RAHATLIK MEYLİ
Duydum ki sanayideki esnaf Cumartesi gününün tatil olması için,aralarında anlaşmış,sormuşlar ve karara bağlamışlar.
Birde ben bu yaşlı halimle başkalarının problemine çözüm üretmek üzere araştırdım,araştırma yatırdım
Önce bu esnaf kulis yapmış.Yani yanlarındaki kalfa ve işçilere sormuşlar,vatandaşa sormamışlar.Kendi kendilerine gelin güveği olmuşlar.
Oysa işin esnaf için en yoğun olduğu gün,arabaların en çok kullanılıp arıza yaptığı,hafta içi gidemediğinden dolayı hafta sonuna bıraktığı gün Cumartesi günüdür.Zaten millet olarak ekonomik bakımından kötü durumdayız.Varsa bir marifetiniz,bütün kurumlarda sağlık-eğitim ve diğer devlet dairelerinde de cumartesini ücretli olarak işe açınız.Yılların boşluğunu ancak böyle doldururuz.Yoksa bırakarak değil.
Bir diğer teklif;Madem serbest piyasadır,isteyen istediği gün açsın,istediği gün kapatsın…
Burası bir Müslüman memleketidir.İnsanların en sıkıntıya girdiği özellikle memurların şaşkına döndüğü Cuma günü,Cuma namazı için bir çözüm üretilerek,bu insanların cumalarını rahat kılabileceği bir ortam hazırlansın.
Araştırmacılarımın bana getirdiği habere göre,en çok işçiler etrafta birbirlerini tenbihleyerek cumartesinin tatil olmasını sağlamıştır.Çünki onların ne de olsa kaybedecekleri bir şeyleri yok.Ama dükkan kendilerinin olsaydı,iş veren konumunda bulunsaydı,pazarı bile eklerlerdi.
Bazıları fazla bulunca orasına burasına sürermiş.İşte örneği;
-İspanyada domates pestivali yapılarak,kamyonlarca domatesler sokaklarda adeta salça haline getirilip,oralarına,buralarına,birbirlerine atarak eğlendiler.Bulamayıp açlıktan ölenleri düşünmeden…
Bu arada süt,festival gibi bir çok festivaller ile aşırı israfa gidilmektedir.
F. Kısakürek şöyle der:
"Allah'ın on pulunu bekleye dursun on kul;
"Bir kişiye tam dokuz, dokuz kişiye bir pul," diyor şair.
Bu konuda idarecilere büyük görevler düşmektedir.
Kırımda bulunan kötü bir vezir orada bulunan ulemaya zulmeder. O alimlerden biri olan Mevlana Seyyit Ahmet b. Abdullah İstanbul'a gelerek durumu Fatih Sultan Mehmed'e anlatır.
Fatih ise,veziri Mahmut Paşaya şöyle der:"Gördünmü paşa, bir vezir bir ülkeyi nasıl rezil ediyor" der. Mahmut paşa cevabı hemen yetiştirir; "Padişahım, ülkeyi rezil eden vezir değildir. Onu oraya tayin eden padişahtır"diye cevab verir.
Başarmanın ve kalkınmanın yolu planlı,düzenli,sürekli çalışmadan geçer.Üreten toplumlar,tükenmezler.Tükenen toplumlar,üretmeyen toplumlardır.
Halka dayanmayan hiçbir uygulama da kabul görmez.İleride geri atacağını bildiğin hiçbir adımı atma…
Hepinize bol çalışmalı,serbest piyasa ortamlı,bol tatlılı,tatilsiz günler dilerim.
AKILLI HAMDİ
14-09-2005