NECM SURESİ-1-25




TUR SURESİ-29-49




ZARİYAT SURESİ-47-60




TALAN EDİLEN BAĞIMIZ

TALAN EDİLEN BAĞIMIZ

İngiliz siyasetçi Winston Churchill bir sözünde;
“Türkiye solarsa sulayın, büyürse budayın.” derken, bu aynı zamanda Abd ve batının genel görüşüdür.

Gerçeklerin er veya geç açığa çıkma gibi bir adeti ve huyu vardır.

Bir asırdır her on yılda bir yapılan darbelerle budandık, talan edilip hasat yapmamız engellendi.

Bugün itibarıyla Abd’ de yapılan seçimlerde Trump kazandığını, Biden- in kaybettiğini söylüyor.

Al birini  vur ötekine.

-‘Tanrı bana söyledi! Seçimi Trump kazanacak, İslam dünyası İsrail’e savaş açacak’

ABD’de bir televizyon programında konuşan Pat Robertson, seçimleri Trump’ın kazanacağını ve daha sonra ahir zamanın başlayacağını söyledi. Hem dünyanın hem de ABD’nin kaosa sürükleneceğini iddia eden Evanjelist isim, ABD’nin kaosa sürüklenmesini, İslam dünyasının İsrail’e saldırmak için bir fırsat olarak kullanacağını iddia etti. Robertson ayrıca, Trump’a iki kez suikast düzenleneceğini de sözlerine ekledi.[1]

-Trump yarım asırdır bu milletin maddi manevi kaybına neden olan Pkk-ya 50 bin tıra yakın silah vererek terörü desteklediğini gösterirken, Biden de içimizdeki muhaliflere destek olarak Sayın Erdoğan’ı devireceğini açıkça dile getirdi.

Bu topraklarımızı sürerek, iç ve dışımızdakilerle ortaklık sonucu bu millet darbe ve kaosla geriye götürüldü, hasat alınması engellendi.

İlk defa bir toparlanma devresi içerisinde iken iç ve dış piyonlarını devreye koyarak budama yoluna koyuldular.

Terörist kabul ettiğine silah desteği vermeye ve karşımıza çıkmasına yardımcı oldular.

-“ABD Başkanı Donald Trump’ın Sudan’ı İsrail ile anlaşması karşılığında teröre destek veren ülkeler listesinden çıkaracağını açıklaması ardından. Sudan hükümeti ABD’ye 335 milyon dolar ödemiş ve İsrail ile normalleşmeyi kabul etmişti.”[2]

Kim terörist ve kim terörist başı, anlaşılıyor değil mi?

Aslında bu yeni ve ilk değildir.

-Bizim aslında gerek askeriyede gerek sivilde, gerek devlet kurumlarında önemli problemimiz hala sürmekte, problem Abd’den İsrail’e ve Avrupa ülkelerine bağlılık veya bir kısım insanların da Rusya’ya bağlı olmasından kaynaklanmaktadır. Hala bu bağlılık ve bağımlılıktan kurtulmayışımız, onları küstürmeme uğruna; içerimizde tarihimizi, geçmişimizi, geleceğimizi, İslam ülkelerini küstürmek konusunda rahat ve cesurca hareket etmekteyiz. Türkiye özgür bir ülke olmasına rağmen hala onlara bağımlılık olaraktan özgürlüğümüz askıya alınmaktadır.

-Hedefe koşar adımlarla gittiğimiz bu durumda maalesef hala geçmişte kalıp geleceği göremeyen insanlar ayak bağı olmakta, hızı durdurup engellemektedir.

Ayak altında çiğnenip kendi kalitesizliğini, seviyesizliğini, önemsizliğini, basiretsizliği ortaya koymaktadır. Hala yapılan projelere karşı çıkarak; şu niye oluyor, bu niye oluyor, diye hala kahvehanelerde, kağıt oynaması peşinde zihinleri olup, kağıdın üstüne çıkamayıp aşamayan, bu niyetinden ve düşüncesinden öteye geçemeyen insanlar bu toplumun ayak bağıdır. Yüzyıllık aynı zihniyet, kısır zihniyet, sol zihniyet ve terörizm bu milletin inancıyla, bu milletin kalbiyle, bu milletin aklıyla kendi çamuru içerisinde debelenip durmakta ve bu milleti de kendi içine çekmektedir.

Ancak kaderinde bir hesabı vardır. Onlar rezil olurken, bu millete izzet yakışır.

-Köprüye ne gerek var? Şehir hastanelerine ne gerek var? Her türlü girişime ne gerek var diyen kısır zihniyet kısırlaşmış. Gerçekten cehenneme hatap ve odun olacak kalitede! Tıpkı Kur’an’da münafıklar için; Onlar sıra sıra dizilmiş kütükler gibidir, denir. Evet bu memleketin kütükleri gelecek nesillerin önünde tevakkuf edip durmaktadırlar, yavaşlatmaktadır.

Kader mukadderatına, hedefe doğru bu milleti sevk etmektedir.

Bir asırdır kendi kısır zihniyeti ve kısır döngüsü içerisinde döndürüp duran, meşgul edenlerin burunları sürünsün.

-Vayy bee.

Siyaset insanlara neler de neler yaptırıyormuş.

Tükürdüğünü bile yalattırıyormuş.[3]

Sıkıntı içte.

-Bin 342 kripto asker yakalandı: İzmir hücresi bir yılda çöktü.

İzmir Başsavcılığı, ankesörlü telefonlardan mahrem imamlarıyla görüşen askerleri tek tek tespit etti. İlki Kasım 2019’da başlayan 11 operasyonda 946’sı muvazzaf bin 342 şüpheli yakalandı. Bunlardan 653’ü tutuklandı, 187’si faydalı itirafçı olmaları nedeniyle emniyetten serbest bırakıldı.[4]

-PKK Kars’ta böyle örgütlendi! Mahkeme bile kurdular! HDP’nın skandalı patladı.

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun “Özerkliği andıran bir öz yönetim kurma çabası ve adımları söz konusu” dediği Kars’taki PKK/KCK soruşturmasında çarpıcı ayrıntılar ortaya çıktı. PKK/KCK’nın sözde ‘Demokratik Özerlik’ stratejisi kapsamında Kars’ta, köy ve mahalle komisyonları oluşturulduğu, yargı sistemini devre dışı bırakmak için ‘Adalet Komisyonu’ kurulduğu ve yargılama faaliyeti yürütüldüğü tespit edildi.[5]

-Teslim olan terörist bir bir anlattı: HDP’li belediyeler örgütün beyni.

İtirafçı bir teröristin ifadeleri, PKK ile HDP arasında ilişkinin boyutunu gözler önüne serdi. Güvenlik güçlerine teslim olan itirafçının ifadelerine göre örgüt, HDP’nin politikalarını belirlese de HDP de şehirlerde ve dağ trafiğinde örgütün beyni olarak faaliyet gösteriyor.[6]

-Prof. Dr. Cevat Akşit Hoca fırtınalı yılları anlattı… Ayık gezmeyen adamlar bu ülkeyi yönetti!.

Fetullah Gülen için dedi ki: “Bu ahlaksızı Amerika’ya sürecekler” dedi. O zaman da vaazlar veriyor, camileri, cemaati inletiyor. “Amerika’da Yahudi mahallesinde kalacak. Sonra onu Yahudi mezarlığına gömecekler” dedi. Hiç sormadan bunları söyledi. 1979 yılıydı. Hepsi çıktı. ‘Havlucu Ahmet Efendi beni çok etkiledi’[7]

-Gülen, Enver Altaylı’yı Gül’e danışman yapmak istemiş.

Hürriyet Gazetesi Yazarı Abdülkadir Selvi bugünkü köşe yazısında Enver Altaylı’nın Fetullah Gülen’e yazdığı mektubun detaylarını paylaştı. Selvi yazısında Abdullah Gül’e çağrıda bulunarak, “Abdullah Gül, Fetullah Gülen’in doğrudan ya da imamları aracılığıyla Enver Altaylı’nın Cumhurbaşkanlığı’nda görev alması konusunda bir girişimi olup olmadığını açıklamalı.” dedi.[8]

-Kemal Alemdaroğlu, Başörtülü üniformalı asker profilini hazmedememiş.

Bugün de olsa aynısını yaparmış.[9]

Doğrudur.

Çünkü her şey değişse de, tinet ve tabiat değişmez.

-Tabipler birliğinin derdi!?

Tabipler Birliği: Alkol fiyatları çok yüksek.[10]

Kur’an-ı Kerim de öyle diyor:

“De ki: Herkes, kendi mizaç ve meşrebine (karakterine- tabıy’atına- fıtrat tarzına- yapısına- içinden gelen eğilimlere- kabiliyetine- huylandığı huya-) göre iş yapar. Bu durumda kimin doğru bir yol tuttuğunu Rabbiniz en iyi bilendir.”[11]

-Türkiye dışarıdan değil içeriden kuşatılmaya çalışılıyor.

Vatanın bütün bu kadar sıkıntılar içerisindeki durumu; perde altından gizli olarak entrikalar yoluyla içtekileri tahrik etmişler. İçteki kriptoları ile ortak çalışması; hep Türkiye’yi kötü görüntülemek, yaptıklarına engel olmak, sürekli içerideki piyonlarla ortaklık yapmaktadırlar.

Ne gibi mi?

-İyonya (Yunanca: Ιωνία / Ionia), Anadolu’da bugünkü İzmir ve Aydın illerinin sahil şeridine Antik Çağ’da verilen addır.Dor istilası sonucu Yunanistan’dan kaçan Akalar tarafından Milet, Efes, Foça ve İzmir çevresinde kurulmuşlardır .

30 Temmuz 1922 günü İzmir’de törenle Batı Anadolu’da “İonya Devleti” kurulduğu ilan edilmişti. Başkenti İzmir olan bu devlet yaklaşık on sekiz bin kilometre karelik bir alanı kapsayacak ve bir buçuk milyonluk bir nüfusa sahip olacaktı. 

İngiltere, İzmir’i başkent yapacak bir devlet kurdurmanın peşindeydi.

-Bir korku oluşturuluyor.

Ermenistan Başbakanı Paşinyan, “Dağlık Karabağ, Türkiye’nin yayılmacılığının önündeki son engeldir. Eğer uluslararası toplum Türkiye’nin Azerbaycan’a verdiği desteğe hızlı bir şekilde müdahale etmezse, Türkler, 17. yüzyılda Osmanlı’da olduğu gibi Viyana kapılarına dayanacak.” dedi.[12]

-Irak’ta Saddam Hüseyin Amerikalıların işgaline karşı Hava Kuvvetleri’ne güvenmişti. Ancak Kesnizani ve ekibinin hava kuvvetlerine hakim olması neticesinde maalesef hiç savunmaya girmeden, adeta Irağın anahtarını Amerikalılara teslim etti. Aynı oyun Türkiye’de de oynandı. Fetö tarafından hava kuvvetlerinden birçok kimse ihraç edildi. Atıldı, devre dışı bırakıldı ve böylece 15 Temmuz’da bu millete darbe hava kuvvetlerinden vuruldu.

S400 almak istenmemesinde Amerika’nın baskı yapması, batının baskı yapmasındaki en önemli sebep; hava kuvvetlerinin tehlikeye her an açık bir vaziyette bulundurulması, işgale müsait olmuş olması ve onun kadar önemli olan ise bazı Amerikalıların veya batılıların, bazı gizli yapmış olduğu çevremizdeki ülkelerin yaptıkları olaylardan haberdar olabilmemiz, yapacakları saldırıları def etmemiz, geri çevirmemiz gibi sebeplerden dolayı maalesef önlenmeye çalışılmaktadır. Bu artık Türkiye’nin kendi hürriyetini, kendi güç ve kuvvetini eline alması, Avrupa’nın ve Amerika’nın boyunduruğundan kurtarılmış olmasının bir göstergesidir.

-100 yıl önce Abdülhamid’e yapılan entrika ve oyun; onu yalnızlaştırma çabası, yalnızlaştırma propagandası, tahrik etmek, yaftalamalarla onu toplumdan tecrit etmeye çalıştılar.

Aynen onun gibi bugün de uyduruk ifadelerle; işte Erdoğan’ı yalnızlaştırma, yalnız olduğunu ifade etme, etrafında her şeyi kendisine düşman ettiği ifadeleri; aslında bu Erdoğan’ı devre dışı bırakmak amacıyla sosyal altyapıyı yapma amaçlıdır. Entrika kötü niyetlidir.

Yani Erdoğan’ın çevremizdekilerle düşman olduğunu ifade ederken; onlarla dost ol, onlara boyun ey, onların isteklerini yerine getir, senden önceki liderlerin yaptığı gibi sen de onlarla uyumlu ol yani tamam efendim, olur efendim, buyurduğunuz gibi yaltaklanmalarla zillete devam et demektir.

Avrupa’nın, Amerika’nın dediğini yap, Fransa’nın isteklerini yerine getir, petrol arama, yakıt bulma, yeni Fabrikalar yapma, askeri alanda atılımlar içerisinde bulunma, ne gerek var, böyle yatırımlara gerek yok. Otomatikman zaten bunları alırız, başkasından alalım, başkasına yaptıralım gibi elini- kolunu- bütün organlarını bağlama düşüncesidir.

Erdoğan’ı yalnızlığa itme, tecrit etme, toplumdan soyutlama ve bir derece diz çöktürme niyetlidir. İyi bir niyet değil. Samimi bir niyet değil…

MEHMET ÖZÇELİK

04-10-2020


[1] https://www.haber7.com/dunya/haber/3025901-tanri-bana-soyledi-secimi-trump-kazanacak-islam-dunyasi-israile-savas-acacak

[2] https://seslimakale.com.tr/haberdetay/boyun-egen-sudan-hukumetinden-yeni-aciklama-21160

[3] https://seslimakale.com.tr/haberdetay/davutoglundan-sasirtan-aciklama-20942

[4] https://www.haber7.com/guncel/haber/3024822-bin-342-kripto-asker-yakalandi-izmir-hucresi-bir-yilda-coktu

[5] https://www.haber7.com/guncel/haber/3025108-pkk-karsta-boyle-orgutlendi-mahkeme-bile-kurdular-hdpnin-skandali-patladi/?detay=2

[6] https://www.ahaber.com.tr/gundem/2020/10/25/teslim-olan-terorist-bir-bir-anlatti-hdpli-belediyeler-orgutun-beyni

[7] https://www.yeniakit.com.tr/haber/prof-dr-cevat-aksit-hoca-firtinali-yillari-anlatti-ayik-gezmeyen-adamlar-bu-ulkeyi-yonetti-1391601.html

[8] https://www.haber7.com/siyaset/haber/3028087-gulen-enver-altayliyi-gule-danisman-yapmak-istemis

[9] https://seslimakale.com.tr/haberdetay/kemal-alemdaroglu-basortulu-uniformali-asker-profilini-hazmedememis-20939

[10] https://seslimakale.com.tr/haberdetay/tabipler-birligi-alkol-fiyatlari-cok-yuksek-21125

[11] İsra.84.

[12] https://seslimakale.com.tr/haberdetay/katliamlarini-ortbas-eden-pasinyan-ermenilerin-soykirim-tehlikesi-altinda-oldugunu-iddia-etti-21027




TUR SURESİ-1-28




ZARİYAT SURESİ-1-23




ZARİYAT SURESİ-24-46




KADER

KADER

https://www.google.com/search?safe=active&client=ms-android-asus&biw=360&bih=559&sxsrf=ALeKk02QRMEwjsaWcApZo-A_3sLeL3ORmQ%3A1593254826333&ei=qiP3XvqBFKSEmwfr3bCICw&q=kader”site%3Atesbitler.com”&oq=kader”site%3Atesbitler.com”&gs_lcp=ChNtb2JpbGUtZ3dzLXdpei1zZXJwEANQ_MxbWPnpW2CQ9FtoAXAAeACAAd0DiAHGFpIBCTAuOC4zLjEuMZgBAKABAQ&sclient=mobile-gws-wiz-serp

https://www.hizmetvakfi.org/risaleinur/yirmi-altinci-soz/

***************  

-KADER:” Kader ve cüz’-i ihtiyarî, İslâmiyetin ve imanın nihayet hududunu gösteren, hâlî ve vicdanî bir imanın cüz’lerindendir. Yoksa ilmî ve nazarî değillerdir.”(S.463)

“Evet kader, cüz’-i ihtiyarî; iman ve İslâmiyetin nihayet meratibinde… Kader, nefsi gururdan ve cüz’-i ihtiyarî, adem-i mes’uliyetten kurtarmak içindir ki, mesail-i imaniyeye girmişler. Yoksa mütemerrid nüfus-u emmarenin işledikleri seyyiatının mes’uliyetinden kendilerini kurtarmak için kadere yapışmak ve onlara in’am olunan mehasinle iftihar etmek, gururlanmak, cüz’-i ihtiyariye istinad etmek; bütün bütün sırr-ı kadere ve hikmet-i cüz’-i ihtiyariyeye zıd bir harekete sebebiyet veren ilmî mes’eleler değildir. Evet, manen terakki etmeyen avam içinde kaderin cây-ı istimali var. Fakat o da maziyat ve mesaibdedir ki, ye’sin ve hüznün ilâcıdır. Yoksa maasi ve istikbaliyatta değildir ki, sefahete ve atalete sebeb olsun. Demek kader mes’elesi, teklif ve mes’uliyetten kurtarmak için değil, belki fahr ve gururdan kurtarmak içindir ki, imana girmiş. Cüz’-i ihtiyarî, seyyiata merci’ olmak içindir ki, akideye dâhil olmuş. Yoksa mehasine masdar olarak tefer’un etmek için değildir.”(S.464)

Kader, hakikî illetlere bakar, adalet eder. İnsanlar zahirî gördükleri illetlere, hükümlerini bina eder; kaderin aynı adaletinde zulme düşerler.”(S.464)

Kader ve icad-ı İlahî; mebde’ ve münteha, asıl ve fer’, illet ve neticeler itibariyle şerden ve kubuhtan ve zulümden münezzehtir.”(S.464)

Eğer kader ve cüz’-i ihtiyarîden bahseden adam, ehl-i huzur ve kemal-i iman sahibi ise, kâinatı ve nefsini Cenab-ı Hakk’a verir, onun tasarrufunda bilir. O vakit hakkı var, kaderden ve cüz’-i ihtiyarîden bahsetsin.”(S.465)

“Eğer kader ve cüz’-i ihtiyarîden bahseden adam, ehl-i gaflet ise; o vakit kaderden ve cüz’-i ihtiyarîden bahse hakkı yoktur.”(S.465)

Kader, ilm-i İlahînin bir nev’idir.”(S.466)

Kader, ilim nev’indendir. İlim, malûma tâbidir.”(S.466)

Kader, ilm-i ezelîden olduğu için; ilm-i ezelî, hadîsin tabiriyle “Manzar-ı a’lâdan, ezelden ebede kadar herşey, olmuş ve olacak, birden tutar, ihata eder bir makam-ı a’lâdadır.” Biz ve muhakematımız, onun haricinde olamaz ki, mazi mesafesinde bir âyine tarzında olsun.”(S.467)

Kader, sebeble müsebbebe bir taalluku var.”(S.467)

Ya Cebrî gibi sebebe ayrı, müsebbebe ayrı birer kader tasavvur etsen veyahut Mu’tezile gibi kaderi inkâr etsen, Ehl-i Sünnet ve Cemaati bırakıp fırka-i dâlleye girersin.”(S.467)

Kadere iman, imanın erkânındandır. Yani: “Herşey, Cenab-ı Hakk’ın takdiriyledir.”(S.468)

“Demek kaderden gelen mikdar-ı manevînin ve o mikdarın emr-i manevîsiyle zerreler hareket ederler. Madem maddî ve görünecek eşyada bu derece kaderin tecelliyatı var. Elbette eşyanın mürur-u zamanla giydikleri suretler ve ettikleri harekât ile hasıl olan vaziyetler dahi, bir intizam-ı kadere tâbidir.”(S.469)

“Kudret masdardır, kader mistardır.”(S.470)

“Umum zîhayatta kalem-i kader hükümrandır. Elbette âlemin en mükemmel meyvesi ve arzın halifesi ve emanet-i kübranın hâmili olan insanın sergüzeşt-i hayatiyesi, herşeyden ziyade kaderin kanununa tabidir.”(S.471)

“İnsan kadere iman etmezse, küçük bir dairede cüz’î bir serbestiyet, muvakkat bir hürriyet içinde, dünya kadar ağır bir yükü, bîçare ruhun omuzunda taşımaya mecburdur.”(S.471)

Kadere iman o kadar lezzetli, saadetlidir ki, tarif edilmez.”(S.471)

Kaderin herşeyi güzeldir, hayırdır. Ondan gelen şer de hayırdır. Çirkinlik de güzeldir.”(S.472)

Kader-i İlahî ise, sebeb-i hakikîdir..”(M.47)

“Meşiet-i İlahiye asıldır ve kader hâkimdir. Meşiet-i İlahiye, meşiet-i insaniyeyi geri verir.”(M.52,K.K.68,Dehr suresi.30)

Kader söylese; iktidar-ı beşer konuşmaz, ihtiyar-ı cüz’î susar.”(M.53,K.K.386)

“Kazaya rıza, kadere teslim İslâmiyetin bir şiarıdır.”(M.77)

“Hem ferman etmiş ki: deyip, çok şubelere inkısam eden ve kaderi inkâr eden Kaderiye taifesini haber vermiş.”(M.106,K.K.419-420,Meâli:Herbir ümmetin mecusileri olduğu gibi,bu ümmetin mecusileri ise,onlardır ki;derler:”Kader yoktur.”)

Kaderi tenkid eden başını örse vurur, kırar. Rahmete itiraz eden, rahmetten mahrum kalır.”(M.266,L.12)

Maziye, mesaibe kader nazarıyla ve müstakbele, maasiye teklif noktasında bakmak lâzımdır. Cebr ve İtizal, burada barışırlar.”(M.472)

“Kudret çıkarıyor, kader giydiriyor, inayet besliyor.”(M.476)

Kader, ilmin bir nevidir ki, herşeyin manevî ve mahsus kalıbı hükmünde bir mikdar tayin eder. Ve o mikdar-ı kaderî, o şey’in vücuduna bir plân, bir model hükmüne geçer. Kudret icad ettiği vakit; gayet sühuletle o kaderî mikdar üstünde icad eder.”(L.193)

İnsanların sana ettikleri ayn-ı zulümlerinde, ayn-ı adalet olan kader-i İlahînin büyük bir hissesi var…”(L.260)

Kadere iman eden, gamlardan kurtulur.”(Ş.260)

“Teşekki kaderi tenkid ve teşekkür kadere teslimdir.”(Ş.310)

Kader mistardır, yani, teşekkülâtın çizgilerini çizer, kudret masdardır, yani o çizgiler üstünde yapılan teşekkülât, kudretten sudûr eder.”(Ms.34)

“Evet kesret ve tekessürün müntehası ve neticesi olan insanın sahife-i vechinde, cebhesinde, cildinde, ellerinin içlerinde kalem-i kader ile pek çok çizgiler, hatlar, nakışlar, nişanlar yazılmıştır.”(Ms.103)

Kadere teslim ol ki, selâmette kalasın.”(Ms.112)

“Ey nefis! Sen o koyundan fazla âsi ve dâll değilsin. Kaderden sana atılan bir musibet taşına maruz kaldığın zaman,  “İşte o sabredenler,kendilerine bir bela geldiği zaman-Biz Allah için varız ve biz sonunda O’na döneceğiz.-derler.”(Bakara.156)söyle ve Merci-i Hakikî’ye dön, imana gel, mükedder olma. O seni senden daha ziyade düşünür.”(Ms.120,K.K.56)

Her şey kader ile takdir edilmiştir. Kısmetine razı ol ki, rahat edesin.”(Ms.129)

“Ecelli kadere, kader de mikdara, mikdar da kalıba tahavvül eder. Demek, her şey içerisindeki zerrata bir kalıbtır.”(Ms.139)

Kader, her şeye bir mikdar ve o mikdara göre bir kalıb vermiştir.”(Ms.181)

“Bir şey hakkında verilen karar, kader demektir. O kararın infazı, kaza demektir. O kararın ibtaliyle hükmü kazadan afvetmek, atâ demektir. Evet yumuşak bir otun damarları katı taşı deldiği gibi, atâ da kaza kanununun kat’iyyetini deler. Kaza da ok gibi kader kararlarını deler. Demek atânın kazaya nisbeti, kazanın kadere nisbeti gibidir. Atâ, kaza kanununun şümulünden ihraçtır. Kaza da kader kanununun külliyetinden ihracıdır.”(Ms.206)

“Senin başına gelen zulümler ve musibetlerin altında kaderin adaleti var. İnsanlar, senin yapmadığın bir işle sana zulüm ediyorlar. Fakat kader senin gizli hatalarına binaen, o musibet eliyle seni hem terbiye, hem hatana keffaret ediyor.”(E.I/198)

Kader adâleti içinde, rızâ ve teslim ferahı.”(T.606)

Aynı hadisede insan zulmeder,fakat kader âdildir,adalet eder.(O.L.916)

*************  

-ATÂ:”Eğer atâsı, in’amı bu kaideden hariç olsa idi, senin eşeğinin kulağı senden ve senin üstadlarından daha akıllı, daha âlim olması lâzımdı. Ve senin parmağın içinde senin şuur ve iktidarından daha çok bir şuur, bir iktidar yaratırdı. Demek her şeyin bir haddi var. O şey, o had ile mukayyeddir.”(Ms.181)

“Cenab-ı Hakk’ın atâ, kaza ve kader namında üç kanunu vardır. Atâ, kaza kanununu, kaza da kaderi bozar.”(Ms.206)

“Bir şey hakkında verilen karar, kader demektir. O kararın infazı, kaza demektir. O kararın ibtaliyle hükmü kazadan afvetmek, atâ demektir. Evet yumuşak bir otun damarları katı taşı deldiği gibi, atâ da kaza kanununun kat’iyyetini deler. Kaza da ok gibi kader kararlarını deler. Demek atânın kazaya nisbeti, kazanın kadere nisbeti gibidir. Atâ, kaza kanununun şümulünden ihraçtır. Kaza da kader kanununun külliyetinden ihracıdır. Bu hakikate vâkıf olan ârif:

“Ya İlahî! Hasenatım senin atâ‘ndandır. Seyyiatım da senin kaza’ndandır. Eğer atâ‘n olmasa idi, helâk olurdum” der.”(Ms.206)

MEHMET ÖZÇELİK




GAF SURESİ-35-45




GAF SURESİ-1-15




GAF SURESİ-16-29




FETİH SURESİ-27-29




HUCURAT SURESİ-11-18




HUCURAT SURESİ-1-10




FETİH SURESİ-18-26