YARATILMIŞSAN BİN SEBEBİ VAR
YARATILMIŞSAN
BİN SEBEBİ VAR
Eğer yaratılmışsan bir sebebi var…
Eğer var isek bin sebebi var…
Nedir acaba?
Hiç düşündün mü?
Hiç düşündük mü?
İstersen bir düşün…
Nedir?
Yaratılmışsan var bir sebebi…
Allah yaratmışsa var çok sebebi…
Boğulmadasın anlarken bir sebebi…
Nasıl anlarsın çok sebebi?
Allah ezelidir hem de ebedi…
Ancak anlaşılabilir sonsuzda son sebebi…
Sonu olmayanın olur mu hiç son sebebi?
Eğer yaratılmışsan var bin sebebi…
İnsan alemi idrak yani ihata ederken, Allahı idrak ve
ihata edemez. İman ve marifetle varır O’na.
Gözler O’nu idrak ve ihata edemezken, O gözleri idrak
ve ihata eder.
-Yaratılmışsan değil ölüm onun sebebi.
Ölüm de ölecek.
Kalan insan olacak.
Ölüm yok eden değil, taşıyandır.
Nakliye aracı.
-Ölüm nedir?
Hayatın hafif uykusundan, derin uykuya geçiş halidir.
-Tolstoy şöyle der:” En kof ceviz
bile kırılmak ister. Olgun yemişler tutunamaz ağaca. Öyleyse kabuğum kırılacak diye
hayıflanmamalıdır insan. Toprağa düşmemek için çırpınmamalıdır meyve. Düşün!
Bir şeyin geldiği yere dönmesi kadar sevindirici ne olabilir? Tohumun ağaca,
ağacın tohuma dönüşümünden başka bir şey değildir hayat. Yani ölüm… Fakat
insanlar ölüyü kefenledikleri gibi ölümü de kefenlemişlerdir. Ve kefenlenen her
şey öldürücüdür. İnsana düşen, tüm libaslarından soyup öylece seyretmektir
ölümü. Yani hayatı… Herkesin ağzında gevelediği; “ya öl, ya ol” diye bir söz
vardır. Oysa kimse bilmez olmakla ölmenin aynı şey olduğunu. Ölümle savaşmak
öldürür hayatı. Çünkü bu hayatla savaşmak demektir. İşte gerçek ölüm budur. Bu
hakikati anlamayan kimse, yaşamı ölümle, ölümü de yaşamla kirletir. Böylece bulandırır
suyu ve su içilmez hale gelir.”
-İnsanı ölüm öldürmüyor, hayatın başına gelenler
öldürüyor insanı.
-”Allah ile olduktan sonra ölüm de, ömür de hoştur,
diyor Mevlânâ.
-Ölüm ile ayrılık farkı 50 dirhem, ayrılık farkı 160
Gr kadar.
-İlahi nefhadan bir üfürüktür insan.
Ezeli olmayıp Ebediyeti elde etmiş olması o İlahi nefhadan yani
ayetteki;- ve nefahtü Fihi min Ruhi – ,-Ben ona ruhumdan üfledim-,
Üzerinde bir hakikatı insan kendisinde taşımış olmasından
dolayıdır. İnsan bu noktada ebede namzettir. Ondan dolayı Cenab-ı Hak ebedi
olarak onu var edecek, kendisine ait olan ve özellikle beraber insanı da
Ebediyete götürecektir. Tıpkı Hz Musa zamanında Samirinin, Cebrail’in atının
ayağının bastığı yerden bir toprak alaraktan; öten, konuşan, bağıran bir buzağı
yapması gibi, bir hayatı ve bir canlılığı taşıması..
-Beni yoktan var ettin, varlığımdan ve varlığından, varlıklarından
haberdar ettin.
Demek ki; binlerce sebebe binaen var ettin.
İyi ki varsın, var edensin…
“O’nu bulan her şeyi bulur.
O’nu bulmayan hiçbir şey bulmaz. Bulsa da başına belâ bulur”
MEHMET
ÖZÇELİK
25-02-2019