UNUTULMAZ   CEVABLAR

 

         İmam-ı Azam Ebu Hanife,Hanefi mezhebinin,yani hukuk anlayışının kurucusudur.

            Şimdi İmam-ı Azama sorulan soruları ve cevablarını nakledelim:

            -Allah hangi senede doğdu?

            -Kur’an-da”Lem yelid velemyuled”buyuruluyor.Yani;O,ne doğmuş,ne de doğurulmuştur.

            -Peki hangi sene var oldu?

            -O,zamandan önce vardı,hiçbir şey onun varlığına sebeb olmamıştır.

            -Misalle anlat bunu.

            -Üçten önce iki var.İki’den önce de bir.Birden önce…Sayı yok.(Çünki sıfır sayı değildir.)Sayı olan birden önce hiçbir şey olmadığı gibi,gerçek manada BİR olan Allah’tan önce,O’nu yaratacak bir şey yoktu.

            -Allah hangi cihete bakıyor?

            -Karanlık bir yerde bir fener olsa nereye bakar?Her tarafa bakar değil mi?Yerlerin ve göklerin nuru olan Allah da,öyle her tarafa…

            Üç kişi,İmam-ı Azamın bu cevabları karşısında son olarak birer sual sordular.Bu üç suale imamların en büyüğü harika bir cevab verdi.Sualler şunlardı.

            Birincisi:”Bize Allah’ı göster.”İkincisi:”Cehennemde cezayı ateş verecektir.Halbuki cinler ateşten yaratılmışlardır.Ateş ateşten müeteessir olur mu?”Üçüncüsü:”Her şey kaza ve kaderledir diyorsun,halbuki görüyoruz ki,herkes yaptığını mecburiyetle yapıyor.Ne dersin?”

            İmam-ı Azam,yerden bir avuç toprak aldı.Bu üç kişinin suratına serpti.Bu hareketi kadıya şikayet ettiler.İmam-ı Azam ise”Ben üç suale bu tek hareketimle cevab verdim.”dedi.

            Birincisinin attığım toprakla gözü ağrıdı.Ama ağrıyı göremedi.O’na Allah’ı gözle görmenin imkansız olduğunu,daha ağrıyı göremezken Allah’ı görmeye kalkmaması gerektiğini anlatmış oldum.

            İkincisi ise,topraktan yaratılmış olduğu halde,benim attığım bir avuç topraktan yaratılmış olduğu halde,benim attığım bir avuç topraktan müteessir oldu,ateşin ateşten müteessir olabileceğini anladı.

            Üçüncüsü ise,cebriyeci idi.”Herkes yaptığını mecburen yapıyor”diyor, insanlardaki cüz-i iradeyi unutuyordu.Amma benim cüz-i irademi unutmadı ve ”mecburen toprağı attı”demedi,beni şikayet etti.Kendisini tekzib etti”dedi.(Zafer.1992/Eylül)