GENÇLİK VE KARDEŞLİK

GENÇLİK VE KARDEŞLİK

Hepimiz kardeşiz..

Bizleri birbirimize bağlayan sebebler ise gayet çoktur.

Bizi birbirimizden ayıran sebebler ise, his ve hevesin dışında hiç durumundadır.

-Ebu Hureyre Hazretleri, Resul-i Ekrem (S.A.S.) den rivayet ediyor:

Peygamber Efendimiz buyurmuşlardır ki:

“Mü’min mü’minin aynasıdır; mü’min mü’minin kardaşıdır: Onun geçimini

emniyet altına alır, onu arkasından korur.”

Bir Osmanlı şairi de şöyle der:

Zen merde, civan pîre, kemân tîrine muhtaç,
Ebnâ-yı beşer hâsılı birbirine muhtaç.

“Kadın erkeğe, genç yaşlıya, yay oka; hâsılı bütün insanlar birbirine muhtaç.”

-Gençlik akıldan ziyade hissi dinler.

Özellikle gençlik bu kardeşliği perçinlemelidir.

-Gençliğin tehlikesi ise sefahettir.

-Zina etmek isteyen gençle Peygamberimiz arasında geçen bir olay.

Peygamberimiz (a.s.m) Ashabıyla beraber bulunuyordu. Bir genç çıkageldi ve çok saygısızca:

  “Ya Resulallah! Ben falanca kadın ile arkadaş olmak istiyorum, onunla zina yapmak istiyorum.” dedi. Ashab-ı Kiram, bu durumdan çok öfkelendiler. İçlerinden gazaba gelerek genci dövmek ve huzuru Rasulullah (asv)’dan çıkarmak isteyenler oldu. Bazıları bağırıştılar. Çünkü genç çok hayasız konuşmuştu.

 Sevgili Peygamberimiz (a.s.m) “Bırakın o genci.” buyurdu. Rasulullah (asv), genci yanına çağırdı, dizinin dibine oturttu. Gencin dizlerini kendi mübarek dizine değdirecek bir şekilde oturttu ve:

  “Ey genç, birinin annenle bu kötü işi yapmasını ister misin? Bu çirkin hareket hoşuna gider mi?” diye sordu. Genç hiddetle:

 “Hayır Ya Rasulallah.” diye cevab verdi. Rasulallah (asv):

 “Öyle ise o çirkin işi yapacağın kimsenin evlatları da bundan hoşlanmazlar.” Sonra:

 “Peki, bu çirkin işi senin kız kardeşinle yapmak isteseler, sever misin?” diye sorduklarında genç :

 “Hayır, asla!” diyerek hiddetleniyordu.

 “Şu halde insanlardan hiç kimse bu işi sevmez.” buyurdu. Sonra Hz. Peygamber (a.s.m) mübarek elini bu gencin göğsüne koyarak şöyle dua etti:

 “Allah’ım! Sen bu gencin kalbini temiz kıl. Namusu ve şerefini muhafaza eyle ve günahlarını da bağışla.” buyurdu.

 Genç, Rasulullah (asv)’ın huzurundan ayrıldı. Bir daha günah işlemediği gibi böyle bir kötü düşünce aklından bile geçmeden yaşadı!”[1]

**********************   

-Duyguları söndüren günahlardır.

İnsan bu dünyaya duygularını açmak ve de geliştirmek için gönderilmiştir.

Yani bir tarla mesabesinde olan bu dünyada insan, hem ekmek ve de hem de ekilmek için gönderilmiştir.

Hazer et, dikkatle bas, batmaktan kork. Bir lokma, bir kelime, bir dane, bir lem’a, bir işarette, bir öpmekte batma. Dünyayı yutan büyük letâiflerini onda batırma. Çünkü çok küçük şeyler var, çok büyükleri bir cihette yutar. Nasıl küçük bir cam parçasında gök, yıldızlarıyla beraber içine girip gark oluyor. Hardal gibi küçük kuvve-i hafızanda, senin sahife-i a’mâlin ekseri ve sahaif-i ömrün ağlebi içine girdiği gibi, çok cüz’î küçük şeyler var, öyle büyük eşyayı bir cihette yutar, istiab eder.”[2]

-Bazen büyük ve güzel bir proğram bir dosyanın eksikliğinden dolayı çalışmaz.

İslamın namaz ve tesettür üzerinde durması, açılmayan veya açılmayacak olan duyguların açılımını sağlamak amaçlıdır.

-İğneyi kendimize batırmalıdır.

Çocukların suçları anne babadan kaynaklanmaktadır.

Gençlik istikametini korumalıdır.

İstikamet ferdi bazda olduğu gibi, devlet çapında da söz konusudur.

-Peygamberimizin ümmetinin uzamasına sebeb, Osmanlının istikametini korumasıdır.

Bu ümmete ihsan edilen beş yüz yıllık bir süredir.

MEHMET ÖZÇELİK

24-12-2016

[1] Müsned, 5/257.

[2] Bk. Lem’alar, On Yedinci Lem’a, On Dördüncü Nota

 

Loading

No ResponsesOcak 13th, 2017