VÜCUDUN KALKANI TEMİZLİK
VÜCUDUN KALKANI TEMİZLİK
Hayatın sıhhati, temizlik köprüsünden geçer.
Hastalıklar ise temizlik köprüsünün yıkılmasıyla ortaya çıkar.
İncil’de: “Yıkanmamış eller insanı kirletmez.”[1] denilmektedir.
“Rahipler beden temizliğini ruh temizliğine aykırı saymış hep vücutlarını yıkamaktan
kaçınmışlardır. Rahip Antoni ömrü boyunca ayaklarını yıkama günahını irtikap etmemiştir. Övgüsünü almıştır.”[2]
“16.yyılın ünlü heykelcisi Michelangelo’ya babası yazdığı mektupta: “Yıkanmaktan sakın.
Her türlü hastalık sudan gelir. Gerekirse adam tut, kirlerini kazıt. Ama sakın yıkanma.”
Demiştir.
Avrupa’da insanlar ancak vaftiz olurken su ile yıkanırlardı. Yıkanmamaktan kaynaklanan kokuyu, ağır kokular sürerek vücut kokularını örtmeye çalışırlardı.”[3]
“17.yyıl Avrupa’da temizlik, banyo bilinmiyordu. Vaftiz suyu gitmesin diye yıkanılmazdı.”[4]
“Avrupa’da temizlik soylular arasında bile bilinmiyordu. Çatal, kaşık bilinmiyor, banyo kullanılmıyordu. Salgın hastalıklar yaygındı. Yıkanmak kutsal vaftiz suyundan mahrum kalmaktı.”
“1780‟de sokaklardaki pis kokular karşısında yetkililer, Parislilerin evlerde lağım çukuru açmasını, lazımlıkları pencerelerden sokağa dökmemesi kararını aldı.”[5]
– İbni Sina: (980 – 1037) Tıbba çok yenilikler getirmiştir. “El-Kanun Fit-Tıp” adlı kitabı
İslâm dünyasında ve Avrupa’da tıbbın temelini oluşturmuş, 600 yıl Avrupa üniversitelerinde ders kitabı olarak okutulmuştur.
– Razi (864 – 925) Çiçek ve kızamık hastalıklarını keşfetmiş ve bu konuda ilk kitap yazan ilim adamıdır.
– Ali bin Abbas (? – 994) Kanser ameliyatı yapmıştır.
– Kamber Vesim (? – 1961) Verem mikrobunu bulmuştur.
– Ali Bin İsa, gözle ilgili kitap yazmış, 19.y.yıl ortalarına kadar ders kitabı olarak
okutulmuştur.
– İbni Cessâs (? – 1009) Cüzam hastalığının sebep ve tedavilerini göstermiş, ilmi yollarla
vebanın bulaşıcı bir hastalık olduğunu ortaya koymuştur.
– Akşemseddin (1389 – 1459) mikroptan gözle görülemeyen küçük canlılar diye
bahsetmiş, mikrobu keşfetmiştir. Sirayet (bulaşma) ve kalıtım hakkında bilgiler vermiştir.[6]
Tıbbi Nebevi adlı eserden notlar;
Kur’an-ı Kerim’de: “Temiz olan şeylerden yiyin; güzel işler yapın.”[7]
Bu ayete göre temiz olan şeyler yenilip içilecektir ki güzel işler yapılsın.
– “Size, temiz ve iyi şeyler helal kılınmıştır.”[8]
Helalin özelliği temiz olmasıdır.
Temiz olmayan şeyler de haram kılınmıştır.
– “Ey iman edenler! Size verdiğimiz rızıkların temiz olanlarından yiyin. Eğer siz yalnız
Allah (cc)a kulluk ediyorsanız O’na şükredin.”[9]
– “Ey insanlar! Yeryüzünde bulunanların helal ve temiz olanlarından yiyin, şeytanın
peşine düşmeyin; zira şeytan sizin açık bir düşmanınızdır.”[10]
– Oğulları Yakup’a: “Allah’a and olsun ki sen hâlâ Yusuf’u arıyorsun sonunda ya hasta
olacaksın ya da büsbütün helak olacaksın” dediler. “[11]
Bu ayette üzüntünün hastalıklara ve bunalıma neden olacağı bildirilmiştir.[12]
– “Abdest alırken gözlerinize su içiriniz.” Buyuran Peygamber (as) göz sağlığı için bunun gerekli olduğunu bildirmiştir. Doktorların ifadesine göre, göze sık sık suyun temas etmesi, Trahom hastalığına karşı koruyucudur.
Bir İngiliz doktor, gözünden rahatsız olan hastasının Müslüman olduğunu öğrenince
şaşırmış: “Günde beş defa abdest alanlarda bu hastalığın olmaması lazım.” demiştir.[13]
Peygamber (as) çörek otunu tavsiye etmiştir. Şöyle buyurur:
– “Bu kara taneyi (çörek otunu) kullanın. Zira onda ölümün dışında her şeye şifa vardır.”[14]
– “Çörek otu, ölümden başka her derde devadır. Birçok hastalığa şifadır.”[15]
– “Müslümanlık temizliktir. Müslüman kirsizdir. Siz de temiz olun ve temizleniniz. Zira
cennete temizler girer.”[16]
– “Allah (cc) temizdir, temizleri sever. Etrafınızı temizleyiniz.”[17]
– “Yemeklerden önce ve sonra ellerinizi yıkayınız. Yemeklerden önce ve sonra elleri
yıkamak yemeği bereketlendirir.”[18]
Hz. Aişe (ra): “Neb-i (sav) bir şey yemek istediğinde ellerini mutlaka yıkardı” demiştir.
Tıbben yapılan bir tesbit de şöyledir:
– “Domuz eti, akciğer ve kan kanserine sebep oluyor. Tedavi oranı ise %37 dir.”
Peygamber (as) dan dört asır kadar sonra İbn-i Sina, “Kanun” adlı kitabında hastalıkları yapan şeyin küçük gözle görülemeyen canlı kurtçuklar olduğunu ifade etmiştir.
Beş asır kadar sonra da İstanbul’un manevi fatihi Akşemseddin, “Maddet’ül – Hayat” adlı eserinde hastalıkların sebepleri üzerinde durmuş, hastalıkları insandan insana nakleden canlılardır demiş hatta bu canlıların kuluçka dönemine bile değinmiştir.
Maddet’ül-Hayat adlı eserinde şöyle demiştir:
– “Hastalıkların, insanlarda teker teker meydana geldiğini söylemek hatadır. Hastalık
bulaşma yolu ile geçer. Bu görülmeyen küçük canlılarla olur.”[19]
Akşemseddin‟den dört asır sonra Pastör mikrobu değil “mikrop” adını keşfetmiştir.
– “Hastalığa yakın olmakta tehlike vardır.”[20]
– “Hasta olan hayvanı sağlam olan yayvanın yanına koymayınız.”[21]
Hayata giden yol, temizlikten geçer.
-قل لن يصيبنا إلا ما كتب الله لنا
De ki: “Allah’ın bize yazdığından başkası başımıza gelmez. O bizim Mevlâmızdır, inananlar Allah’a güvensin.”[22]
-Eski Osmanlı evlerinde kıbleyi tarif eden levha;
Ey misafir kıl namazın, kıble bu caniptedir.
İşte leğen, işte ibrik, işte peşkir iptedir!.
MEHMET ÖZÇELİK
16-04-2020
[1] Matta:15/20.
[2] Ebul Hasan Ali Nedevi, Müslümanların gerilemesiyle Dünya Neler Kaybetti Sh.135.
[3] Hayat Ansiklopedisi, Hamam Maddesi.
[4] Yılmaz Öztüna, Türkiye Tarihi:11/274.
[5] Ahmet Gürkan, İslâm Kültürünün Garbı Medenileştirmesi:71, TIBB-I NEBEVİ. Mustafa ÖSELMİŞ.Sh.9-10.
[6] Daha geniş bilgi için Prof.Dr.İ. Canan Hadis Ans:10/539-540),Age.11.
[7] Mü‟minun:51.
[8] Maida:5.
[9] Bakara:172.
[10] Bakara:168.
[11] Yusuf:85.
[12] Age.13.
[13] Age.18.
[14] Buhari, Tıp:121.
[15] Buhari,Tıp:14.
[16] Ramuz el-Ehadis:96/2.
[17] Tirmizi, Edep:41.
[18] Tirmizi. Et’ime:39.
[19] A. Gürkan, İslâm Kültürünün Garbı Medenileştirmesi:244.
[20] Ebu Davut:3923.
[21] Buhari, Tıp:31.
[22] Tevbe Suresi 51. Ayet.