YAŞ KIRKBEŞ YOLUN YARISI
YAŞ KIRKBEŞ YOLUN YARISI
Abdurrahman bey ev sahibi olan Cemal beyden razıydı. Yıllardır evinde oturmaktaydı. Bir sıkıntısınıda görmemişti.
Ancak yaşı kırkbeş olduğu halde hâla namaza başlamamış,Cuma namazlarına bile gitmemişti. Her görüştüklerinde de,artık kılması gerektiğini,başlamasını ona hatırlatırdı. Her seferinde de,daha ömrünün var olduğunu söylerdi.
Yine bir akşamüzeri köşede karşılaştıkları ev sahibi Cemale;namaza başlamasını,artık yaşının 45 olup,ömrünün geçtiğini hatırlatmıştı.
Bu sefer Cemal durmuş,yaşımda ne varki,daha kırkbeşindeyim. Daha nice yıllar önümde beklemekte. Kılarım elbet bir gün.
Abdurrahmanı yine atlatmıştı. Ancak Azrailin nerede gezmekte olduğundan da habersizdi. Daha nice yııları vardı,yaşayacakdı…
Tıpkı şairin 35 yaş şiirinde:Yaş 35 yolun yarısı / Dante gibi kaldık ortasında…
Ancak iki yıl sonra şair gitmiş,yaş 35 yolun yarısı değil,sonu olmuştu.
Cemalde yaş 35 yolun yarısı diye düşünüyordu. Ancak Cemalin şair kadarda şansı yoktu.
Abdurrahman eve gelmiş,hanımına yemeğini getirmesini söylemişti.
Mutfakta yemek ile meşgul olan hanımı,hâla yemek getirmemiş ancak telaşlı telaşlı Cemalgilin evinde bağırtılar geldiğini,herhalde Cemal beyin ölmüş olduğunu söylüyordu.
Abdurrahman ise hanımına kızıp,hâla neden yemek getirmediğini oysa daha yeni Cemal beyle kapının önünde konuştuklarını,bir yanlışının olacağını söylüyor,bir türlü inanamıyordu.
Ancak iş gerçekti. Ayrıldıklarında Cemal bey birden rahatsızlanmış,hastahaneye kaldıramadan ansızın ölmüştü.
Yolun yarısı değil,sonu idi. Kendisini takib etmekte olan Azrail,emanetini almıştı.
Yaş kaç? Yolun neresi?
MEHMET ÖZÇELİK