11
Eylül itirafnamesi!
İngiliz basınında hiç kimse 11 Eylülü sorgulayan bir makaleyi bu kadar yalın
biçimde kaleme alamamıştı. The Guardian'da 6 Eylülde bir yazı kaleme alan,
Mayıs 1997 ile Haziran 2003 tarihleri arasında İngiltere'de Çevre Bakanlığı
yapmış, milletvekili Michael Meacher, 'yalan rüzgarını' delilleriyle ortaya
koyarak Tony Blair hükümetini en az "Kelly skandalı" kadar zor duruma
düşürdü.
Japonlar Pearl Harbour'a aniden saldırarak uyuyan ABD güç aygıtının 2. Dünya
savaşına girmesine vesile olmuştu.
Amerikan tarihinin en acı olayı ve gafleti olarak sayılan bu baskını aslında
Washington yetkililerinin bildiği ve Japon baskınına savaşa katılmak
istedikleri için gözyumduklarının belirlendiğine dikkat çeken Meacher, 11
Eylül eylemini de Washington'un bilmesine rağmen Afganistan ve Irak'la
başlayan işgaller serisine gerekçe oluşturabilmek ve 21. yüzyılı 'Yeni
Amerikan Yüzyılı' yapmak için gö zyumduğunu savunuyor. Hadi Ladin grubu
Afganistan'a yuvalanmıştı, peki Saddam'ın El-Kaida ile ne ilgisi var? Ayrıca
nerede iddia edilen kimyevi, biyolojik ve nükleer silahlar. Bazıları hala
bunları "komplo teorisi" olarak görüyor.
Bir de İngiliz bakanı dinleyelim:
Eylül 2000 tarihli gelenekçi muhafakarlara ait think tank grubu tarafından
hazırlanan, global Amerikan hegomanyası için 'Amerikan savunma sisteminin
yeniden kurulması' (PNAC) başlıklı belgeyi yazanlar, halihazırda ABD Başkan
yardımcısı Dick Cheney, Cheney'ın personelden sorumlu yardımcısı Lewis Libby,
Savunma Bakanı Donald Rumsfeld, yardımcısı Paul Wolfowitz ve ABD Başkanı
Bush'un küçük kardeşi Jeb Bush.
Wolfowitz ve Libby'ye gönderilen PNAC'nin ilk çıktı belgesinde; ABD'nin
bölgesel ve global hiç bir ülkenin üstünlüğünü tanımayacağı( İngiltere
dahil), Ortadoğu'da liderliği ve inisiyatifi İngiltere'den tamamen
devralacağı, Saddamlı veya Saddamsız Irak'ın ve ardından Körfez bölgesinin
ele geçirileceği, Suudi Arabistan ve Kuveyt'de Amerikan üslerinin uzun
süreli kalacağı, Çinde rejimin değiştirileceği, Asya'ya yerleştirilen
Amerikan güçlerinin artırılacağı, bu yolda Amerikan çıkarlarını Irak ve
İran'ın tehdit ettiği belirtiliyor. Dünya kontrol ve komuta sisteminin
Amerikanın elinde olmasına engel teşkil edenler içinde Kuzey Kore ve
Suriye'de gösteriliyor. Meacher'e göre 11 Eylülden sonra ABD'nin başlattığı
' Teröre karşı savaş' tezinin temelinde bu proje bulunuyor ve proje aşırı
sağcılar tarafından sahneye kondu.
Gelelim 11 Eylül'e: İki tecrübeli MOSSAD ajanı, Ağustos 2001'de ABD'yi
uyarmak içim Washington'a gelmişler. CIA ve FBI'a 200 teröristin isim
listesini vererek büyük bir eyleme hazırlandıklarını bildirmişler ki,
listedeki 4 terörist 11 Eylül faillerinden. Bu listeden kimse tutuklanmamış.
Daha 1996 öncesi, uçakla Washington'a teröristlerin saldırı düzenleyeceğine
ilişkin bilgi var; 1999'da Ulusal İstihbarat Konseyi raprunda, El Kaide'nın
ismi zikredilerek Pentagon, CIA Merkezi ve Beyaz Saray'da uçak patlatmak
istedikleri yer alıyor.
15 intihar girişimcisi vizelerini Suudi Arabistan'dan alıyor. 5 intihar
eylemcisinin Amerikan askeri kamplarında eğitim görenlerin içinden çıktığı
belirlenmiş durumda.
Bir FBI ajanı, Fransız istihbaratının aşırı İslamcı gruba üye olduğunu
bildirdiği Fas asıllı Fransız pilot öğrencisi Zacarias Moussaoui'nin İkiz
Kulelere uçaklarla intihar saldırısı düzenlemeyi planladığını Ağustos
2001'de rapor etmiş ve eylemden bir ay önce aşırı İslamcı öğrenci
tutuklanmış. FBI, bu bilgiyede güya burun kıvırmış.
11 eylül eylemine Amerkan güvenlik sisteminin geç müdahale edişi anormal.
İlk uçak 8.20'de, ikincisi 9.38'de nihayet Pentagon'u vuran üçüncüsü
10.06'da çakıldı. Washington'a 10 mil uzakta olan Andrews hava üssünün bu
arada armut toplaması kabul edilemeyecek bir durum. Çünkü Eylül 2000 ile
Haziran 2001 arasında Amerikan savaş uçakları rotasından çıkan 67 uçağa
anında müdahale etmiş. Kurala göre yolunu şaşıran bir uçağa araştırmak için
hemen savaş uçağı gönderilmesi gerekiyor.
Meacher soruyor: Bu müdahalesizliğin sebebi ne, yahut olaya gözyuman anahtar
isim kim ? Veya Amerikan hava güvenlik sistemi 11 Eylül günü için mi çöktü?
Eğer öyleyse niçin ve kimin izniyle?
Meacher, 11 Eylül saldırısına göz yumanlar olduğu kanısında, buradanda bazı
çevrelerin PNAC projesini hayata geçirmek için fırsat yakaladığı sonucuna
varıyor. Mechaer'a göre, müslüman ülkelere açılan savaşın sebebi enerji!
ABD ve İngiltere, güvenli petrol ve doğalgaz rezervlerini tüketmiş durumda.
2010 yılında İslam dünyası dünya petrol üretiminin yüzde 60'ına, en önemlisi
yüzde 95 oranında doğalgaz ihracat kapasitesine kavuşacaktı. ABD, 1990'da
enerji ihtiyacının yüzde 57'sini karşılarken bu rakam 2010'da yüzde 39'a
düşecek. İngiltere, 2020'de elektirik ihtiyacının yüzde 70'ini gaz
santrallerinden karşılayacak olmasına rağmen yüzde 90 oranında dışa bağımlı
olacak. Irak sanıldığı gibi sadece petrol rezevlerine değil 110 trilyon
kübmetrede gaz yedeklerine sahip bir ülke!
ABD, enerji bakımından Suudi Arabistan'a bağımlı. Hazar'da Baku-Ceyhan ve
paralel gaz hatlarıyla petrol ve gaz rezervlerini Ceyhan'a taşımaya çalışan
ABD, bir yandan da Afganistan-Pakistan üzerinden Hint okyanusu alternatifini
istiyor. Ancak Irak petrol ve gazı üretim ve nakliye açısından daha ucuza
mal oluyor, üstelik Hazar rezervlerinin nakli 2010'dan sonra mümkün.
Afganistan savaşından ve 11 Eylülden önce Haziran 2001'de Amerikan yetkilisi
Taliban'a Hazar petrol ve boru hattı ile ilgili son teklifini veriyor ve
tehdit ediyor: Ya teklifimizi kabul eder altın halı alırsınız veya halı
altında bomba göndeririz; Taliban ikincisini seçmeseydi kimbilir belkide 11
Eylül olmazdı!
İngiliz Bakan'ın yazısı tam bir itirafname.
Zaten Irak'ın halen Irak'ın işgalinin gerekçeleri ispat edilmiş değil. Öyle
sanıyorum ki, bütün bunlar Amerika'yı beklendiğinden de önce batıracak. ABD
batarken İngiltere'yi de çukura beraber götürüyor |