BİTEN HESAP SONU SIRATTAN GEÇİŞ VE O HAL
BİTEN HESAP SONU SIRATTAN GEÇİŞ VE O HAL
Biten Hesap Sonu Sırattan Geçiş ve O Hal
Ahiret yolculuğunun en dehşetli duraklarından biri, sırattan geçiş anıdır. İnsan, hesap gününde amel defteri kendisine sunulduktan ve mizan terazisinde amelleri tartıldıktan sonra sırat köprüsüne yönlendirilir. Bu köprü, cennetle cehennem arasında kurulmuş, altından cehennem alevlerinin yükseldiği korkutucu bir geçittir. Herkes, dünyada işledikleri amellere göre bu köprüden geçer ya da düşer.
Sırat Köprüsünün Gerçeği
Sırat, Peygamber Efendimiz’in (s.a.v.) hadislerinde dehşetiyle anlatılmıştır:
“Sırat, cehennemin üzerine kurulmuş bir köprüdür. Kaygan ve keskindir. Kimi yıldırım gibi, kimi rüzgâr gibi, kimi kuş gibi, kimi de koşarak ya da yürüyerek geçer. Kimileri ise sürünerek ilerler ve nihayet cehenneme düşer.”
Bu tarif, sıratın sadece fiziksel bir zorluk olmadığını, kişinin dünyadaki amellerinin bir yansıması olduğunu gösterir. Dünyada Allah’a sadık bir kul olanlar, sıratı kolayca geçerken, gaflet içinde yaşayanlar için bu geçiş büyük bir azap olur.
Sırattan Geçiş: İnsanların Hali
1. Işık Gibi Geçenler:
Dünyada Allah’a iman eden, O’nun emir ve yasaklarına riayet eden müminler, sıratı kolaylıkla ve hızla geçer. Bu grup, Allah’ın rahmetine mazhar olmuş kişilerdir. Kur’an’da bu hâl şu şekilde tarif edilir:
“Rabbinizden bir mağfirete ve genişliği göklerle yer kadar olan cennete koşun.” (Âl-i İmran, 133)
Bu kimseler için sırat, bir müjde yoludur. Onlar, arkalarında hiçbir korku bırakmadan cennete doğru ilerlerler.
2. Zorlukla Geçenler:
Amellerinde eksiklik olan, dünyada ibadetlerinde ve ahlakında zaaflar yaşayanlar için sırat geçişi oldukça zorlu olur. Kimileri sürünerek, kimileri ise yara bere içinde geçer. Her adımda cehennemin ateşi hissedilir. Bu grup, dünyada gaflet içinde yaşayan ama imanını koruyan kişilerdir.
3. Cehenneme Düşenler:
Sıratı geçemeyenler, cehenneme düşer. Bunlar, Allah’a isyan eden, iman etmeyen ve zulüm içinde yaşayan kimselerdir. Onlar için hiçbir kurtuluş yoktur. Allah şöyle buyurur:
“Kim Allah’a ortak koşarsa, muhakkak ki Allah ona cenneti haram kılmıştır. Onun varacağı yer ateştir.” (Maide, 72)
Sıratta İnsanların Korkusu ve Umudu
Sırattan geçiş, sadece kişinin amellerine bağlıdır. O gün hiçbir dünyevi bağ, kimseye yardım edemez. Peygamber Efendimiz (s.a.v.), o gün insanların durumunu şöyle ifade eder:
“Herkes kendi derdine düşer, ‘nefsim, nefsim’ der. Sadece Peygamberler ve salih kullar, ümmetleri için dua eder.”
Bu durum, insanın mahşer günü kendi amellerine ne kadar muhtaç olduğunu gösterir. Kimi kimseye yardım edemez; herkes yalnızca kendi hesabını vermekle meşguldür.
Sırattan Geçiş İçin Hazırlık
Sıratı güvenle geçebilmek için dünya hayatında şu hususlara dikkat etmek gerekir:
1. İman ve İbadet:
İman, sırattan geçişin anahtarıdır. Allah’a inanmak ve O’nun emirlerini yerine getirmek, insanı sırat üzerindeki tehlikelerden korur. Namaz, oruç, zekât gibi ibadetler, bu yolda birer kalkan görevi görür.
2. Kul Hakkı ve Ahlak:
Kul hakkı, sıratın en hassas noktalarından biridir. Peygamber Efendimiz (s.a.v.), kul hakkının affedilmeyeceğini bildirmiştir. Bu nedenle kimseye haksızlık etmemek ve borçları ödemek büyük önem taşır.
3. Tevbe ve İstiğfar:
İnsan, hatalarını kabul edip samimi bir şekilde tövbe ettiğinde Allah’ın rahmetine sığınır. Allah’ın rahmeti, sıratı kolaylaştırır ve kurtuluşa vesile olur.
4. Hayır ve İyilik:
Sadaka vermek, fakirlere yardım etmek, ihtiyaç sahiplerini gözetmek ve Allah yolunda infakta bulunmak, sıratta kolaylık sağlar. Her bir hayır, kişinin ayağına destek olur.
Sıratı Geçenlerin Sevinci ve Kurtuluşu
Sıratı başarıyla geçenler, cennete kavuşmanın sevincini yaşar. Kur’an, bu müjdeyi şöyle verir:
“Kim zerre kadar hayır işlerse, onu görür.” (Zilzal, 7)
Bu kimseler için sırattan geçmek, cennet kapılarının açılması anlamına gelir. Yüzlerinde huzur, kalplerinde sonsuz mutluluğun işareti belirir.
Sonuç: Sırattan Geçişin Önemi
Sırat, dünyadaki hayatın bir yansımasıdır. İnsan, dünyada ne ekerse, sıratta onu biçer. Bu nedenle bugünden itibaren kendimizi hesaba çekmeli, ahiret yolculuğuna hazırlık yapmalıyız. Allah’ın rızasını kazanmaya çalışmalı, tövbe kapısını sonuna kadar kullanmalı ve insanlara iyilikte bulunmalıyız.
Rabbimiz, sıratı güvenle geçen ve cennetle mükâfatlandırılan kullarından eylesin. O gün geldiğinde yüz akıyla Rabbimizin huzuruna çıkmayı ve sırat köprüsünü hızla geçmeyi nasip etsin. Çünkü asıl kurtuluş, Allah’ın rızası ve cennette sonsuz huzur bulmaktır.