OYUN İÇİNDE OYUN

OYUN İÇİNDE OYUN

Tarih her zamanki gibi tekrar ediyor, değişen ise oyuncular ve piyonlar.

Çanakkale’de Müslümanları bizle savaştıranlar, bugünde Çeçenleri Rus ve Ukrayna tarafında karşı karşıya getirmektedirler.[1]

Bir oyunla, oldu bitti ile savaşa çekilmek isteniyoruz.
Batı savaş istiyor, bizi de içine çekmek ve yakmak istiyor.

Türkiye üzerine senaryolar hiç durmadı, hep artarak devam etti.[2]

Bu amaçla hep engellendik.[3]

Nitekim 15 Temmuz şahitlerinin de şehadetleriyle,[4] 15 Temmuzun arkasındaki kirli ilişkiler ortaya çıktı ve kimlerin desteklediği inkar edilmez hal aldı.[5]

Oysa eski ve yeni Türkiye arasında onca fark olmasına rağmen,[6] memnuniyetsizlerle toplum karıştırılmaya çalışıldı.

Bu durum hariçte gerçekleştirilmeye çalışıldığı gibi maalesef daha dehşetli bir surette içeride cereyan etmektedir.

Hadiste İstanbulun tekrar fethedileceğinden bahsedilir.[7]

Ancak bu fetih maddi değil, manevi fetihtir.

Demek ki kirli oyun ve entrikalar olacak. Tıpkı yüz sene önce Merhum Abdulhamid hana uygulanan oyunlar, farklı piyonlarla bugün de sürdürülmektedir.

Bunda İstanbul’u biz kaybettirdik,[8] diyen zihniyetin büyük vebali var, tam kına yakma zamanları…

Burada kime kaybettirdiği önemli değil, kimlere kazandırdığı önemlidir.

Hangi zulümlere ortak olduğu önemlidir. Şahıslara değil, dine vurduğu darbe ağır darbedir.

İşte basirette budur.

İktidara kimin geleceğinin öneminden daha öncelikli olan, kimin gelmeyeceği veya gelmemesidir.

Tıpkı Mısır’da İhvanı Müsliminin Kral Faruk’un gitmesi için, sosyalist Abdunnasır’la yaptığı ortaklık sonucu Abdunnasır’ın başa geçmesiyle ilk yaptığı iş, 40 bin İhvanı idam etmesi olmuştur.

Bugünde bir asırdır dine darbe vuranlarla, yarım asırdır Pkk’yı savunanlarla ortaklık yapılmaktadır.

Salahat yetmiyor, maharette olması gerekir.

Tarih hep tekerrür ediyor.

MEHMET ÖZÇELİK

2/3/2022

 

 

[1] https://www.yenisafak.com/dunya/hristiyan-ordularin-musluman-askerleri-3767117

[2] https://www.facebook.com/100030533690882/posts/669966737364443/

[3] https://www.facebook.com/100003042544804/posts/4660587697385936/

[4] https://www.facebook.com/100067955119670/posts/265215042420331/

[5] https://m.facebook.com/story.php?story_fbid=1793439444151536&id=450498895112271

[6] https://www.facebook.com/1004778343/posts/10224592263686441/

https://www.facebook.com/100000685628329/posts/5149269355105868/

https://m.facebook.com/story.php?story_fbid=4757078884339803&id=800525516661846

[7] https://sorularlaislamiyet.com/kiyamet-alemetlerinde-hic-kan-akitmadan-bir-buyuk-sehir-veya-ulke-musluman-olacaktir-diye-bir-alamet

[8] https://www.internethaber.com/saadetten-istanbul-itirafi-ak-partiye-biz-kaybettirdik-2022230h.htm

https://www.takvim.com.tr/guncel/2022/02/16/alti-partinin-katildigi-yuvarlak-masadan-ihanet-cikti-ayasofya-muze-adalar-yunana-sondajlar-bitecek-batiya-ne-soz-verdiler?paging=2

https://www.yenisafak.com/yazarlar/huseyin-likoglu/-temel-bey-sizi-cok-iyi-anliyoruz-ama-gunahlarinizi-baskalarina-yukleyerek-onlardan-kurtulamazsiniz-tovbe-edin-2062125




UYANIŞ

UYANIŞ

SON DURAK ARABIN UYANIŞIDIR

Dahilde alevi ve ermeniler kullanılır, tahrik edilirken, dışarıda da Arablarla aramızın açılmasına ve sürekli açık kalmasına çalışılıyor.

İran üzerinden de bize saldırılarak, İranın saldırılmasına gidiliyor.

“Türkiye-İran savaşını kızıştıran CIA ekibi. ABD’nin Ortadoğu senaryosu doludizgin.
Karargah, Amerikan-Türk Dostluk Konseyi… Ekibin üyeleri…
ABD’nin Güney’i un ufak etme planı. .. ‘Neo Osmanlılar’ın ilham perisi kim. . ? Eşref Bitlis, jandarmanın hazırladığı ‘PKK’ye ABD yardımı raporu’nu nasıl değiştirdi..? ‘Ankara’nın rüyası: Kerkük’e garantörlük.”[1]

Bu zamanda Müslümanların önünde bulunan ve farzı ayın derecesinde en önemli mesele İttihad-ı İslamdır.

Bu da ancak Arabların intibahı yani uyanışıyla tahakkuk edecektir.

Bunu aslında bizden daha iyi bildikleri için buna mani olmak için her türlü entrikaları çevirmektedirler.

Bize saldırtıp, darbe yapmalara kadar. Bae’nin durumu gibi.

Buna Türki Cumhuriyetlerde engel olmak için çıkarılan Rus- Ukrayna savaşı gibi.

Ancak baharın gelmesiyle çiçeklerin açması engellenemez.

Belki bazı soğuk vurması gibi sebeplerle, yanmalar olabilir.

Bu konuda Bediüzzaman tesbitlerinde;

“Evet, ben kendi hesabıma aldığım dersime binaen, ey İslâm cemaati, müjde veriyorum ki: Şimdiki âlem-i İslâmın saadet-i dünyeviyesi, bâhusus Osmanlıların saadeti ve bilhassa İslâmın terakkisi onların intibahıyla olan Arabın saadetinin fecr-i sadıkının emâreleri inkişafa başlıyor. Ve saadet güneşinin de çıkması yakınlaşmış. Ye’sin burnunun rağmına olarak ben dünyaya işittirecek derecede kanaat-i kat’iyemle derim: İstikbal, yalnız ve yalnız İslâmiyetin olacak. Ve hâkim, hakaik-i Kur’âniye ve imaniye olacak. Öyleyse, şimdiki kader-i İlâhî ve kısmetimize razı olmalıyız ki, bize parlak bir istikbal, ecnebîlere müşevveş bir mâzi düşmüş.”

“Zannetmeyiniz ki, ben bu ders makamına size nasihat etmek için çıktım. Belki buraya çıktım, sizde olan hakkımızı dava ediyorum. Yani küçük taifelerin menfaatı ve saadet-i dünyeviyeleri ve uhreviyeleri, sizin gibi büyük, muazzam taife olan Arab ve Türk gibi hâkim üstadlarla bağlıdır. Sizin tenbelliğiniz ve füturunuzla biz bîçare küçük kardeşleriniz olan İslâm taifeleri zarar görüyor.” 

“Hususan ey muazzam ve büyük ve tam intibaha gelmiş veya gelecek olan Arablar! En evvel bu sözlerle sizinle konuşuyorum. Çünki bizim ve bütün İslâm taifelerinin üstadları, imamları ve İslâmiyet’in mücahidleri sizlerdiniz. Sonra muazzam Türk Milleti o kudsî vazifenize tam yardım ettiler. Onun için tenbellikle günahınız büyüktür. Ve iyiliğiniz ve haseneniz de gayet büyük ve ulvîdir. Hususan kırk-elli sene sonra Arab taifeleri, Cemahir-i Müttefika-i Amerika gibi en ulvî bir vaziyete girmeğe, esarette kalan hâkimiyet-i İslâmiyeyi eski zaman gibi küre-i arzın nısfında, belki ekserîsinde tesisine muvaffak olmanızı rahmet-i İlahiyeden kuvvetle bekliyoruz. Bir kıyamet çabuk kopmazsa, inşâallah nesl-i âti görecek.”[2]

MEHMET ÖZÇELİK

2-3-2022

[1] Amerikalı gazeteci 2000’e Doğru’ya an latıyor: “ABD, Türkiye i le l ran’ı savaştı rmak
istiyor.” 2000 e doğru dergisi.11-ekim-1992.

[2] bk. Hutbe-i Şâmiye.