BERAT GECESİNDE RASULULLAH

 

         Hazret-i Âişe –radıyallahu anha-dan;Rasulullah(sas):

            Ya Âişe!Bu gece hangi gecedir?buyurdu.Ben de:

            -Allah ve resulü en iyi bilir,dedim.Rasulullah:

            -Bu gece Şabanın onbeşinci gecesidir.Bu gecede dünya işleri ve kulların amelleri Allah-u Taalaya arz olunur.Bu gecede Allah’ın cehennemden affettiği kimselerin adedi,Beni kelb kabilesinin koyunlarının kılları sayısıncadır”buyurdu.Ve.

            -Ya Âişe!Sen bu geceyi benim ibadetle geçirmeme izin verir misin?dedi.Ben,”Evet,buyurun”dedim.

            Resulullah (sas) namaz kılmaya başladı.Kıyamı hafif tuttu.Secdesini ise gecenin yarısına kadar uzattı.Sonra ikinci rekata kalktı.Kıraatını hafif ettikten sonra secdeye vardı.Sabaha kadar secdede kaldı.Ben Resulullahın o kadar uzun secdede kalmasından ruhu kabzolmuş sanmıştım.Bu endişe ile mübarek ayaklarına dokundum.Vefat etmediğini anladım.O secdesinde şöyle dua ediyordu:

            -“Y a Rabbi!Sana kendimden geçerek secde ediyorum.Yürekten inandım sana.Nimetini ikrar,günahımı itiraf ederim.Nefsime zulmettim;beni affet.Çünki senden başka günahları bağışlayan yok.

            Allahım!Cezandan affına sığındım.Gadabından rızana güvendim.Seni hakkı ile övmekten âcizim.Seni ancak senin kendini sena ettiğin gibi sena ederim.”

            Ben:Ya Rasulullah,bu gece secdelerinde başka zamanlarda duymadığım dualar yaptınız,dedim.Rasul-i Ekrem:

            -“Ya Âişe!Sizler de o duaları öğreniniz,öğretiniz ve yapınız.Çünkü o duaları bana secdelerde söylememi Cibril –aleyhisselam-emretti,buyurdu.

            Hz.Ali’den naklen Rasulullah (sas) şöyle buyurmuşlardır:

            “Allah Taala şabanın onbeşinci gecesi dünya semasına nüzul eder.Şu kimseler hariç bütün Müslümanların günahlarını affeder.Müşrik,münafık,akrabası ile münasebeti kesen kimse ve zinakâr kadını affetmez.”

            Allah Talanın dünya semasına nüzul etmesinden murad;O’nun rahmet ve bereketinin,hayır ve nimetinin inmesi,sema kapılarının açılması,dualrın süratle kabul edilmesi,kulların rahmet ve merhametle bakmasıdır.”(Altınoluk.sayı.14)