2025