Ergenlik zor zenaat
Ergenlik dönemi genel olarak 11-19 yaşları olarak kabul edilir. Bu yaş aralığı
esnektir. Bazı kişiler, ergenlik döneminin özelliklerini 20 ya da daha ileri
yaşlarda da göstermeye devam edebilir. Ergenlerin kimlik oluşturmaya başladığı,
aileden bağımsız olma düşüncesinin kazanıldığı dönemdir.
Sen konuş o yazsın
Gelişimin gerçekleşmesi aşağıdaki süreçlerin tamamlanması ile mümkündür:
İlk ergenlik
Aileye karşı isyankar olabilirler, olgunlukla çocukluk arasında gidip gelirler,
aynı yaşta ve cinsiyetteki yakın arkadaşlarla birlikte olmak isterler,
karamsardırlar, dağınık ve düzensizdirler. "Bağımsız beni" ortaya koyma
çabasındadırlar. "Ben kimim?", "Ne çeşit bir insanım?" gibi sorular zihinlerini
meşgul eder. Hızlı büyümektedirler. Bedenlerinin farkına varmaya başlarlar.
Cinsel kimlik olgunluğu görünmeye başlar. Deri problemleri görülebilir
(sivilceler). Önceki yıllara oranla iştahları artar, sürekli açlık hissederler.
Önceki yıllara oranla daha fazla uyurlar. Artan olgunluğun işareti olarak geç
saatlere kadar oturma isteği vardır.
İlk ergenlikte erkeklere ait özellikler
Gürültülüdür. Sakardır, ketumdur, saldırgandır, dağınıktır, temizliğine
yeterince önem vermez, boyca ve ağırlıkça kızlara göre daha hızlı gelişmektedir,
cinsellik ve kızlar hakkında daha fazla konuşurlar, ev dışında daha fazla vakit
geçirirler.
İlk ergenlikte kızlara ait özellikler
Erkeklere göre daha belirsiz ve silik özellikler taşırlar, yaşça büyük erkeklere
ilgi duyarlar, romantik aşkla ilgilidirler, rol yaparlar, konuşkandırlar fakat
bu iletişim kurmaya yönelik değildir, olur olmaz şeylere gülme eğilimindedirler.
Orta ergenlik
İçki içme, sigara ve bağımlılık yapan madde kullanımına ve cinsel deneyimlere en
fazla ilginin gösterildiği 12 ve 16 yaşlarını kapsar. Ergenler sıklıkla riskli
deneyimlere atılır. Bu gelişim dönemindeki ergenler neden ve sonuç kavramlarına
sahip değildir. Güçlü olduklarına ve zarar görmeyeceklerine ilişkin inançları
yüksektir. Bağımsız ve özerk olma yönündeki çabaları oldukça artar. Yüzleşme ve
çözümleme gerektiren aile çatışmaları yer alır. Ergenler ile aile arasındaki
çatışmalar normal ve gereklidir. Ergenler bu konuları, kendi içlerinde
paylaşırlar. Cinsellik orta ergenlik döneminin en temel özelliğidir. Bu
dönemdeki gençlerin sürekli zihinlerini meşgul etmektedir. Cinsel davranışlar
erkekler arasında, kızlardan daha sık yer almaktadır..
Geç ergenlik
İsyankardırlar. Kişisel dış görünüme ilgi duyarlar (aynanın önünden ayrılamama
gibi). Karamsardırlar. Karşı cinse ilgi duyarlar. Kendi ego kimliğini oluşturma
çabasındadırlar. "Dünyanın neresindeyim?" gibi sorular zihinlerini meşgul eder.
Toplumda ergenlere yönelik yer alan belirsizlikler problemleri arttırmaktadır.
Örneğin toplumun ergeni ne çocuk ne de genç olarak görmesi gibi. Fiziksel büyüme
yavaşlamaktadır. Fiziksel gelişimde son değişimler hemen hemen tamamlanmıştır.
Uyku ihtiyacı yetişkin düzeyine yaklaşmıştır. Yeme gereksinimi yetişkin düzeyine
yaklaşmıştır. Yemek yerken arkadaşlarla bir arada olma ihtiyacı sürmektedir.
Kendi cinsinden arkadaşlarla çok yakın ilişkiler kurma ihtiyacı azalmaktadır.
İlgileri daha çok karşı cinsiyetten arkadaşlıklara yönelmiştir. Toplum, yaşadığı
çevre ve okulca kabul görme ihtiyacı içindedirler. Düşüncelerine ve
olgunluklarına aileleri tarafından saygı duyulması ihtiyacı içindedirler. En
önemli sorulan soru "Ben ne olacağım?" sorusudur. Geç ergenlik döneminde, iş
fırsatları ergenleri değişik meslek seçeneklerini araştırmaya iter. Meslek
seçimi ergenin benlik kavramını pekiştirir. Bu, aynı zamanda kimlik oluşumu için
de önemlidir.
Geliştirilen olumsuz kimlikler
Ergenlerin bu dönemde geliştirebileceği olumsuz kimlikler, yaşadıkları strese
karşı sağlıklı olmayan bir uyum biçimidir. Bu olumsuz uyum, büyüme sürecini kısa
süreli de olsa geciktirir. Sosyal kölelik olarak adlandırabileceğimiz bu
süreçte, kişinin kimliği, içinde bulunduğu grup ile yakından ilişkilidir. Kişi,
grubun beklentilerine uymak için kendini zorunlu hisseder.
Ergenin bu dönemde bir çok kimlik ile özdeşleşmesi (başka insanlardaki değişik
özellikleri üzerine alması ki bu ailenin bir çok özelliği de olabilir.) ergenin
kendi kimlik krizini çözmesini geciktirir. Bu dönemde kimlik karmaşası yaşanır.
Ergenin geçmişi ile geleceği arasında bir tutarlılık beklemek yanlış olur. Ergen
çevresi ile çatışma halindedir. Çılgınlıklar yapabilir, hatalı davranışlarda
bulunabilir.
Aileye öneriler
Sonradan kabul edebileceğiniz şeylere baştan hayır demeyin,
Soğukkanlı ve sakin olun, fevri davranışlardan kaçınmaya çalışın,
Sıkıcı, öğüt veren konuşmalardan kaçının, çocuklarınızın söylediklerini anlamaya
çalışın,
İyi bir dinleyici olun, konuşulanların sır olarak kalacağı konusunda onlara
güven verin
Ailenin tahttan indirilip, arkadaşların çıkarıldığı bu dönemde, çocuklarınız
sizden uzaklaşıyor gibi görünse de, gösterdiğiniz doğrular yeri geldiğinde
kullanılacaktır. Önemli olan sağlıklı ve güvenli kuracağınız iletişimdir.
Bu dönemde çocuklar ne yetişkin ne de çocuk olarak görümekte ve bu karmaşa
davranışlarına da yansımaktadır. Bu karmaşaya çevreden aldıkları çelişkili
mesajlarda neden olmaktadır. Siz de çocuğunuzun bu durumunu farkederek, onun
yetişkin davranışlarını destekleyip, çocukça yaptığı davranışlarda ise bu
çelişkiyi yaşatmadan destek olun. Bu dönemdeki çatışmalar, ergenin bir yandan
sizin gibi olmak istemesi diğer bir yandan da bağımsızlığını sizden farklı bir
birey olarak gerçekleştirme çabasıdır. Bunu hatırlayarak çatışmaların
kaçınılmazlığını kabullenin. Çatışma-çözüm becerilerinizi gözden geçirin. Bu
konuda önemli moden olduğunuzu unutmayın. Yeteneklerini ve ilgi alanlarını
tanımaya çalışan gencin, ilgilerindeki değişkenlik normaldir. Ona bu
değişkenliğinde kendini tanımasına fırsat verin ve yardımcı olun. Gencin
zihinsel yaşadığı dağınıklık ve değişkenlik, dış görünümüne ve çevresine de
yansıyabilir. Sizin kurallarınızla sıklıkla çatışabilen bu durumu ancak gençle
uzlaşmaya giderek çözebilirsiniz. Geçlerdeki olumsuz davranışlardan önce olumlu
davranışları görmeye çalışarak, hem iletişimi güçlendirin hem de bu sayede
olumlu davranışları pekiştirin. Bu dönemde yaşayacağınız aşırı baskıların ve
cezalandırmaların genci arkadaş grubuna iteceğini unutmayın. Bu nedenle yapıcı
eleştiriler kullanın. Problemlerinizi "kapı aralığında" çözmeye kalkışmayın.
Problemleri çözmek için yer ve zaman ayırın. Problemi doğru tanımlayın.
Ergenlerle iletişimin püf noktaları
- Ebeveyn, ergen anne ve babası olmak için kendilerini hazırlamalıdır
- Ergenlere daha fazla karar yetkisi ve sorumluluk verilmelidir.
- İletişim kanalları açık tutulmalı, karar ve kuralların nedenleri ergene
açıklanarak demokratik yöntemlerle ikna edilmelidir. Kurallar belirlenirken
gencin de fikri, istekleri alınmalı, kurallar birlikte belirlenmelidir.
- Çocukların bireysel farklılıklarına saygı duyulmalı, onun farklı bir kişiliğe
sahip olabileceğine hazırlanmalı ve kabul etmelidir. Asla kıyaslama
yapılmamalıdır. Kıyaslama yapmak ergeni hırçınlaştırır, inatlaşmaya ve tepkisel
davranmaya iter.
- Anne babanın ilgisi, sevgisi, desteği ve ödülü koşulsuz olmalıdır. Ne yaparsa
yapsın hep sevileceğini ve kabul göreceği hissettirilmelidir.
- Anne ve baba sorunlarını ve yapılmak istenenleri tartışmalı, sonra suçlamadan
ve olumlu bir tavırla çocuğa anlatmalıdır.
- Sorunların çözümü için, olumsuzluklar karşısında gösterilen tepkinin biçimi ve
olaya bakış açısı değiştirilmelidir.
- Çocuğun sevilen davranış ve tutumları anne ve baba tarafından listelenmelidir.
- Dayak, yüksek sesle bağırma, kötü söz söyleme ve alay etme ergenin anne-babaya
karşı korku ve öfke duymasına sebep olabileceği gibi kendine güvenini ve benlik
saygısını zedeleyebileceği unutmamalıdır.
- Tatillerde çalışmalarına imkan tanıyın.
“15-16 yaş gerilimin tırmanışa geçtiği bir dönemdir.”Maddi ve manevi gelişimin beraber olduğu dönemdir.Sinirlenme,bağırma,hassaslaşma,itiraz,ben de varım diye kendini isbat etme dönemidir.Ayrı bir otorite kurma dönemidir.